AP Başkan Yardımcısı: Paralel tez, komplo teorisi
AP’nin insan hakları ve demokrasiden sorumlu Başkan Yardımcısı Lamsdorff, AKP’nin 17 Aralık yolsuzluk soruşturması sonrası ortaya attığı “paralel yapı” iddiaları için “Güvenilir bulmuyorum. Bunların Brüksel’de kabul görmediğini düşünüyorum. Brüksel’deki birçok kişi için paralel devlet tezi bir komplo teorisi.” dedi.
Avrupa Parlamentosu Başkan Yardımcısı Alexander Graf Lamsdorff, AKP iktidarının ‘paralel devlet’ tezinin Brüksel’de kabul görmediğini söyledi. AP’nin insan hakları ve demokrasiden sorumlu başkan yardımcısı Lambsdorff, Brüksel’de birçok kişi için paralel tezin komplo teorisi olduğunu vurguladı. Zaman Brüksel Temsilcisi Selçuk Gültaşlı’nın Samanyolu Haber’de yayınlanan Avrupa Masası programında misafir ettiği Alman Liberal siyasetçi, “Paralel devlet iddialarını pek güvenilir bulmuyorum. Bunların Brüksel’de kabul görmediğini düşünüyorum. Brüksel’deki birçok kişi için paralel devlet tezi bir komplo teorisi.” dedi.
Aynı zamanda Liberal Grubun gölge Türkiye raportörü ve Türkiye-AB Karma Parlamento Komisyonu üyesi olan Lambsdorff, iktidarın AP’nin Türkiye’deki gelişmeleri anlayamadığı yönündeki eleştirilerine de cevap verdi. Türkiye’yi gayet iyi ve yakından takip ettiklerini söyleyen Alman siyasetçi, ‘Bizim Türkçe okuyan, Türkçe konuşan, düzenli ziyaretlerle Türkiye’yi anlayan, orada ailesi olan insanlarımız var. Bunların hiçbiri evet hiçbiri gerçekten bir paralel yapının olduğuna inanmıyor. Evet bir zamanlar Türkiye’de paralel devlet vardı. Bunu unutmamalıyız. Bu da orduydu. AKP hükümetinin, Türk halkı ve Türkiye için başardığı bir şey varsa o da orduyu ait olduğu yere, barakalarına geri göndermektir. Fakat şimdi sadece karşısında mücadele edecek birinin olması için yeni bir paralel devlet türetmeye çalışmamalı. Bu hakikaten inandırıcı değil.” yorumunu yaptı.
KARACA’NIN TUTUKLULUĞU ASLA KABUL EDİLEMEZ
Samanyolu Yayın Grubu Başkanı Hidayet Karaca’nın 80 gündür terör örgütü yöneticiliğinden hapiste bulunduğu hatırlatılan Lambsdorff, “Bu asla kabul edilemez.” dedi. Esprili bir şekilde Hizmet mensubu olmadığını ifade eden Alman siyasetçi, “Biliyorsun ben Hizmet Hareketi’nin üyesi değilim. Müslüman bile değilken böyle bir üyelik tuhaf olurdu tabii. Fakat Hizmet’in yasal kuruluşları var. Yasal medya kurumları, okulları var. Bank Asya da mesela bu hareketle bağlantılı. Bunlar kanuni teşekküller ve hangi hareketle ilişkili olmalarına bakılmaksızın yasal olarak muamele edilmeliler. Medyaya gelirsek yine aynı şey geçerli. Siz bir medya kuruluşuna ve bir medya kuruluşunun patronuna, hükümet olarak hoşunuza gitmeyen şeyler yazıyorlar diye bir serseri gibi, bir suçlu gibi muamele edemezsiniz. Bu kesinlikle kabul edilemez.” dedi.
Davutoğlu hükümetini başarısız bulduğunu ifade eden Lambsdorff, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Davutoğlu arasındaki hiyerarşiyi Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile Rusya Başbakanı Dimitri Medvedev arasındaki ilişkiye benzetti. İktidar yanlısı medyada Fethullah Gülen’in Alman diktatörü Adolf Hitler’e benzetilmesine de tepki gösteren Lambsdorff, söz konusu haberler için ‘çok ucuz ve münasebetsiz mukayese’ değerlendirmesi yaptı.
Zaman, 04.03.2015
|
