Basından > Can Dündar ve Erdem Gül davasında gizlilik kararı verildi

Çağlayan direnişi
Can Dündar ve Erdem Gül gazetecilik yaptıkları için bugün hâkim karşısına çıktı. Duruşmada Cumhurbaşkanı Erdoğan ve MİT'in müdahil olma talebi kabul edildi. Davaya gizlilik kararı verildi. Milletvekillerinin salonu terk etmemesi üzerine mahkeme heyeti duruşmayı 1 Nisan'a erteledi. Vekiller hakkında da "Adil yargılamayı etkilemeye teşebbüsten" suç duyurusunda bulunulması kararlaştırıldı.

Can Dündar ve Erdem Gül’ün mühimmat yüklü MİT TIR’ları haberleri nedeniyle yargılandığı davanın ilk duruşmasında gizlilik kararı alındı. Dündar ve Gül’ü 50’ye yakın avukat savundu. Avukatların “Açık yargılama adil yargılamanın olmazsa olmazıdır” itirazını dikkate almayan mahkeme duruşmaları izleyicilere kapattı.

Erdoğan ve MİT’in müdahillik talebini de kabul eden mahkemenin kararının ardından CHP ve HDP’li vekiller salondan ayrılmayarak, müdahillik talebinde bulunmak istedi. Mahkeme heyeti, duruşma salonundan ayrılmayan vekiller hakkında suç duyurusunda bulunulmasına hükmederek duruşmayı 1 Nisan’a erteledi.

MAHKEME SALONUNUN KAPILARI ARTIK KAPALI

İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi duruşmaların bundan sonraki kapalı yapılmasını kararlaştırdı. Sanık eşlerini bu karar bağlamayacak. Mahkeme salonunun kapıları bundan sonraki duruşmalarda izleyicilere kapatılacak. Salonda, sanıklar, taraflar ve avukatlarıyla sanık eşlerinden başka kimse olmayacak.

ERDOĞAN VE MİT TEMSİL EDİLECEK

Mahkeme 2'inci kararını da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve MİT'in müdahillik talepleriyle ilgili verdi. Sanık avukatlarının "direkt zarar görmedikleri" gerekçesiyle reddedilmesini istediği "müdahillik talepleri" kabul edildi.

CAN DÜNDAR: BÜTÜN DÜNYA GÖRDÜ

Can Dündar ve Ankara Temsilci Erdem Gül, duruşmanın sona ermesinin ardından adliye önünde açıklamalarda bulundu.

Dündar ve Gül, CHP Milletvekilleri Sezgin Tanrıkulu, Mahmut Tanal, Barış Yarkadaş, Ali Şeker, Gamze Akkuş İlgezdi, HDP Milletvekilleri Garo Paylan, Meral Danış Beştaş ve Filiz Kerestecioğlu'nun da eşlik ettiği kalabalık bir grupla birlikte adliyeden çıktı. Adliye koridorlarında "Özgür basın susturulamaz", "Direne direne kazanacağız", "Baskılar bizi yıldıramaz" sloganları atıldı. Çağlayan Adliyesi'nin önündeki alanda konuşan Dündar, "Baştan beri söylediğimiz, bu iktidar bu davayı gizlemeye çalışıyor. Kamuoyundan gizlemeye çalışıyor. Sadece bu davayı değil, haberleri de gizlemeye çalışıyorlar. Çünkü bir suçüstü durumu var. Dünya önünde yakalanan bir iktidar var" dedi.

CHP'li Tanal kendilerine yapılan fezleke uyarısının ardından twitter hesabından açıklamalarda bulundu.

CHP'li Tanal," Davaya katılma dilekçemi kayda almayan ve gerçek dışı tutanak tutan mahkeme heyetini şikayet edeceğim..."

"YARGILANMAYA DEĞİL YARGILAMAYA GELDİK"
"Yargılanmaya değil yargılamaya geldik" diyen Dündar, "Bu yargılamanın izlenmesini istemediler. Kapalı oturum kararı verdiler. Kapalı duruşmada muhtemelen yine bu davayı kamuoyundan gizlemek isteyecekler. Savunmamız duyulmasın isteyecekler. Bütün ele geçen belgeler ortaya çıkmasın isteyecekler. Baştan beri söyledik. Bunu bütün dünya gördü, duruşma artık bütün dünyanın gözü önünde yapılıyor" ifadesinde bulundu.

"HALKIN GERÇEKLERİ ÖĞRENME HAKKI İÇİN MÜCADELEMİZE DEVAM EDECEĞİZ"

Dündar, "Türkiye'de hukuk bağımsız olacak mı, yargı adaleti sağlayacak mı, basın özgür olacak mı? bunun duruşmasıdır. Onun için bu kadar önemsiyoruz. Çok sayıda milletvekili, avukat arkadaşımız bize destek verdi. Onların mahkemedeki varlığı bizi ne kadar mutlu ettiyse yargılamayı yapanları o kadar rahatsız etti. Bu rahatsızlık sonucu milletvekillerinin duruşmadan çıkarılmasını istedi heyet. Milletvekillerimiz kalmak isteyince Duruşmayı 1 Nisan'a erteledi. Ama mücadelemiz devam edecek. Sonuna kadar basın özgürlüğü için, yargı bağımsızlığı için, halkın gerçekleri öğrenme hakkı için mücadelemize devam edeceğiz" diye konuştu.

"YARIM BİR ÖZGÜRLÜK YAŞADIK"

Erdem Gül de, "Can ile ikimiz 26 Şubat'ta tahliye olduğumuzda bu yarım bir tahliyeydi. Normal olarak tam bir özgürlük olması gerekirdi. Çünkü Anayasa Mahkemesi'nin kararıydı. Ama Anayasa Mahkemesi'nin kararını tanımayacaklarını söylemelerinden sonra biz adeta yarım bir özgürlük yaşadık bir ay. Dolayısıyla bir hafta daha yarım özgürlük var. Aslında Anayasa Mahkemesi kararından sonra bizim değil yargılanmak çoktan beraat etmemiz gerekiyordu. Çünkü gazetecilik hiçbir şekilde suç değildir. Müebbet hapis cezasıyla yargılanıyoruz. Biz, 1 Nisan'da geleceğiz yine Türkiye'nin en yüksek mahkemesi olan Anayasa Mahkemesi'nin kararını mahkemede savunacağız" diye konuştu.

DAVADAN DAKİKA DAKİKA GELİŞMELER

16.00 CHP'li vekiller Ali Şeker, Ali Haydar Hakverdi, Orhan Sarıbal, Niyazi Nefi Kara, Sibel Özdemir, Musa Çam, Ali Akyıldız, Mahmut Tanal ve Enis Berberoğlu ile HDP'li vekiller Garo Paylan, Filiz Kerestecioğlu, Meral Danış Beştaş direndi ve salondan çıkmadı. Mahkeme heyeti vekillerin salondan çıkmaması nedeniyle duruşmayı 1 Nisan'a erteledi.

 

Direnen vekiller 

Heyet duruşma salonundan ayrılmayan milletvekilleri hakkında suç duyurusunda bulunulmasına hükmetti. Mahkemenin milletvekilleri hakkındaki suç duyurusu gerekçesi ise "Adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs"

VEKİLLER MÜDAHİL OLMAK İÇİN DİLEKÇE VERDİ 

Vekiller aynı zamanda davaya müdahil olmak için dilekçe verdi. Mahkeme ise "yargıyı etkilemek"suçlamasıyla haklarında fezleke hazırlanacağını söyledi.

[Haber görseli]

15.45 Heyet duruşma salonuna gelmiyor. Milletvekillerinin dışarı çıkmasını istiyor. Vekiller dışarı çıkmayacaklarını müdahillik talepleri olduğunu söylediler.

13:50 Vekillerin duruşmayı izleme talebi reddedildi. Duruşmaya 15:00'e kadar ara verildi.

13.15 Mahkeme heyeti içeri girdi. Gizlilik kararının gerekçesi ulusal güvenlik olarak açıklandı. 

12:59 Can Dündar'dan gizlilik kararına ilk tepki geldi... LİNK: Can Dündar'dan gizlilik kararına ilk tepki

Dündar ve Gül davasında gizlilik kararına büyük tepki

12.10 Salon boşaltılıcak. Davanın bundan sonraki duruşmaları seyirciye kapalı olacak. 

12.05 Mahkeme heyetine salonda büyük tepki var. Salondan 'yuhhhh' ve alkış sesleri yükseliyor. Davayı izleyenler "Çocuklarınızın yüzüne nasıl bakacaksınız?" diye tepki gösterdi 

12.00 Duruşmada Cumhurbaşkanı Erdoğan ve MİT'in müdahil olma talebi kabul edildi. Davaya gizlilik kararı verildi.

11.20 Yeni Savcı "MİT ile Cumhurbaşkanı Erdoğan davaya müdahil olsun" dedi. Kapalı olup olmaması kararı için duruşmaya 10 dakika ara verildi. 

11.15 MİT ve Erdoğan avukatları: Bize verilen talimat gereği şikayetçi olarak müdahil olmak istiyoruz.

11.14 Dündar ve Gül'ün avukatlarından Ergin Cinmen: Erdoğan bu davada isnat edilen suçtan nasıl zarar görebilir ki. Kesinlikle müdahil olamaz.

11.13 Savcı: FETÖ-paralel terör örgütünün ortadan kaldırmak istediği Başbakan Erdoğan olduğu icin müdahil olabilir. MIT de doğrudan mağdur.

11.12 3 sayfalık belgeyi öğrendik zaten. Sayin hakim burada 5 taş oynamıyoruz. Aleni yapalim şu davayı.

11.10 Akın Atalay, savcının kapalı yargılama istemesindeki gizli belge dediği bir satırlık  cümleyi okudu. Ardından "Şimdi okudum gizliliği kalmadı buradaki herkes duydu. Kapalıya gerek kalmadı" dedi. Salonda alkış koptu. 

11.05 Savcı Can Dündar ve Erdem Gül dosyasına kapalı oturum talebine  dayanak olarak MİT yazısının dosyada olduğunu söyledi. Ancak avukatlarda böyle bir yazı yok.

10.55 Avukat Tora Pekin: Kapalı oturum verirseniz, Cumhurbaşkanıve Adalet Bakanı açıklamaları dikkate alındığında savunmalar bu 4 duvar arasında kalacaktır. Bu da Can Dündar ve ErdemGül'ün adil yargılanma hakkını etkileyecektir. Ayrıca iddianamede yayınlanmis yazılardan başka bir belge yok. 

10.50 Avukat Tora Pekin: Bu davada paralel yargılama yapılıyor. Bir bu salonda bir de dışarıda. Dışarıda bu dava için konuşan birileri var. Cumhurbaşkanı "Anayasa Mahkemesi kararını tanımıyorum. Mahkeme kararında direnmeli" diyerek yargıya direkt etki ediyor. Aynı şekilde Adalet Bakanı da yargıya müdahale eden açıklamalar yapıyor.

10.45 Dündar ve Gül'ün avukatlarından Tora Pekin, "İnsan hakları beyannamesinin maddelerine göre kapalı mahkeme olamaz" dedi. Pekin, AİHM'nin kararina da atıfta bulunarak, "Yeni atanan savcının bahsettigi belgeler dosyada yok. Bu davanın kapalı yapılmasi adil yargılamaya gölge düşürür.  Yeni savcı gidip başka dosyadan, Selam Tevhid'den alıntılarla kapalı oturum istiyor. Bizimle alakası yok" dedi 

10.42 Savcının düşük tonda anlaşılmaz konuşması ve yüzünü bilgisayar ekranının arkasına gizlemesi tepki çekti. "Savcı yüzünü göstersin, sesini yükseltsin" tepkisi geldi salondan

10.40 Duruşma  yoklama ve kimlik sorgusuyla başladı. Savcı durumanın kapalı devam etmesi yönünde talepte bulundu. Duruşma sesli ve görüntülü  kayıt yapılıyor. 

10.20 Mahkeme Başkanı Canel Rüzgar, salonda görüntü ve ses kaydı alınmaması konusunda uyarıda bulundu. Görüntü ve ses kaydı alanlar hakkında işlem yapılacağını belirtti.

10.15 Can Dündar ve Erdem Gül duruşma salona girdiğinde izleyiciler tarafindan "onurumuzsunuz ,bravo" şeklinde sloganlarla alkışlandı. 

10.00 Can Dündar ve Erdem Gül'e Çağlayan'da büyük destek var. Yoğun katılım dolayısıyla duruşma salonunun değiştirileceği açıklandı. Daha sonra bu karardan vazgeçildi. 

09:45 Çağlayan Adliyesi dışında Can Dündar ve Erdem Gül açıklama yaptı. Dündar şunları söyledi: Adliye önünde konuşan Dündar, “İki saray arasında kalmış durumdayız. Biri Kaçak Saray, biri Adalet Sarayı. Yaptığımız haberin arkasındayız. Buraya gazeteciliği savunmak için geldik. Bugün mahkemeden aksi yönde bir karar çıkarsa bu AYM’ye kayyum atandığı anlamına gelir.”

Erdem Gül ise  “Biz sadece işimizi yaptık” dedi.

TÜM DÜNYADAN DESTEK 

Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi’ndeki duruşmayı milletvekilleri, yabancı diplomatlar, çok sayıda sivil toplum örgütü temsilcisi de izledi. Ulusal ve uluslararası gazetecilik meslek örgütleri de Dündar ve Gül’e destek verdi. 

Berkin Elvan'ın annesi de Dündar ve Gül'ün duruşmasını Çağlayan'da tekip ediyor 

İngiltere’nin İstanbul Başkonsolosu Leigh Turner'ın da aralarında olduğu 12 konosolos davayı izliyor. 

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlardan Sorumlu Başsavcı Vekili İrfan Fidan tarafından hazırlanan iddianamede, Dündar ve Gül için, “devletin gizli kalması gereken bilgilerini siyasal veya askeri casusluk amacıyla temin etme”, “devletin güvenliğine ilişkin gizli kalması gereken bilgileri casusluk maksadıyla açıklama”, “cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti’ni ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen ya da tamamen engellemeye teşebbüs etmek” ve “silahlı terör örgütüne üye olmaksızın bilerek isteyerek yardım etme” suçlarından bir kez ağırlaştırılmış müebbet, bir kez müebbet ve 30 yıla kadar hapis cezası istenmişti. Savcı Fidan, Dündar’ın köşe yazılarının tek delil olarak gösterildiği 473 sayfalık iddianamenin 40 sayfasını da akademik bir makaleden kaynak göstermeden izinsiz kullanmıştı.

Diplomatlardan yakın takip

İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nde bugün saat 10.00’da başlayacak davaya çok sayıda meslektaşı, milletvekilleri, sivil toplum örgütü temsilcileri, AB ve ABD olmak üzere çok sayıda diplomat takip ediyor. AB üyesi ülkelerin İstanbul başkonsolosları veya yardımcıları hukuk danışmanlarıyla birlikte davayı izliyor. Alman Sol Parti Milletvekili Sevim Dağdelen ve AP milletvekilleri katıldı. AB Ankara Delegasyonu temsilcilerinin yanı sıra Almanya, İsveç, Avusturya, Hollanda, İsviçre, Kanada, Norveç gibi ülkeler de bulunuyor. Öte yandan davayı Avrupa Konseyi’nin ve AGİTin de yakından takip ettiği biliniyor.

Cumhuriyet, 25.03.2016

Konu ile ilgili sayfalar...
7/14/2017 - Yeni KHK ile 7 binden fazla ihraç: Emniyet'ten 2303, Adalet Bakanlığı'ndan 418, YÖK'ten 302, Diyanet'ten 551...
7/4/2017 - Utanç bilançosu: Yılın ilk altı ayında en az 906 işçi hayatını kaybetti...
6/23/2017 - Altan kardeşler ve Ilıcak'ın görüşleri nedeniyle 'darbecilik'le suçlandığı davada tahliye yok!...
6/23/2017 - Article 19 bilirkişi raporu: Altanlar'a yönelik suçlamalar asılsız, müebbet istemi orantısız...
6/21/2017 - Gülen yapılanmasına yönelik soruşturma kapsamında yargılanan gazeteci yazar Mehmet Altan: Darbeden haberdar değildim ...
Bütün başlıklar için tıklayınız