Avrupa Birliği > Kıbrıs'ın AB dönem başkanlığı başladı

Kıbrıs'ın AB dönem başkanlığı başladı
Kıbrıs Cumhuriyeti, 2004 yılında üye olduğu Avrupa Birliği'nde dönem başkanlığı görevini devraldı.

Kıbrıs'ın AB dönem başkanlığının yaşadığı mali kriz ve Türkiye ile arasında süre gelen gerginlik nedeniyle zor geçeceği düşünülüyor.

Kıbrıs Cumhurbaşkanı Dimitris Hristofias yönetimde olacakları altı aylık dönem boyuncai önceliklerinin 2014-2020 AB bütçesi konusunda bir anlaşma sağlamak olacağını söyledi.

Kıbrıs hükümeti, geçen hafta bankalarının batmaktan kurtarılması için Euro bölgesinden yardım talebinde bulunmuştu.

Borç krizi sırasında zor durumda olan ülkelere verilen beşinci paket olması beklenen Kıbrıs kurtarma paketinin, 10 milyar euro değerinde olacağı tahmin ediliyor.

Kurtarma paketini verecek olan kurumların temsilcileri, bugün Kıbrıs'ta ülke ekonomisinin ihtiyaçlarını incelemeye başlayacak.

Avrupa Birliği bünyesinde kurtarma paketleri ile ilgili kararları Avrupa Komisyonu, Avrupa Merkez Bankası ve IMF birlikte alıyor.

Kıbrıs'ın verilecek yardımın büyük bir bölümünün, adadaki ikinci büyük banka olan Kıbrıs Halk Bankası'na gideceği düşünülüyor.

Banka, Yunanistan'ın borç krizinden önemli oranda etkilenmişti.

Kıbrıs Bankası da kurtarma paketinden payını alacak.

Avrupa Komisyonu internet sitesinde bir açıklama yayımlayan ülkenin Komünist Cumhurbaşkanı Dimitris Hristofias, ''Şu anda tüm istediğimiz gelecek nesillere daha iyi bir Avrupa bırakabilmek'' dedi.

Cumhurbaşkanı Hristofias, ''Kıbrıs'ın Avrupa için bir umut yaratmaya çalışacağını" da söyledi.

Hristofias ayrıca, Kıbrıs'ın AB için uzun vadeli bir bütçe oluşturmak için de elinden geleni yapacağını bildirdi.

Pazarlıklarda en önemli rolü Avrupa Konseyi Başkanı Herman Van Rompuy oynayacak.

Avrupa Komisyonu Başkanı, 2009'da imzalanan Lizbon anlaşmasından bu yana, daha önce altı ayda bir el değiştiren Avrupa Birliği dönem başkanlığının sahip olduğu birçok yetkiyi üzerine aldı.

Kıbrıs Cumhuriyeti, dönem başkanlığı sırasında ayrıca Avrupa Ortak Sığınma Sistemi'ni başlatmayı planlıyor.

Türkiye'nin boykotu

Kıbrıs Cumhuriyeti'ni tanımayan Türkiye, gelecek 6 ay süresince AB ile olan ilişkilerini Avrupa Komisyonu üzerinden yürütmek istiyor.

Uzmanlar uzun süredir askıda olan Türkiye'nin Avrupa Birliği giriş sürecinde Kıbrıs'ın başkanlığı döneminde bir ilerleme kaydedilemeyeceği görüşünde.

Türkiye 13 müzakere başlığı açtı ancak bunlardan sadece birini, bilim ve araştırma konulu başlığı kapatabildi.

Son iki yıldaysa, yeni bir müzakere başlığı açılmadı.

Türkiye'nin AB'ye giriş sürecinde 18 başlık da dondurulmuş şekilde bekliyor.

Bunlardan sekizini, Avrupa Birliği, Türkiye'nin limanlarını Kıbrıs Cumhuriyeti gemilerine açmayı reddetmesi nedeniyle dondurdu.

On başlık ise, Kıbrıs ve Fransa tarafından donduruldu.

Bu yıl Türkiye ile Kıbrıs Cumhuriyeti arasındaki gerginlik, adası çevresindeki petrol ve doğal gaz arama çalışmaları nedeniyle tırmandı.

İki taraf ada çevresindeki egemenlik hakları konusunda anlaşmaya varamıyor.

Konsey geçen Aralık ayında Türkiye'nin Kıbrıs sorununa yaklaşımını eleştirmişti.

Avrupa Konseyi yayımladığı açıklamada ''Türkiye'nin, tüm baskılara rağmen, Kıbrıs gemilerine limanlarını açmasını öngören ek protokolü kabul etmemesinden üzüntü duyduğunu'' kaydetmişti.

BBCTurkish.com, 02.07.2012

Rumlar AB'nin yeni başkanı

Kriz nedeniyle AB destek mekanizmasına başvuran Güney Kıbrıs Rum yönetimi AB'ye 6 ay süreyle başkanlık yapacak
Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY), ekonomik kriz nedeniyle destek mekanizmasına başvurduğu AB'ye 6 ay başkanlık edecek. Siyasi ve ekonomik istikrarsızlıkla boğuşan Rumlar, dönem başkanlıkları süresince AB'nin denetimi altında olacak.
GKRY, 1 Mayıs 2004'te girdiği Avrupa Birliği'nde ilk kez, 1 Temmuz Pazar gününden itibaren altı aylık süre için AB dönem başkanlığını üstlenecek. Rum yönetimi, bir yandan dönem başkanlığını üstlenirken bir yandan da kötü ekonomik durumu nedeniyle AB destek mekanizmasının denetimi altında olacak.
Rum tarafının, hem destek mekanizmasının denetimi altında olup hem dönem başkanlığı yapacak olması hem de Türkiye'yle ilişkileri nedeniyle objektif bir dönem başkanlığı yapıp yapamayacağı çeşitli çevrelerce sorgulanıyor. Rum yönetiminin başkanlık edeceği üyelerin denetimi altında bir başkanlık yürütecek olması da AB tarihinde bir ilk olacak.
Kıbrıs Rum yönetimi, ekonomik kriz yanında, siyasi krizle de boğuşuyor. Rum tarafında 11 Temmuz 2011'de Mari'de askeri üste meydana gelen, 13 kişinin ölmesi ve onlarca kişinin yaralanmasına neden olan cephanelik patlaması ve devamında elektrik santralının devre dışı kalması, ekonomik krizi derinleştirirken, beraberinde siyasi krizi de getirdi ve Rum yönetimi lideri Dimitris Hristofyas'a karşı tepkiler arttı.
Öte yandan, Rum tarafı, dönem başkanlığını Kıbrıs'ta AB toprağı olmayan bir mekanda kutlayacak.
Rumlar, AB Dönem Başkanlığı açılış törenini, İngiliz Üsler Bölgesi'nde bulunan, Kurio Antik Tiyatrosu'nda düzenleyecek. Kıbrıs'taki İngiliz Üsler Bölgesi, AB müktesebatı dışında yer alıyor.

''AB buymuş''
KKTC Dışişleri Bakanı Hüseyin Özgürgün, Kıbrıs Rum AB dönem başkanlığıyla ilgili AB'nin yaptığı yanlışlara işaret ederek, "Adam batmış, kediye ciğeri de teslim edersiniz, demek ki AB buymuş" diye konuştu. Rumların dönem başkanlığı süresinde, Avrupalıların Kıbrıs'a ilgisinin artmasıyla, Kıbrıs sorununun çözümü konusunda bir şeyin değişmeyeceğini kaydeden Özgürgün, AB'nin, üyesi olan Rum tarafına baskı yapacak mekanizması ve isteğinin olmadığını, bunu geçmişte gördüklerini söyledi.

AB'nin Rumların borçlarıyla başı dertte
AB dönem başkanlığını 1 Temmuz'da üstlenecek Kıbrıs Rum Kesimi,  ciddi bir borç sorunuyla mücadele ediyor.
Yunanistan'da süregelen borç krizinden ciddi biçimde etkilenen Kıbrıs Rum Kesimi'nin kültürel ve ekonomik anlamda Atina ile son derece yakın ilişkileri bulunuyor.

Bankacılık sektörünün Yunanistan'a yaptığı yüklü yatırımlar nedeniyle sıkıntılı günler yaşayan ve Yunan devlet tahvillerinden uğradığı zararın altından kalkamayan Kıbrıs Rum Kesimi'nde hükümet, hafta başında mali yardım için Avrupa Finansal İstikrar Fonu'na (EFSF) resmen başvurdu.

AB'ye 2004, Avro Bölgesi'ne ise 2008 yılında üye olan Kıbrıs Rum Yönetimi, Yunanistan, İrlanda, Portekiz ve İspanya'nın ardından Avrupa Birliği'nden finansal yardım talebinde bulunan beşinci ülke oldu.
Kendisi de ciddi borç sorunuyla mücadele eden bir ülke olarak AB dönem başkanlığında Avro Bölgesi'nde süregelen borç krizine çözüm üretmekte yetersiz kalacağı yönünde eleştiriler alan Güney Kıbrıs, söylentileri doğrularcasına hafta ortasında da Uluslararası Para Fonu'ndan (IMF) finansal yardım talep etti.
IMF verilerine göre, geçen yıl yüzde 0,5 oranında büyüyen Güney Kıbrıs ekonomisinin bu yıl yüzde 1,1 daralacağı öngörülürken, enflasyonun bu yıl yüzde 3,5'ten yüzde 3,4'e gerilemesi, işsizlik oranının da yüzde 7,8'den yüzde 9,8'e yükselmesi bekleniyor.

haberturk.com, 30.06.2012

Konu ile ilgili sayfalar...
3/31/2017 - Avrupa Birliği Brexit stratejisini açıkladı...
3/28/2017 - Gürcüler vizesiz Avrupa'da ...
3/25/2017 - AB'nin 60'ıncı doğum günü ...
3/11/2017 - AB Komisyonu'nun Genişlemeden Sorumlu Üyesi Hahn: Türkiye’ye bazı mali yardımlar durduruldu ...
3/1/2017 - Avrupa Konseyi: Türkiye otokrasiye sürükleniyor ...
Bütün başlıklar için tıklayınız