Financial Times gazetesi Avrupa Birliği'nin dış politikada etkin olamamasının nedenlerini sorgularken, Türkiye ile nıyor.
Makalenin altında imzası bulunan David Gardner, Lizbon anlaşmasının yürürlüğe girmesinin üzerinden neredeyse bir yıl geçtiğini, ama birliğin kendini küresel bir güç olarak öne sürmekte zorlandığını aktarıyor.
''Neden'' sorusunun yanıtlarının başında birliğin başına ve dış politikasından sorumlu görevlere deneyimsiz ve etkisiz isimlerin getirilmesi var.
Ayrıca Birlik, Başkanı Herman van Rompuy ve Dış Politika Sorumlusu Catherine Ashton için Birleşmiş Milletler'de konuşma yapma hakkı bile edinememiş durumda.
İkinci neden, büyük üyeler Fransa, Almanya ve İngiltere arasında eşgüdümün yeterli olmaması olarak ifade ediliyor.
Bir AB yetkilisine göre hem üye ülkeler arasında; hem de hükümet liderleri ile sistem arasındaki güven erozyona uğradı.
Gardner'a göre 'Türkiye konusunda yaşanan başarısızlık' da en dikkat çekici unsurlardan biri...
Gardner, Türkiye'nin AB'nin kendi çıkarları için yaşamsal olan Balkanlar'dan Orta Doğu'ya uzanan bölgede özgüvenli bir bölgesel güç olarak ortaya çıktığını belirtiyor.
''Fransa, Almanya ve Kıbrıs'ın engellemeleri nedeniyle Avrupa Birliği'nin Türkiye'yle dış politikayı koordine etmesi konusunda çok az çaba harcanıyor'' diyor Gardner.
Birlik yetkilileri ise AB'nin dış politikada daha etkin olması konusunda iyimser. Bir AB yetkilisine göre Komisyonun'un 'para saçarak dünyaya iyilik getirmek' gibi bir misyonu olduğu algılamasından sıyrılması gerek.
"Sağlam bir siyasi strateji ile paranın bir arada kullanılması gerek" diyen yetkiliye göre, bu yönde bir gelişim var.
Akdamar'daki ayin
Financial Times'ın dünya haberleri sayfasında da Türkiye'yle ilgili bir başka haber dikkat çekiyor.
Akdamar kilisesinde neredeyse yüzyıl sonra ilk kez izin verilen Ortodoks ayininin yapılmasını Türkiye'nin ''etnik ve dini azınlıklarıyla sorunlu tarihiyle yavaşça yüzleşmesi'' olarak değerlendiren Financial Times muhabiri, ayinin Türkiye ile Ermenistan arasındaki ilişkileri normalleştirmek isteyen Ankara'nın ''bir iyi niyet jesti'' olduğunu kaydediyor.
Siyasetçilerin milliyetçilerin olası tepkilerinden hala çekindikleri kaydedilen haberde, ama özellikle son dönemde yeni kitap, film ve konferanslarla kimlik konularına ilişkin davranışlarında radikal değişim yaşandığı, çok sayıda Türkün de nüfus cüzdanlarında yazandan daha karışık kökenlere sahip oldukları yönünde bir farkındalık edindikleri kaydediyor.
BBCTurkish.com, 20.09.2010
