Gündem
Gündem > Balyoz Harekat Planı > Balyoz'da bir numaralı şüpheli Çetin DoğanBalyoz'da bir numaralı şüpheli Çetin DoğanBalyoz Güvenlik Harekat Planı ile ilgili soruşturmanın tamamlanması ve iddianamenin mahkemeye gönderilmesinin ardından ayrıntılar da ortaya çıkmaya başladı. Emekli Orgeneral Çetin Doğan'ın bir numaralı şüpheli olarak yer aldığı iddianamede, emekli Orgeneral Özden Örnek iki, emekli Orgeneral İbrahim Fırtına üç ve emekli Orgeneral Ergin Saygun ise dört numaralı şüpheli olarak bulunuyor. İrtica ile Mücadele Eylem Planı davası kapsamında yargılanan Albay Dursun Çiçek de şüpheli olarak iddianamede yer alıyor. Mahkeme, yasal süresi içinde iddianameyi değerlendirip kabul ederse, aralarında kuvvet komutanları ve subayların da bulunduğu şüpheliler, eski TCK’nın 147. maddesinde belirtilen "Türkiye Cumhuriyeti icra vekillerini iskat ve vazife görmekten men etmek" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis talebiyle yargılanacak. Ancak savcılar hazırladıkları iddianamede, eylemin teşebbüs aşamasında kaldığını belirterek, sanıklara eski TCK’nın 61/1’de düzenlenen eksik teşebbüs hükmünün uygulanmasını, şüphelilerin de 15 yıldan 20 yıla kadar hapis cezalarına çarptırılmalarını istedi. Özel yetkili İstanbul Cumhuriyet Savcıları Mehmet Ergül, Murat Yönder, Süleyman Pehlivan ve Ali Haydar tarafından yürütülen Balyoz Güvenlik Harekat Planı ile ilgili soruşturma tamamlandı. Savcıların hazırladığı 968 sayfalık sayfalık iddianame, Başsavcı Vekili Turan Çolakkadı tarafından onaylanmasının ardından Zafer Başkurt’un başkanlık ettiği 10. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderildi. 183 ek klasörü bulunan iddianamenin kabulü ya da reddi için yasal 15 günlük süre bulunduğu belirtildi. İddianamenin ilk sırasında eski 1. Ordu Komutanı Çetin Doğan, ikinci sırasında eski Deniz Kuvvetleri Komutanı Özden Örnek, üçüncü sırasında eski Hava Kuvvetleri Komutanı Halil İbrahim Fırtına, dördüncü sırasında da eski 1. Ordu Komutanı Ergin Saygun’un bulunduğu öğrenildi. İddianamede şüpheliler arasında İrticayla Mücadele Eylem Planı adlı belgede ıslak imzası olduğu iddiasıyla yargılanan Kurmay Albay Dursun Çiçek de var. İddianamede adları geçen 46 şüpheli hakkında ’takipsizlik’ kararı verildiği, aralarında yurtdışında görev yapan muvazzaf subayların da bulunduğu bir grubun dosyadan ayrı tutulduğu, haklarındaki soruşturmanın da devam ettiği belirtildi. Ak Parti Hükümeti’ni devirmek üzere hazırlandığı ileri sürülen 2002 - 2003 tarihli Balyoz Güvenlik Harekat Planı ile ilgili soruşturma 20 Ocak 2010’da Taraf Gazetesi’nde yayınlanan haber üzerine başlatıldı. Haberi hazırlayan Mehmet Baransu, belgeleri önce 4 DVD halinde, ardından orijinal belgeleri valiz içinde savcılığa teslim etti. Türkiye genelinde ilk operasyon 22 Şubat 2010’da düzenlendi. Operasyonların birinci dalgasında 21’i emekli ve muvazzaf generalin de aralarında bulunduğu 49 kişi gözaltına alındı. Balyoz Güvenlik Harekat Planı seminerine katılan subayların Ak Parti Hükümeti’ni ortadan kaldırmak için bir dizi eylem hazırlığında olduğu iddia edildi. Beş bin sayfalık darbe planı içinde Fatih ve Beyazıt camilerinin en kalabalık olduğu cuma namazı sırasında bombalanması, cübbeli ajanlara askeri hava müzesinin bastırılması, Türk uçağının düşürülerek pilotun şehit edilmesinin ardından Yunanistan’ın tahrik edilmesi gibi eylemlerin bulunduğu iddia edildi. Gözaltına alınan üst düzey komutanların arasında Emekli Orgeneral Çetin Doğan yer aldı. Emekli Orgenaral İbrahim Fırtına ve Emekli Oramiral Özden Örnek kendi istekleri ile gelerek ifade verdi. Subayların özellikle planı desteklemek için organize edildiği iddia edilen Çarşaf, Sakal, Suga ve Oraj başlıklı eylem planları ile bağlantıları da yer aldı. Balyoz Güvenlik Harekat Planı’nın, ’Hazırlık’, ’Uygun Ortamın Hazırlanması’, ’İcra’ ve ’Yeniden Yapılanma’ olmak üzere 4 aşamadan oluştuğu öne sürüldü. Planın bir başka aşamasında ise 800 sivilin yasadışı terör örgütlerine sızdığı, El - Kaide ile PKK terör örgütlerinin yapacağı eylemlerle de kaos ortamı yaratılmaya çalışıldığı iddia edildi. Emniyetin hazırladığı raporda düzenlenecek eylemler nedeniyle sıkıyönetim ilan edilebileceği vurgulandı. Plan kapsamında ayrıca STK’lar ile üniversitelerin kullanılarak kitlesel eylemler de düzenleneceği bu sayede kaos ortamı sağlanacağı belirtildi. TÜBİTAK, Emniyet Kriminal ve askeri bilirkişiler tarafından savcılığa teslim edilen belgelerde 4 ayrı inceleme yapıldı, bu incelemelerin ardından hazırlanan raporlarda bulunan çelişkiler nedeniyle 5. bir inceleme raporu hazırlandı. Savcılığın talebiyle TÜBİTAK görevlilerinden oluşan bilirkişi heyeti tarafından hazırlanan raporda, daha önceki raporlar arasındaki çelişki ve farklı tespitlerin, bilirkişilerin farklı uzmanlık alanlarına sahip olmalarından kaynaklandığı belirlendi. Raporda ayrıca daha önce askeri bilirkişilerce CD’lerde sahtecilik yapıldığı yönündeki iddialara cevap verildi, incelemeler sonucunda sahtecilik bulgusuna rastlanmadığı sonucuna varıldığı kaydedildi. Özel Yetkili İstanbul Cumhuriyet Savcıları tarafından sürdürülen Balyoz Güvenlik Harekat Planı Soruşturması kapsamında gözaltılar başladı, ancak şüpheli 25’i general 78 muvazzaf subayın gözaltına alınmasının İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Aykut Cengiz Engin’in müdahalesiyle durdurulduğu iddia edildi. Bu olayın ardından İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Aykut Cengiz Engin, soruşturmaya bakan Bilal Bayraktar ve Mehmet Berk’i görevden aldı, Murat Yönder ile Mehmet Ergül’ü görevlendirdi. Koordinatörlük görevini yürüten Süleyman Pehlivan’ın imza yetkisi alındı, yetki, soruşturmaya sonradan atanan savcı Mehmet Ergül’e verildi. Balyoz Güvenlik Harekat Planı’nda, darbe ortamı oluşturmak amacıyla Fatih ve Beyazıt camilerinde cuma günü bombalı saldırı düzenleneceği iddiaları yer alıyordu. Çarşaf Eylem Planı’nda Jandarma Yüzbaşı H.T. komutasındaki dokuz kişilik eylem timi, cep telefonu düzenekli patlayıcıyı Fatih Camii’nde cemaate en yakın ayakkabılığa yerleştirecek ve cuma namazının farzının kılınmasının ardından düğmeye basılacaktı. Bölgedeki ajanlar da provokasyon amacıyla harekete geçecekti. Beyazıt Camii’ne yönelik Sakal Eylem Planı’na göre tahrip düzeneği, bir çantaya yerleştirilecek ve şadırvanda unutulmuş görüntüsü ile bırakılacaktı. Jandarma Binbaşı H.Ö. komutasındaki tim, bombayı yine cuma günü, ezandan 10 dakika önce patlatacaktı. Eylemde özellikle yaralı sayısının fazla olması amaçlanıyordu. Çarşaf Planı’na göre, patlama sonrası oluşacak panik havası iki kamera ile görüntülenecek, avluda toplanacak öfkeli kalabalığın da caddeye taşması sağlanacaktı. Ayrıca, eylem planında kiralık araç kullanılması, kiralamada da gerçek isimle kayıt yapılmaması isteniyordu. anda şu detayları yer verildiği de ileri sürüldü: "YARALI SAYISI ARTSIN, DEHŞET GÖRÜNTÜLERİ CANLI YAYINLANSIN" "Çarşaf ve "Sakal" eylem planlarının koordinasyon talimatı başlıklı bölümlerinde hedef yaralı sayısını artırmak olarak kayda geçiriliyor. Çarşafın ilgili bölümü ise şöyle: Planın icra bölümünde ise şöyle deniyor: 'ORAJ’IN HEDEFİ SIKIYÖNETİM SAĞLAMAK İbrahim Fırtına imzasını taşıdığı öne sürülen Oraj Hava Harekat Planı’nda ise amaçlanan hedef şöyle ortaya konuluyor: 'Oraj' Hava Harekât Planı’nda, Ege’de uluslararası kriz çıkarmak amacıyla gerekirse bir Türk jetinin düşürülmesi de yer alıyor. Planda "Mümkünse bir Türk jetinin Yunan uçaklarınca düşürülmesi sağlanacak" ifadesinin yer aldığı, bu gerçekleşmediği takdirde, Özel Filo personelinden bir pilotun, uygun bir yer ve uçuş sırasında kendi jetlerimizden birini düşürmesi gerektiği belirtiliyordu. "Balyoz Güvenlik Harekat Planı" soruşturması kapsamında sadece muvazzaf Albay Cengiz Köylü ve emekli Albay Kubilay Aktaş tutuklu bulunuyor. İddianameyi kabul etmesi halinde 10. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 196 sanığı nerede yargılayacağı sorusu gündeme gelecek. Mahkeme Başkanı Zafer Başkurt, bu konuda herhangi bir karara varmadıklarını belirtti. İddianamenin şüphelileri arasında şu isimler yer alıyor: Hürriyet, 07.07.2010 Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız. |