Slovenya'nın eski başbakanı olan Peterle, bütün siyasî partilere, sivil toplum örgütlerine ve ilgili taraflara şöyle seslendi: "Seçimlerden sonra modern, sivil, temel hak ve hürriyetleri merkezine alan anayasa için işbirliği yapılmalı."
AB, yakından takip ettiği seçimlerin ardından kurulacak hükümetin AB reformlarını canlandırarak, uzun süredir el sürülmeyen birçok alanda ilerleme sağlamasını talep ediyor. AB Komisyonu, ilk defa 1998'de yayınladığı Türkiye raporundan bu yana her yıl istikrarlı bir şekilde anayasanın AB standartlarına uyumlu hale getirilmesinin elzem olduğuna işaret ediyor. AB'nin en temel beklentisini seçimlerden sonra Türkiye'nin bütün kesimlerinin katıldığı yeni, demokratik bir anayasa oluşturuyor. AB yetkilileri anayasa sürecinin hem muhteva hem de süreç olarak Brüksel'de yakından takip edileceğini vurguluyor. Brüksel'deki Türk basın mensuplarına gönderdiği "Sadece bir Türkiye ve bir AB var" başlıklı makalesinde Peterle, "Türkiye'nin modern, fert merkezli, etnik, dinî ve kültürel kimliklerden bağımsız her vatandaşın temel hak ve hürriyetlerini teminat altına alan anayasa yapabileceğini umuyorum." dedi. Seçim sonuçları ne olursa olsun bütün siyasi partilerin ve sosyal katmanların mümkün olan en geniş mutabakatla yeni anayasa yapma "fırsatını" değerlendirmelerini talep eden Peterle, siyasi reformların başarısı için en iyi platformun demokratik ve sivil anayasa olacağını vurguladı. Peterle, AB sürecinin de olumlu etkisiyle Türkiye'nin son yıllarda büyük ilerleme kaydettiğini ve bir taraftan ekonomisini geliştirirken diğer yandan bölgesindeki siyasi rolünü güçlendirdiğini dile getirdi. AP Türkiye Dostluk Grubu'nun 76 üyesi bulunuyor.
Zaman, 11.06.2011
