Hrıstiyan Demokrat Birlik partisinin (CDU) önde gelen politikacılarından ve aynı zamanda Alman Federal Meclisi Dış İlişkiler Komisyonu Başkanı olan Ruprecht Polenz, Türkiye’nin AB üyeliğini savundu.
Polenz, Frankfurter Rundschau gazetesine verdiği demeçte, partisinin Türkiye'nin AB üyeliğine karşı öne sürdüğü tezlerin inandırıcı olmadığını belirterek, "Bu tezlerin arkasında ağırlıklı olarak dinsel nedenleri, Türkiye'nin Müslüman bir ülke olarak uzak tutulması gerektiği düşüncesini görüyoruz" diye konuştu.
Türkiye’nin AB üyeliği ile ilgili tartışmalarda sık sık öne sürülen “Hrıstiyan Batı kültürü“ kavramını eleştiren Polenz, hiçbir AB anlaşma metninde Hrıstiyanlıkla ilgili kavramların yer almadığına dikkat çekerek, "AB'nin kurucu önderlerinin bu kavramı kimlik belirleyici unsur olarak addetmedikleri açıkça görülüyor“ dedi.
Türkiye'nin getirecekleri
Federal Meclis Dış İlişkiler Komisyonu Başkanı, Türkiye’nin üyeliğiyle, AB’nin enerji tedarikini daha güvenli bir biçimde şekillendirebileceğini, ayrıca Karadeniz, Kafkaslar ve Ortadoğu’nun istikrarına katkı olanaklarının iyileşeceğini ifade etti. Brüksel ile yürütülen üyelik müzakerelerinin Ankara için gerekli reformları yapmak adına bir motivasyon olduğunu kaydeden Polenz, müzakere sürecinin ülkeyi İslamcılık ya da milliyetçililiğe doğru kaymaktan koruyacağını da belirtti.
AB’nin en büyük üyesi olarak Almanya’nın, Türkiye'yi AB’ye yaklaştırma konusunda özel bir sorumluluk taşıdığını da vurgulayan Polenz, geçtiğimiz haftalarda da Frankfurter Allgemeine Sonntagszeitung'a benzer bir açıklama yapmıştı. Türkiye’nin yerinin AB olduğunu vurgulayan Polenz, “Türkiye’nin üyeliği yoluyla Avrupa’nın kültür çatışması istemediğini, bizim insan hakları ve hukuk devleti anlayışımızın İslam ile çelişmediğini gösterebiliriz’ diye konuşmuştu.
dw-world.de, 01.06.2010
