Basından > Karayılan: Şehirlerde bu düzeyde bir savaş yaşanmasına gerek yoktu; hendek sorunları çözülebilirdi

Karayılan: Şehirlerde bu düzeyde bir savaş yaşanmasına gerek yoktu; hendek sorunları çözülebilirdi
"Şehirleri tanklarla toplarla yıkıyorsunuz; bu insanlık suçundan dolayı korkuyorsunuz"

PKK Yürütme Komitesi üyesi Murat Karayılan, Türk Silahlı Kuvvetleri ile PKK arasındaki savaşın şehir, dağ ve ovada süreceğini belirterek artık Halk Savunma Güçleri’nin (HPG) devreye girmesi gerektiğini söyledi. "Eğer ordu devreye girmemiş olsaydı, HPG de bu anlamda devreye girmezdi ama madem Türk ordusu bütün imkanlarıyla seferber olmuş durumda, o zaman biz de sürece yüklenmek durumunda kalırız. Yani ordu bütün her şeyiyle gençlere karşı savaşıyor" ifadelerini kullanan Karayılan, "Halbuki bu şehirlerde bu düzeyde bir savaş yaşanmasına gerek yoktu. Aksine, eğer onlar sıradan yaklaşsaydılar, bu hendek sorunları bir şekilde çözülebilirdi" diye konuştu.

ANF'ye konuşan Murat Karayılan'ın açıklamalarından bazı satırbaşları şöyle: 

"Bahara girdik; eyaletler de artık destek sunmalıdır. HPG artık devreye girmeli. Ancak bu devreye giriş HPG’nin şehirlere girmesi biçiminde olmamalı. HPG, Kürt gençlerinin YPS adıyla örgütlenip şehirlerde yürüttüğü öz savunma direnişini dağdan destekleyecek, o haklı-sivil direnişin başarısı için onlara nefes aldırtacaktır. Halkımızın da bizden beklentisi budur. Bu anlamda Mermer Karakolu’na dönük gerçekleştirilen eylem başarılı bir ilk adımı ifade etmektedir. HPG, kendi faaliyet sahası olan dağda devreye girerek şehir direnişleriyle bir dayanışmayı sağlayabilmeli. Eğer ordu devreye girmemiş olsaydı, HPG de bu anlamda devreye girmezdi ama madem Türk ordusu bütün imkanlarıyla seferber olmuş durumda, o zaman biz de sürece yüklenmek durumunda kalırız. Yani ordu bütün her şeyiyle gençlere karşı savaşıyor. Halbuki bu şehirlerde bu düzeyde bir savaş yaşanmasına gerek yoktu. Aksine, eğer onlar sıradan yaklaşsaydılar, bu hendek sorunları bir şekilde çözülebilirdi"

"Kenan Evren nasıl yenildiyse, Erdoğan da öyle yenilecek"

"15 Ağustos Atılımı yeni gerçekleştiği zaman Türkiye Cumhurbaşkanı olan Kenan Evren, “bu olayı gerçekleştirenler hangi taşın altına saklanırlarsa saklansınlar, hangi deliğe girerlerse girsinler 72 saat içinde askerlerimiz kulaklarından tutacak ve adaletin karşısına çıkaracak” dedi. Ancak üzerinden 32 yıl geçti. O küçük grubun başlattığı yürüyüş, bugün on binlerce gerilla ve milyonlarca insanla anılıyor. Bu süreç içerisinde yaşanan savaşta kaybeden, inkara, tekçiliğe ve asimilasyona dayalı Türk sömürgeciliği oldu. Onlar NATO’nun tüm gücünü arkalarına alarak, uluslararası komplolar örgütleyerek hareketimizi tarihin çöp sepetine atmak istediler ama şimdi hareketimiz tarihinin en güçlü dönemini yaşamaktadır. Kürdistan Özgürlük Hareketi, bugün Ortadoğu’da en önde gelen aktörlerden birisidir. Kürdistan gerillasının dağlardaki direniş ruhu bugün Kürt gençlerinin yılmaz ruhuyla ovalara ve şehirlere de yayılmış durumda. Nasıl ki Kenan Evren 72 saatte gerilla hareketini bitireceğini ilan ettiyse ama bitiremediyse, bugün de aynı şekilde Erdoğan da Kürt Özgürlük hareketi karşısında sonuçsuz kalmaktadır ve yenilecektir. AKP sömürgeciliği sonbahar başlangıcında şehir direnişlerine 1 ay ömür biçmişti, ancak geçen 7 ayın sonucunda şehirlerdeki direniş sönmeyen bir ateş olarak ayakta duruyor.

Erdoğan, bugün Kürdistan gerillasına karşı kazanamayacağını biliyor. Ancak iktidarını güçlendirmek ve devam ettirmenin yolunu hareketimize karşı savaşmakta görüyor. Türk devleti, ‘kamu düzenini sağlamak’ adı altında bu kış şehirlerde hakimiyetini kurmak istedi. Dağda da bizi darbelemek, yıpratmak ve zayıflatmak istediler. 2016 baharını böyle darbe yemiş, yıpranmış, daraltılmış olarak karşılamamızı amaçladılar. Ancak istedikleri olmadı. Doğru, şehirlere dönük saldırılar yaptılar; Medya Savunma Alanları’na ve Kuzey’e dönük havadan ve karadan çok çeşitli saldırılar geliştirdiler. Ancak istediklerini elde edemediler.

Şengal’de de güçlerimizi zayıflatmak istediler. Bunu kimi Güneyli güçlerin de desteğini alarak yapmaya çalıştılar. Ama Kürdistan Özgürlük Gerillaları Şengal’in kurtarılmasında önemli bir rol oynadı ve onların planını boşa çıkardı. Hatta hiç kimsenin ne havadan, ne karadan desteği olmadan çok stratejik bir öneme sahip olan Medîban’a dönük gerçekleştirmiş olduğu özgürleştirme operasyonunu başarılı bir şekilde tamamladı. Bugün Kürdistan Özgürlük Güçleri Musul ve Til Afer’in kurtarılmasında da temel bir güç olarak rolünü oynayacaktır.

Yine Rojava Devrimi’ni de diplomatik olarak kuşatmayı tasarlıyorlardı. Hatta Erdoğan bunun için, ‘ya biz, ya onlar’ dedi. Bunun için ülkeyi pazarladılar. Bunların hepsi uluslararası güçlerin Rojava Devrimi’ne tutum alması içindi. Bunda da başarılı olamadıkları gibi tersine Rojava Devrimi her geçen gün daha da güçlendi, yeni mevziler kazandı ve en son Arap halkıyla birlikte Kuzey Suriye Federasyonu’nu ilanına giderek çok önemli adımlar attı"

AKP korkuyor, çünkü suçlu

"İşte hem diplomaside sonuç alamamaları, hem gerillaya karşı gerçekleştirdikleri operasyonların sonuçsuz kalması, hem Newroz’da halkımızın vermiş olduğu mesaj ve hem de şehir direnişlerinin tasfiye edilememesi ve süreklilik kazanması AKP’yi korkutmuştur. Bunun için hangi AKP’li yönetici kamera karşısına geçse, korkmadıklarını belirtiyor. Geçtiğimiz yıl hareketimize diz çöktürme planı yapanlar, şimdi ‘diz çökmedik, çökmeyeceğiz’ diyorlar, sürekli korkmadıklarını belirtiyorlar. Valla siz Kürdistan gerçekliği karşısında korkuyorsunuz. Biz korktuğunuzu biliyoruz. Çünkü siz suç işliyorsunuz ve haksızsınız. Cizre’de sivil silahsız insanları yaktınız. Kürdistan şehirlerini tanklarla toplarla yıkıyorsunuz. Bu insanlık suçundan dolayı korkuyorsunuz"

t24.com.tr, 29.03.2016

Konu ile ilgili sayfalar...
7/14/2017 - Yeni KHK ile 7 binden fazla ihraç: Emniyet'ten 2303, Adalet Bakanlığı'ndan 418, YÖK'ten 302, Diyanet'ten 551...
7/4/2017 - Utanç bilançosu: Yılın ilk altı ayında en az 906 işçi hayatını kaybetti...
6/23/2017 - Altan kardeşler ve Ilıcak'ın görüşleri nedeniyle 'darbecilik'le suçlandığı davada tahliye yok!...
6/23/2017 - Article 19 bilirkişi raporu: Altanlar'a yönelik suçlamalar asılsız, müebbet istemi orantısız...
6/21/2017 - Gülen yapılanmasına yönelik soruşturma kapsamında yargılanan gazeteci yazar Mehmet Altan: Darbeden haberdar değildim ...
Bütün başlıklar için tıklayınız