Gündem
 Gündem > Ergenekon > Suikastta JİTEM parmağı
Suikastta JİTEM parmağı
Diyarbakır Başsavcılığı’nın 17 yıl sonra tozlu raflardan indirdiği Tuğgeneral Bahtiyar Aydın suikastında anne konuştu: Kimse oğlumun hakkını aramadı.
Diyarbakır Cezaevi’nde tutuklu bulunan eski PKK’lı Şemdin Sakık, eski jandarma astsubay Hüseyin Oğuz ve ‘Deniz’ adlı bir itirafçının anlatımları üzerine 17 yıl önce Diyarbakır Lice İlçesi’nde alnından vurularak öldürülen Tuğgeneral Bahtiyar Aydın dosyası raftan indi.
Diyarbakır Başsavcılığı, Ergenekon savcılarından gelen bilgileri de dikkate alarak cinayette JİTEM bağlantısını araştıracak. Taraf ’a konuşan anne Hanım Aydın, sorumluların ortaya çıkarılmasını isteyerek, “Benim evladımı harcadılar” dedi. Diyarbakır Jandarma Bölge Komutanı Tuğgeneral Bahtiyar Aydın, 22 Ekim 1993 tarihinde operasyon için gittiği Lice’de tek kurşunla öldürüldü. Terörün silahla bitirilemeyeceğini savunan paşa, karakol binasının kapısında alnından vurulmuştu. Olay, ilk gün gazetelere ‘kör kurşun’ başlığıyla yansıdı. Ardından ‘çatışmada şehit düştü’ dendi. Resmî kayıtlara ‘PKK ile çatışmada şehit düşen en yüksek rütbeli asker’ olarak geçen cinayetin ardından ele geçirilen Kanas suikast silahı ortadan kayboldu.
İlk tesbit Oğuz’dan
PKK’nın ateşkes kararı aldığı 1993 yılında en çok konuşulan suikastın sır perdesi, 17 yıl sonra gelen itiraflarla aralandı. Önce ‘Yüksekova Çetesi’ni ortaya çıkaran eski Jandarma İstihbarat Astsubayı Hüseyin Oğuz konuştu. Oğuz, generalin JİTEM içindeki PKK itirafçıları tarafından öldürüldüğünü şöyle anlattı: “1996’da Hakkari’de görev yaparken Yüksekova’da adam kaçırma, uyuşturucu ve silah kaçakçılığı ile ilgili yürütülen bir soruşturma kapsamında gözaltına alınan K.B. isimli PKK itirafçısı çok önemli bilgiler verdi. Kendisini bizzat ben sorguladım. Bu itirafçı PKK’nın içinde bir dönem tabur komutanlığına kadar yükselmiş. Teslim olduktan sonra da JİTEM’in eylemlerine katılmış. Bahtiyar Aydın’ı öldürdüklerini itiraf etti. Generali vurmak için Yüksekova’dan Lice’ye kendilerini Albay Hamdi P.’nin helikopterle götürdüğünü söyledi. Bunun üzerine hazırladığım dosyayı bir üst komutanım Albay Hamdi Çakır’a illettim. İddiaların üstü örtüldü...”
İtiraflar Ergenekon dosyasında
Bahtiyar Aydın suikastı, Ergenekon iddianamesinde de yer aldı. 4 Haziran 2008’de ifadesine başvurulan, uzun yıllar PKK içinde yer almış gizli tanık ‘Deniz’, paşanın uydurma bir ihbarla Lice’ye çekildiğini belirterek, “1993’te operasyonlar sürerken askerlerin telsiz konuşmalarında ‘geri çekiliyoruz, paşa vuruldu’ şeklinde haberler duyduk. Lice’de PKK militanlarının büyük bir baskın yaptığı söylenerek paşanın Lice’ye gelmesi sağlanmış. Helikopterden iner inmez bir asker tarafından öldürüldüğünü, o askerin de başka bir asker tarafından vurulduğunu öğrendim. Kesinlikle bu olayı PKK örgütü yapmadı. Paşanın ne amaçla ve kim tarafından öldürüldüğünü bilmiyorum. Bu konunun Ergenekon soruşturması kapsamında ele alınmasının uygun olacağını düşünüyorum.”
Dosya raftan indi
Bu ifadeler üzerine Tuğgeneral Aydın’ın rafa kaldırılan dosyası, zamanaşımına 2.5 yıl kala yeniden açıldı. Diyarbakır Başsavcılığı, Ergenekon kapsamındaki tanık anlatımları ve bazı belgelerde “Bahtiyar Aydın’ın PKK tarafından şehit edilmediği, JİTEM yapılanması tarafından öldürüldüğü” iddiaları üzerine harekete geçti. Ergenekon soruşturmasını yürüten 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nden bilgi isteyen Başsavcılık, gelen belgeler üzerine dosyayı yeniden açtı.
Anne: Kimse hakkını aramadı
Taraf’a konuşan Bahtiyar Aydın’ın oğlu Bülent Aydın, “Babam öldüğünde 19-20 yaşlarındaydım. Yaşananları sizler gibi ben de gazetelerden okudum. Babam işlerini eve taşıyan birisi değildi. İşi hakkında son derece ketumdu” dedi. Bahtiyar Aydın’ın Giresun’da yaşayan annesi Hanım Aydın ise, “Oğlumun ölümünün üzerinden yıllar geçti. Kimse oğlumun hakkını arayıp sormadı. Benim evladımı harcadılar. Sorumlular kimse ortaya çıkartılsın” şeklinde konuştu.
Taraf, 15.03.2010
Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.
| 
