AİHM > AİHM'nin sorduğu JİTEM'in 8 çuval belgesi adlî emanette

AİHM'nin sorduğu JİTEM'in 8 çuval belgesi adlî emanette
Avrupa İnsan Hakları Mahkeme-si'nde (AİHM) görülen bir dava kapsamında Türkiye'den istenen savunma yazısında 'JİTEM'e ne oldu?' diye soruldu.
 

Bu örgütün, şimdiye kadar neden etkili bir şekilde soruşturulmadığının da açıklanması istendi. JİTEM'in varlığı daha çok açıklamalarla gündeme gelse de Ergenekon sanığı Arif Doğan'ın Çavuşbaşı'ndaki deposunda ele geçirilen JİTEM'e ilişkin 8 çuval belge, ses ve video kasetleri adli emanette tutuluyor. İkinci Ergenekon iddianamesinde içeriklerinden bahsedilmeden ipuçları ile belirtilen bu belgeler 'devlet sırrı' kapsamına alındı. Ek klasörlerde bu belgelere ilişkin 52 sayfalık liste bulunuyor. Listede yer alan doküman isimlerine göre JİTEM'in nasıl kurulduğu, hangi personellerin görev yaptığı, faaliyetleri, sorgulama görüntüleri ve gerçekleştirilen infazlara ilişkin bilgiler yer alıyor. Doğan'a ait depoda ele geçirilen evrakın birçoğu, bulundurmanın suç teşkil ettiği resmî belgelerden oluşuyor.

Dokümanlar genel olarak 1987-1991 tarihleri arası ile 1993 ve 1997 yıllarına ait. Dokümanların daha çok Jandarma İstihbarat Grup Komutanlığı bünyesindeki çalışmalarla ilgili ve neredeyse tamamı 'Gizli' ibareli belgelerden oluştuğunu belirten savcı "1989-1991 yılları arasına ait bazı resmi yazılarda JİTEM adının kullanıldığının tespit edildiği" ifadelerini kullanıyor. Evrakların içeriğine ilişkin yapılan incelemede savcı bir dokümana özellikle dikkat çekerek örgütün bölge birimlerinin, kadrolarının detaylıca anlatıldığını vurguluyor. Bu belgelerden JİTEM'in nasıl kurulduğu ve kuruluş aşamasında kimlerin görev yaptığının açıkça belirtildiği anlaşılıyor.

Savcının elinde, 1988'de grup ve timlerin isimlerinin Jandarma İstihbarat Terörle Mücadele olarak değiştirildiği, Ankara'daki Gruplar Komutanlığı'nın kuruluşunda yer alan Diyarbakır Jandarma İstihbarat Grup Komutanlığı'nın 1988 itibarıyla Jandarma Asayiş Bölge Komutanlığı'nın hareket emrine verildiğini gösterir belgeler de var.

İddianamedeki bazı JİTEM belgeleri

1 No'lu torbanın 9. klasöründe, 'Gizli faaliyetler' başlığı altında JİTEM'in Hizbullah ile ilişkisi belgeleniyor.

11 No'lu klasörde, 3 Mart 1988 tarihli Ankara İstihbarat Grup Komutanlığı'na yazılmış Cem Ersever imzalı formda, haber elemanları için kamuflaj maksadıyla boş TC nüfus cüzdanı temin edilmesi talep ediliyor.

17 No'lu klasörde, 'PKK'ya karşı güç kullanmadaki kapalı yöntem' başlıklı dokümanda 'PKK'nın etkin propagandasına maruz kalan yerleşim alanlarında yöre halkının antipatisini kazandıracak hareketleri deşifre olmadan uygun dozda yapma' ifadesi bulunuyor.

Zaman, 07.04.2011

AİHM Türkiye'ye sordu: JİTEM'i neden araştırmadınız?

AİHM, görülen bir dava sırasında JİTEM'i masaya yatırdı. '22 yıldır neden soruşturma açmadınız, JİTEM'i neden araştırmadınız?' diye Türkiye'den savunma istedi.

 Şırnak'ta, dönemin JİTEM komutanı Arif Doğan'ın emriyle kurşuna dizildiği iddia edilen 3 köylüyle ilgili soruşturma AİHM'ye taşındı. Sabah gazetsinden Özgür Cebe’nin haberine göre AİHM, Türkiye'den, "Suçlanan askerler hakkında 22 yıldır neden soruşturma açmadınız, JİTEM'i neden araştırmadınız?" diye savunma istedi.

İddiaya göre; Şırnak'ın İdil ilçesinde, 1989'un eylül ayında, özel otomobilleriyle seyir halinde olan Hasan Utanç, Hasan Caner ve Tahsin Sevim JİTEM elemanlarınca durdurulup sorgulandı.

Elleri ve gözleri bağlanan 3 köylünün cesedi, 2 gün sonra bir köy muhtarının ihbarı sonucu yol kenarında bulundu. Her üçünün de başlarından vurularak infaz edildiği belirlendi. Soruşturmayı yürüten dönemin İdil Cumhuriyet Savcılığı, dönemin Silopi İstihbarat Grup Komutanı Albay Arif Doğan, jandarma subayları Sinan Yaşar, Şaban Bayram ve Ahmet Cem Ersever'in de olayın faili olarak geçtiği bir fezleke hazırlayarak dönemin Diyarbakır DGM Başsavcılığı'na gönderdi.

DGM Başsavcılığı, olaydan 10 yıl sonra, 1999'da, 14 PKK itirafçısı hakkında dava açtı.
Tetikçilere emir ve talimat verdikleri ileri sürülen Arif Doğan, Ahmet Cem Ersever, Şaban Bayram ve Sinan Yaşar hakkında da dava açılması için Genelkurmay Başkanlığı Adli Müşavirliğinden soruşturma izni istendi. Genelkurmay, adı geçen askerlerle ilgili soruşturma yaptıklarını belirterek izin vermedi.

DAVA NEDEN UZADI?
Ölenlerin yakınlarının avukatı Tahir Elçi, geçen yıl, emekli Albay Arif Doğan'ın Ergenekon soruşturması kapsamında tutuklanmasının ardından İstanbul'daki Özel Yetkili Savcılığa başvurdu. Elçi, ölümlerden sorumlu olduğu gerekçesiyle Doğan hakkında suç duyurusunda bulundu. Elçi aynı anda Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne (AİHM) de başvurarak, etkin soruşturma yapılmadığını öne sürdü. Dosyayı inceleyen AİHM, davayı öncelikli olarak gündeme aldı, Dışişleri Bakanlığı'ndan ayrıntılı bir savunma istedi.

AİHM'nin bakanlığa gönderdiği yazıda, faillerin bugüne kadar neden açığa çıkarılmadığı, Jİ- TEM olarak bilinen hukuk dışı bir yapıdan söz edilmesine rağmen neden üzerine gidilmediği, adı geçen askerler hakkında neden soruşturma yürütülmediği soruldu. Mahkeme, Genelkurmay'ın 'Biz de soruşturuyoruz' yanıtına rağmen, adı geçen asker kişiler hakkında neden hukuksal bir sürecin başlatılmadığı sorusuna cevap istendi. 14 itirafçının yargılandığı davanın neden yıllarca mahkemeler arasında dolaştığına, dava sürecinin ne amaçla bu kadar uzatıldığına dair bilgilerin de kendilerine verilmesini talep etti.

EK SÜRE ALINDI
AİHM; olayın üzerinden 22 yıl geçmiş olmasına rağmen bugüne kadar neden etkili bir soruşturma yürütülmediğini, Türkiye'nin de taraf olduğu AİHS'nin 2. maddesindeki yaşam hakkının ihlal edilip edilmediğini, hukuk dışı faaliyetleriyle anılan JİTEM adlı birimin açığa çıkarılması için yeterince soruşturma yapılıp yapılmadığını sordu.

Mahkeme, en geç 24 Mart'a kadar Dışişleri Bakanlığı'nca kendilerine savunma verilmesini istedi. Dışişleri Bakanlığı da mahkemenin istediği bilgileri hazırlamak için dava süreçlerine ilişkin tüm bilgi ve belgeleri ilgili mahkemelerden talep etti. Ancak 24 Mart'a kadar savunma dosyası tamamlanamadı. Türkiye, savunma hazırlamak için 1 aylık ek süre talep etti. Savunmanın bu süre içinde gönderilmesi bekleniyor. Elçi'nin İstanbul'daki özel yetkili savcılığa yaptığı başvurusunun gönderildiği Diyarbakır Özel Yetkili Cumhuriyet Savcılığı ise, ölen Ahmet Cem Ersever dışındaki diğer 3 asker hakkında soruşturma başlattı.

Radikal, 06.04.2011

Konu ile ilgili sayfalar...
6/22/2017 - AİHM, Türkiye’yi ‘cemevlerine ayrımcılık’tan tazminata mahkum etti...
6/12/2017 - AİHM'den KHK kararı: OHAL Komisyonu'na başvurun ...
5/31/2017 - AİHM basın özgürlüğü ve gazetecilerle ilgili başvuruları öncelikli olarak işleme koyacak ...
4/6/2017 - AİHM, AKP iktidarı boyunca Türkiye'yi 270 milyon liralık tazminata mahkûm etti! ...
3/14/2017 - Tutuklu gazetecilerin umudu AİHM ...
Bütün başlıklar için tıklayınız