Gündem

 Deniz Feneri Balyoz Harekat Planı
 Demokratik Açılım İrtica Eylem Planı
 Siyasi Gündem Ergenekon
 Ekonomik Gündem 

 Gündem > Ergenekon > Ergenekon'da son gelişmeler...

Ergenekon'da son gelişmeler...

JİTEM'in Saddam'a sattığı eski KDP'linin fotoğrafı ortaya çıktı

 

JİTEM tarafından 100 bin dolar karşılığında Irak'taki Saddam kuvvetlerine satıldığı ileri sürülen ve daha sonra Irak yönetimi tarafından öldürülen peşmerge komutanı Mehmet Kılıç'ın (Maho Gevdan) hiçbir yerde yayınlanmayan fotoğrafı ortaya çıktı.

 

Kürtçe ismiyle Maho Gevdan, Türk vatandaşlığına geçtiği ismi ile Mehmet Kılıç, 1988 yılına kadar Mesud Barzani liderliğindeki Kürdistan Demokrat Partisi (KDP) Zaho bölge peşmerge komutanı olarak peşmergelere komutanlık yaptı. Ancak Halepçe katliamından sonra ailesiyle Türkiye'ye kaçarak gelen hem Türkiye hem de Irak vatandaşı olan Kılıç'ın hayatı askere gitmesiyle beraber değişti. Mehmet Kılıç'ın kaçırılma hikâyesini Suriye asıllı itirafçı İbrahim Babat, Susurluk soruşturmasını araştıran raportör Kutlu Savaş'a şöyle anlatmıştı: "1989'da JİTEM komutanları tarafından bizden Mehmet Kılıç'ın (Maho Gevdan) Antalya'dan alınıp getirilmesi istendi. Ben, Astsubay Şaban Bayram ve Erol adındaki bir askerle birlikte Antalya'da il jandarma alay komutanıyla görüştüm. Yetkililer geleceğimizden haberdardı. Alay komutanına, 'Alıyoruz, ancak geri getirmeyebiliriz; ifadesini aldıktan sonra infaz edebiliriz.' dedik. Ertesi günü Mehmet'i nizamiye kapısından aldık, Silopi'ye getirdik. Cem Ersever'in sürekli ilişkide olduğu Irak irtibat subayına teslim ettik. Mehmet Kılıç, eskiden KDP içinde üst düzey sorumlu olduğundan Irak devleti tarafından JİTEM'den 100 bin dolar karşılığında istenmişti. Bu olayı duyan ve rahatsız olan Yüzbaşı İsmail Öztoprak, daha sonra kaza süsü verilen bir olayla öldürüldü." dedi.

 

Mahkeme Başkanı'ndan Hayrettin Ertekin'e:

Kuyumculuk haricinde her işi yapmışsınız!

Ergenekon terör örgütü davasının tutuklu sanıklarından 'ünlülerin kuyumcusu' olarak bilinen Hayrettin Ertekin, savunmasının ardından, yaptığı telefon konuşmalarıyla ilgili soruları cevapladı. Ertekin'in, arayan kişilerin kendisinden yardım istediğini söylemesi üzerine Mahkeme Başkanı Köksal Şengün, "Kuyumculuktan başka her işi yapmışsınız. Siz avukat değilsiniz ki!" diye konuştu. İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nce yapılan yargılamanın bugünkü duruşmasında Hayrettin Ertekin savunmasını tamamladı. atv-Sabah ihalesine girmemesi yönünde baskıya uğradığını iddia etti. 'Silahlı terör örgütüne üye olmak, halkı TC hükümetine karşı isyana tahrik' gibi suçlardan yargılanan Ertekin, Sedat Peker'i, basından saygın bir işadamı, kuyumcu olarak tanıdığını iddia etti. MİT tarafından hazırlanan ve mahkeme tarafından gizli kalmasına karar verilen Ergenekon şemasında Aydın Doğan'ın isminin de bulunduğunu ileri sürdü.

Hayrettin Ertekin, hakkındaki iddialara cevaplarken sanıklardan sıkıldıklarına yönelik tepkiler gelince savunmasını bitirdi. Bunun üzerine Başkan Şengün, Ertekin'in emniyet ifadesini okudu. Şengün, Ertekin'in telefon görüşmelerinde geçen konuları tek tek sordu. Sanık, arayan kişilerin kendisinden yardım isteyenler olduğunu söyledi. Şengün'ün, "Siz kuyumculuğun dışında her işi yapmışsınız. Siz avukat değilsiniz ki." demesi üzerine sanık, "Ofisimde çalışan 3 avukat var." şeklinde konuştu. Savunmasını tamamlamasının ardından çapraz sorgusu yapıldı. Cumhuriyet Savcısı Mehmet Ali Pekgüzel'in, "Yaptığınız bir telefon konuşmasında Kemal Kerinçsiz'in örgüt üyesi değil, olsa olsa mafya olabileceğini söylüyorsunuz." demesi üzerine sanık, "Densizlik etmişim. Özür diliyorum." dedi. Bir telefon konuşmasında Veli Küçük hakkında, "Kafayı yemiş. Paşalar onu uyardı ama dinlemedi." şeklindeki sözlerinin hatırlatılması üzerine de, "Kastımı aşan bir konuşma olmuş. " dedi.

Bu arada mahkeme girişinde sanıklardan Abdullah Arapoğlu'nun üzerinden cıva benzeri bir madde çıktı. Arapoğlu, malzemenin Sami Hoştan'a ait olduğunu ileri sürdü. Jandarma olay üzerine yiyecek giriş çıkışlarını yasakladı.

Meclis Komisyonu

Silivri'yi inceleyecek

TBMM İnsan Hakları Komisyonu, dünkü toplantısında CHP'li üyelerin Silivri Cezaevi'nde inceleme yapılması teklifini ele aldı. CHP'li Malik Ejder Özdemir, Ergenekon davası sürecinde insan hakları ihlalleri yaşandığını savundu ve komisyonun Silivri Cezaevi'nde de inceleme yapmasını önerdi. Teklif oyçokluğuyla kabul edildi. Komisyon, dava kapsamında tutuklanan kişilerin kaldığı cezaevinde incelemelerde bulunacak. İncelemenin doğrudan Ergenekon davasıyla ilgili olmadığı açıklandı.

Ankara-Gebze-İstanbul hattına garip savunma

Ertekin, savcının yönelttiği, "(Komutanım bunların kökünü kazımak lazım. Ankara-Gebze-İstanbul hattının yeniden açılması lazım.) Siz bu sözünü ettiğiniz hatta neler yaptınız? Neyi kastediyorsunuz?" sorusuna şu cevabı verdi: "Gebze-Ankara hattında hızlı tren kazası yaşanmıştı. Onu kastediyorum." Savcının, "İhtilal yapılmasını isteyen arkadaşınızla yaptığınız görüşmede (Bizim grubun bir muhtıra çalışması var) diyorsunuz." hatırlatmasına ise şöyle karşılık verdi: "Business Channel'da bir 'think tank' grubumuz var. Başbakana ya da herhangi bir bakana sert haber yapılır. Bu haberler ihtar niteliğindedir. Bir darbeden bahsediliyorsa karşısında ilk duracak kişi benim." Pekgüzel'in yaptığı bir telefon görüşmesinde, "Konuşmanızda (Onlar sahte Ergenekon. Biz gerçek Ergenekon'uz. Yakında tankların yürüdüğünü göreceksiniz) diyorsunuz." sözlerini hatırlatmasına Ertekin, "Ben 22 Şubat'ta tutuklandıktan sonra Türk tankları Kuzey Irak'a girdi." cevabını verdi.

'Dava için Levent Göktaş'la görüşülecek'

Mahkeme Başkanı Köksal Şengün, Hayrettin Ertekin'in görevden alınan bir askerin davası ile ilgili telefon görüşmesinde, "Dava 13. Ağır Ceza'da. Bizim başkan, Köksal Bey. Gidip görüşelim." sözlerini hatırlattı. Ertekin, "Bahsettiğim 'Köksal bey' siz değilsiniz. Bu dava Albay Mustafa Levent Göktaş'ın baktığı bir davaydı. Oradaki kişi de Genelkurmay adli müşaviri Binbaşı Köksal'dır." dedi. Emekli Albay Mustafa Levent Göktaş, Ergenekon soruşturması kapsamında 7 Ocak'taki dalgada 'terör örgütüne üyelik'ten tutuklanmıştı. Göktaş'ın Ankara'daki büro ve evinde Başbakan ile bazı hükümet üyelerine yönelik fişleme dosyaları bulundu. DVD'lerde, hâkim ve savcıların 'mahrem ilişkilerini' gösteren fotoğraf ve kamera kayıtları ele geçirilmişti.

Zaman, 06.02.09

 


Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.