Dünya

 Dünya'dan Başlıklar 

 Dünya > Dünya'dan Başlıklar > Paris suikastı: Zanlı Ömer Güney'e cinayet suçlaması

Paris suikastı: Zanlı Ömer Güney'e cinayet suçlaması
 
Paris'te nöbetçi hakimliğe götürülen Ömer Güney, PKK kurucularından Sakine Cansız ve iki çalışma arkadaşını tasarlayarak öldürmekle suçlandı.

Paris'in merkezindeki Kürt Enformasyon Merkezi'ndeki saldırıda Sakine Cansız'ın yanısıra Brüksel merkezli Kürdistan Ulusal Kongresi KNK'nın Paris temsilcisi Fidan Doğan ve PKK'nın kadın gruplaşmasının önde gelen isimlerinden Leyla Şaylemez öldürülmüştü.

Nöbetçi hakimliği önüne dün çıkarılan Güney, adli makamlarca "terör örgütüyle bağlantılı olarak cinayet işlemek" ve "suç örgütüne üye olmakla" suçlandı.

Fransız Haber Ajansı, adli makamların, cinayetlerle ilgili soruşturmalarını "PKK'daki örgüt içi çekişme" eksenine oturttuğunu yazıyor.

"Yarım saat öncesini hatırlamaz"

30 yaşındaki Güney'in dün Türkiye'deki bir televizyona açıklama yapan amcası, yeğeninin beynindeki tümör nedeniyle hasta olduğunu söyleyip "Benim yeğenim yarım saat öncesini hatırlamaz." dedi.

Fransız Haber Ajansı AFP'nin haberine göre, adli makamları, Ömer Güney'in cinayetin baş zanlılarından biri olarak görmelerine yol açan durum güvenlik kameralarının kayıtlarında ortaya çıktı.

"İfadedeki çelişki"

Güney'in ifadesinde Kürdistan Enformasyon Merkezi'nden 23:30'da ayrıldığını söylediği, oysa sokak kamerası kayıtlarında binadan 01:00 gibi ayrıldığının belirlendiği AFP'nin akkardığı ayrıntılar arasında.

Yetkilier, Güney'in hesabını vermediği süre içinde cinayetin işlendiği binada olduğu sonucuna varıyor ve suçlamanın temel dellilendirmesini böyle yapıyor.

AFP, Güney'in 2 yıl süreyle PKK üyesi olduğunu yazarken, amcası Zekai Güney, "Biz ailecek kesinlikle PKK'ya sempati duymuş kimseler değiliz." açıklamasında bulundu.

Güney, CNNTürk'teki yayın sırasında "Ağabeyimin, yengemin ve yeğenlerimin can güvenliğinin Türk yetkililerince güvence altına alınmasını istiyorum." dedi.

9 Ocak'ta işlendiği sanılan ancak 10 Ocak sabahı ortaya çıkan cinayetler kurbanların başlarına çok sayıda kurşunun isabet ettirilmesiyle düzenlenmişti.

Olayın duyulmasından kısa bir süre sonra, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan cinayetin "örgüt içi hesaplaşma" olabileceğini söyledi.

Cansız, Doğan ve Leyla Şaylemez'ın cenazeleri perşembe günü Diyarbakır'da on binlerce kişinin katılımıyla yapılan töreninin ardından memleketlerinde toprağa verildi.

BBCTurkish.com, 22.01.2013

İşte Paris suikastının tutuklusu
Fransa’nın başkenti Paris’te 9 Ocak’ta üç PKK’lı kadının öldürülmesiyle ilgili soruşturma kapsamında tutuklanan kişinin kimliği yavaş yavaş belli oluyor. Dün Fransız basınında paltosunda barut izi bulunduğu belirtilen ve bugün tutuklanan kişinin isminin Ömer Güney olduğu açıklandı.

Hürriyet'e konuşan Fransa Kürt Dernekleri Federasyonu Başkanı Mehmet Ülker tutuklanan kişinin 1982 doğumlu Sivaslı Ömer Güney olduğunu söyledi.

Bugün erken saatlerde tutuklandığı bildirilen Güney'in Türkiye'de sabıka kaydı bulunmuyor.

"TERÖR ÖRGÜTÜYLE BAĞLANTILI CİNAYET"
Tutuklamanın ardından Fransız Savcılığı’ndan yapılan açıklamada Güney’in “bir terör örgütü ile bağlantılı olarak cinayet işlemekten” sorgulamasının devamına ve hakkında “terör örgütü ile bağlantılı olarak cinayet” iddiasıyla da soruşturma açılmasına karar verildiği ifade edildi.

Güney tutuklanırken, yine olayla ilgili geçtiğimiz hafta gözaltına alınan diğer kişi serbest bırakıldı. Bu kişinin de Muş’un Varto ilçesinden Yüksel A. olduğu öğrenildi.

Paris Cumhuriyet Savcısı François Molins, bu akşam yerel saatle 17.00'de (TSİ 18.00) soruşturmayı yürüten iki anti-terör biriminin başkanı Merkez Adli Polis Müdürü Christian Lothion ve İçişleri Adli Polis Genel Müdürü Christian Flaesh ile birlikte üçlü basın toplantısı düzenleyecek.

Yetkililer dava ile ilgili tüm soru işaretlerine toplantıda yanıt verileceğini duyurdu.

FRANSIZ BASININDA İLGİNÇ DETAYLAR
Fransa’nın önde gelen gazetelerinden Journal du Dimanche, dün “İki şüpheli Kürt ve bir DNA” başlıklı bir haber yayımladı. Habere göre cinayetlerin işlendiği dairede bulunan bir boş kovanda, öldürülen üç kadına ait olmayan bir DNA izine rastlandı.

Haberde, bulunan DNA’nın, Fransa ve diğer ülkelerin polis teşkilatlarının DNA arşivindeki örneklerle kıyaslanacağı belirtildi. Ancak “eksik” diye tanımlanan numunenin durumunun, kapsamlı bir analize izin vermediği ifade edildi.

20minutes gazetesi de bu DNA’nın kime ait olduğunun gözaltılar sona ermeden açıklanmayacağını bildirdi. Gazeteye konuşan soruşturmaya yakın bir kaynak, zanlılardan birinin paltosunun kolunda barut izi bulunduğunu da aktardı.

Hürriyet, 21.01.2013

Savcı PKK ile bağlantılı cinayetten soruşturma açtı
Fransa'nın başkenti Paris'te PKK'lı üç kadının suikastı ile ilgili sürdürülen soruşturma kapsamında gözaltına alınan iki şüpheliden biri serbest bırakıldı. Diğerinin ise cinayet suçlamasıyla tutuklandığı belirtild.

Fransa'da 9 Ocak'ta üç PKK'lı kadının öldürülmesinin ardından başlatılan soruşturma kapsamında, geçtiğimiz Perşembe gözaltına alınanlardan birinin serbest bırakıldı, diğeri ise cinayet suçlamasıyla tutuklandı.

Fransız savcılığı, isminin Ömer olduğunu doğruladığı zanlının, “bir terör örgütü ile bağlantılı olarak cinayet işlemekten” sorgulamasının devamına ve “terör örgütü ile bağlantılı olarak cinayet” iddiasıyla da soruşturma açılmasına karar verdi. Zanlının soyadı henüz açıklanmadı.

Davayla ilgili tüm detayların bugün 17.00'de yapılacak basın toplantısıyla duyrulacağı belirtildi.

Hürriyet'e konuşan Fransa Kürt Dernekleri Federasyonu Başkanı Mehmet Ülker de tutuklananan kişinin Sivaslı olduğunu belirterek, "İsminin de 'Ömer' olduğunu biliyorum. 'Ömer' diyorlar, buralara gelir giderdi" dedi.

Barut izi bulundu

Kürdistan Enformasyon Merkezi’nde 3 kadının öldürülmesiyle ilgili gözaltına aldığı iki şüpheliden birinin paltosunda barut izine rastladı. 1982 doğumlu bu kişinin, Mart 2012’de Eyfel Kulesi’nde “Öcalan’a özgürlük” eylemine de katıldığı belirlendi. Fransız polisi, boş kovanlardan birinde,3 kadına ait olmayan bir DNA buldu. Bu arada aynı kişinin psikolojik durumu hakkında da şüphelerin olduğu belirtiliyor. Gazeteye konuşan kaynaklara göre, bu kişi kadınlardan hazzetmiyor.

PKK’lı Sakine Cansız, Leyla Söylemez ve Fidan Doğan’ın Kürdistan Enformasyon Merkezi’nde güpegündüz öldürüldüğü olayla ilgili perşembe iki kişiyi gözaltına alan Fransız polisi, aradığı ilk unsurları buldu. Bunlardan biri, boş kovanlardaki DNA, diğeri ise şüphelilerden birinin paltosundaki barut izi oldu.

Journal du Dimanche gazetesi dün “İki şüpheli Kürt ve bir DNA” başlıklı bir haber yayımladı. Habere göre cinayetlerin işlendiği dairede bulunan bir boş kovanda, öldürülen 3 kadına ait olmayan bir DNA izine rastlandı. Bulunan DNA’nın, Fransa ve diğer ülkelerin polis teşkilatlarının DNA arşivindeki örneklerle kıyaslanacağı belirtildi. Ancak “eksik” diye tanımlanan numunenin durumunun, kapsamlı bir analize izin vermediği ifade edildi. Fransa’da akşam yayınlanan 20minutes gazetesine göre de, bu DNA’nın kime ait olduğu, gözaltılar sona ermeden açıklanmayacak.

SİYAH PALTODAKİ DELİL

Dosyaya yakın bir kaynağın 20 Minutes'e verdiği bilgiye göre, gözaltında olan esas şüphelinin o günü detaylı anlatımında "46 dakikalık bir boşluk var. İfadesinde birçok unsurdan kesin emin. Ama bazı şeyleri söylemekten kaçınıyor.". Gazeteye göre çok sayıda görgü tanığının verdiği ifadeler, bu zanlının anlatımıyla çelişiyor. Bu 46 dakikalık periyot, "Suikastin gerçekleştiği saate denk geliyor olabilir." Üzerinde yapılan aramada, bu zanlının siyah renkli parkasında barut izlerine rastlandı. Bu arada güvenlik kamera görüntülerinde, "binaya elinde çantalarla girip çıktığı görülüyor." Bu durum, Kürdistan Enformasyon Merkezi'nde bir kamera var da o görüntüler mi incelendi, yoksa Paris polisine ait güvenlik kameraları mı söz konusu, bunun yanıtını vermiyor. Ama bir görüntü var. Minutes'e göre bu DNA'nın kime ait olduğu, gözaltılar sona ermeden açıklanmayacak.

KADINLARLA SORUNU VAR

Bu arada aynı kişinin psikolojik durumu hakkında da şüphelerin olduğu belirtiliyor. Gazeteye konuşan kaynaklara göre, bu kişi kadınlardan hazzetmiyor: “Kadınlarla bir sorunu var. Reddedilmeyi kabul edemiyor.” Kaynaklar, olayın örgüt içi bir hesaplaşmanın yanı sıra, bireysel bir aşk skandalı da olabileceği ihtimalin dışlanmadığını belirtiyor.

SİLAH SAYISI BELİRSİZ

Cinayetlerde kaç silah kullanıldığına ilişkin resmi açıklama yapılmadı. Medyada çıkan haberler, üç kurbanın da tek silahla öldürüldüğü iddiasını taşıyordu. Polis kaynaklarına göre bu iddia, suikastlerin gerçekleşme biçimine en uygun senaryoya denk
düşüyor. 

‘ADALETİN MERKEZİ’NDE SORGULANIYORLAR

Paris’teki soruşturma, Fransa’da organize suç örgütlerini araştıran “adli polis” tarafından yürütülüyor. Adli polisin iki ayrı kolu olan Terörle Mücadele Alt Birimi (SDAT) ve Terörle Mücadele Birimi (SAT) tarafından ortaklaşa yürütülen soruşturma gereği, gözaltındaki iki kişi, Paris’te bu tür operasyonların merkezi konumunda bulunan ve herkes tarafından bilinen efsanevi 36, Quai des Orfèvres adresinde sorgulanıyor. Bu adresle aynı adı taşıyan ve başrolünde Gerard Depardieu’nün oynadığı, Paris’in organize ve terör suçlarını konu alan 2004 yapımı film, Türkçe’ye “Adaletin Merkezi” diye çevrilmişti.

Baş şüpheli polise önce kendi gitmiş

Soruşturmaya yakın kaynaklardan edinilen bilgilere göre gözaltındakilerden biri Sivaslı, diğeri Muşlu. Her ikisi de Paris’in Villiers le Bel banliyösünde aynı evde kalıyor. Fransız polisinin, çelişkili ifadeleri nedeniyle baş şüpheli olarak gördüğü 1982 doğumlu Sivaslı olanın, Sakine Cansız’ın bürokratik işlerini takip ettiği ve olay öncesi, saat 11.00’de Cansız’ı Kürdistan Enformasyon Bürosu’na bıraktığı belirtildi. İddiaya göre,  Kürt Dernekleri Federasyonu’nun “olayla ilgisi bilgi sahibi olanlar polise gidip anlatsın” çağrısı üzerine Sivaslı şüpheli de, o gün Cansız’ı bırakmasına ilişkin detayları polise aktarıp, evine dönmüş. Ancak polis, ifadesinde çelişki bulduğu için ev arkadaşıyla birlikte şüpheliyi gözaltına almış. Polisin ‘psikolojik bozukluk’ diye ifade ettiği davranışlarının sara hastalığıyla açıklanabileceği belirtiliyor. Bu şüphelini tutuklanma talebiyle mahkemeye sevk edilmesi bekleniyor.

Hürriyet, 21.01.2013

Paris suikastı: 2 kişi tutuklandı

Fransa'nın başkenti Paris'te PKK kurucularından Sakine Cansız ile iki arkadaşının öldürülmesiyle ilgili olarak iki kişinin gözaltına alındığı belirtiliyor.

Haberi polis kaynaklarına dayandıran AFP, gözaltına alınan iki erkeğin, 39 ve 31 yaşlarında, Türkiye doğumlu Kürt aktivistler olduğunu duyurdu.

Gözaltına alınanlardan birinin; Cansız veya Fidan Doğan'ın şoförü olabileceği söyleniyor.

Bir polis yetkilisi ajansa, tutuklamaların "belirgin ipuçlarına" dayandığını dile getirdi.

Türkiye'nin resmi haber ajansı AA da, zanlıların Paris yakınlarındaki La Courneuve semtinde yaşadığını kaydetti.

Kürdistan Enformasyon Bürosu'nda 10 Ocak günü işlenen cinayetler, Türkiye'de büyük yankı uyandırmıştı.

Hapisteki PKK lideri Abdullah Öcalan ile Türk hükümet yetkilileri arasında Kürt sorununa barışçıl çözüm bulmak için müzakerelerin kapısının aralandığı günlere rastlayan cinayetlerin muhtemel fail veya failleri konusunda çok çeşitli yorumlar yapılıyor.

Cansız, Doğan ve Leyla Söylemez'in cenazeleri dün Diyarbakır'da on binlerce kişinin katılımıyla yapılan anma töreninin ardından bugün memleketlerinde toprağa verildi.

Kartal'dan yalanlama
PKK bağlantılı Kongra Gel örgütünün lideri ve eski milletvekili Remzi Kartal, cinayetlerle ilgili olarak Fransız polisinin ifadesini aldığı haberini yalanladı.
Kartal, Fırat haber ajansına yaptığı açıklamada, Türk medyasında çıkan ve kendisine infaz ekibinin fotoğraflarının gösterildiğini de içeren haberleri yalanlayarak "Fransız yetkilileri ya da polisle iddia edildiği üzere herhangi bir görüşmem olmamıştır. Bana herhangi bir şey de gösterilmemiştir” dedi.
Kartal, "Katliamın ertesinde Paris’te olduğum süreçte polis kaynaklarından gayri resmi olarak üç kişinin üzerinde durulduğu duyumunu aldık. Fransız polisi çok ketum ve herhangi bir bilgi vermiyor” diye konuştu.
 
BBCTurkish.com, 18.01.2013

Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.