Gümrük Birliği > 8.yılında Gümrük birliği

8.yılında Gümrük birliği

1 Ocak 2003 tarihinde gümrük birliği sürecinin 8. yılını geride bıraktık.
Aslında sekiz sene gümrük birliği gibi çok önemli bir sürecin değerlendirilmesi açısından çok da uzun bir süre değil ama yine de ilk değerlendirmelerin yapılabileceğini düşünüyorum.
Bilindiği gibi Türkiye gümrük birliği sürecine son derece tartışmalı bir ortamda girdi.
Aradan geçen sekiz sene, sürenin çok da uzun olmamasına karşın, o günkü tartışmaların taraflarının haklılığı konusunda bugün aslında bize ipuçları vermiyor değil.
1996 öncesi tartışmalar hem sektörel bazda hem de düşün bazında gerçekleşmiş idi.
Sektörel bazda yapılan tartışmaların iki temel görünür tarafı var idi ve bu taraflardan bir tanesi otomotiv sektörü çevresinde örgütlenir iken diğer kesim de tekstil sektörü ve sözcüleri etrafında gruplanmışlar idi.
Otomotiv sektörü hararetle gümrük birliği karşıtı bir söylem içinde idi ve temel gerekçe de ülke içinde istihdam kaybının büyük olacağını ve bir anlamda Avrupa Birliği'nin ülkemize işsizlik ihracat edeceğini ifade ediyor idi.
Otomotiv sektörü sözcüleri ülke içindeki üretim ölçeklerinin (otomotiv) küçüklüğü nedeni ile hiçbir zaman Avrupa üreticileri ile rekabet edemeyeceklerini, bu sorunun verimsizlikten kaynaklanmadığını, temel sorunun ölçeğe bağlı birim maliyetler olduğunu ifade ediyorlar idi.
Tekstil sektörü sözcüleri ise gümrük birliği ile birlikte kalkacak olan ithalat kotalarının kendilerine ve Türkiye'ye büyük ihracat olarakları sağlayacağını, gümrük birliği dışında bir uygulamanın Türkiye'nin en büyük karşılaştırmalı avantaja sahip sektörünün büyük ölçüde aleyhine olacağını hatta bu sektörün çökmesine kadar gidebilecek bir sürece dönüşebileceğini ifade ediyorlar idi.
Üç paragraf yukarıda "görünür taraflar" ifadesini kullandım zira aslında otomotiv ve tekstil sektörü arasında geçtiği sanısını uyandıran tartışmanın kökleri çok daha derin idi.
Tarım sektörü çok büyük verim farkları (Avrupa ülkeleri ile) nedeni ile, sendikalar kısa vadede emek piyasasına vuracağını düşündükleri işsizlik nedeni ile, kendine ulusal sanayici diyen bir grup üretici de korumacılık rantlarından vazgeçmemek için tüm olanakları ile otomotiv sektörü sözcülerini yani anti-gümrük birlikçileri desteklediler.
Tekstil sektörünün arkasında ise örgütlü bir toplumsal güç bulmak çok kolay değil idi.
1996 öncesi siyasal yelpazenin tarafları da özellikle MHP ve Refah Partisi grupları söz konusu sürece karşı çıkar iken TBMM içinden sürece destek iktidar partilerinden birölçüde geldi.
Aradan geçen sekiz sene sonra tartışmaların tarflarından hangisinin haklı çıktığı konusuna yazının sonunda tekrar değineceğim.
Yazıya yarın devam edeceğim.
 

Eser Karakaş, Finansal Forum
22.01.2004

Konu ile ilgili sayfalar...
1/22/2009 - Gümrükler AB'ye uyumlulaştırılıyor...
1/16/2009 - 'Bu, nasıl Gümrük Birliği'...
1/27/2004 - ATO anketi ve Gümrük Birliği...
1/26/2004 - 8.yılında Gümrük birliği (Son)...
1/23/2004 - 8.yılında Gümrük birliği (II)...
Bütün başlıklar için tıklayınız