Dünya

 Dünya'dan Başlıklar 

 Dünya > Dünya'dan Başlıklar > Türkiye’ye kritik ziyaret

Türkiye’ye kritik ziyaret
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in pazartesi günü Türkiye’yi ziyaret edecek. Ziyaret, Suriye sorunu nedeniyle yalpalamaya başlayan ilişkilerin yeniden yörüngeye oturtulması açısından büyük önem taşıyor.

Putin ile Başbakan Recep Tayyip Erdoğan İstanbul’daki Türk-Rus zirvesinde Üst Düzey İşbirliği Konseyi’ne başkanlık edecek, enerji başta pek çok alanda işbirliği projelerini ve bölgesel sorunları ele alacak. Rusya’nın Ankara Büyükelçisi Vladimir İvanovskiy bir gün sürecek çalışma ziyareti sonunda altı anlaşma imzalanmasının beklendiğini açıkladı.

Son 10 yılda büyük gelişme gösteren, hatta “balayı yaşadığı” yorumları yapılan Türk-Rus ilişkileri Suriye’de iç savaşın başlamasından bu yana çatışan çıkarlar nedeniyle önemli bir testten geçiyor. Türkiye Suriye’de Beşar Esad’ın devrilmesi için yürütülen kampanyanın en önünde yer alıyor, Rusya ise Şam’daki rejimin sürmesini sağlayan en önemli dış güç rolünü üstleniyor.

Uçak krizi

Putin'in Türkiye’ye aslında 15 Ekim’de gelmesi planlanmıştı ancak Kremlin 10 Ekim’de aniden ziyaretin ertelendiğini açıkladı. İlginç bir tesadüf, aynı günün akşam saatlerinde Moskova’dan kalkan bir Suriye yolcu uçağı silah taşıdığı gerekçesiyle Türk jetleri tarafından Ankara'ya indirildi. Uçak Suriye'ye ait olsa da Moskova’dan kalkmış olması bazı gözlemciler tarafından “Türkiye’nin Suriye konusundaki direnişini kırabilmek amacıyla Rusya’yı baskı altına alma çabası” olarak yorumlandı. Uçağın indirilmesi Rusya’yı kızdırmasına kızdırdı ama aynı tavrı takınan Türkiye değil de bir başka ülke olsaydı Kremlin kuşkusuz daha sert tepki gösterirdi. Bunun nedenini işbirliğinde gelinen noktada aramak gerekiyor.

Kapsamlı işbirliği

Türkiye ile Rusya’nın son yıllarda attığı adımlar iki ülkeyi birbirine neredeyse bağımlı hale getirdi. Örneğin, ihtiyaç duyduğu doğal gazın yüzde 60’ını Rusya’dan alan Türkiye bu alanda Almanya’dan sonra en büyük müşteri. 20 milyar dolara mal olacak Akkuyu’daki ilk Türk nükleer santralini bir Rus şirketi yapacak. Yılsonunda 35 milyar dolara ulaşması beklenen ikili ticaret hacminin iki yıl sonra 100 milyar dolara ulaşması hedefleniyor. Geçen yıl Türkiye’yi ziyaret eden dört milyon Rus turiste, on binlere ulaşan karma evlilikler eklendiğinde iki ülke arasındaki ilişkilerin ne kadar kapsamlı olduğu ortaya çıkıyor.

Putin’in Türkiye ziyaretiyle ilgili olarak Kremlin’den yapılan dört sayfalık yazılı açıklamada, işbirliği alanları arasında İş Bankası’nın Rusya’da temsilcilik açması ve Rus Sberbank’ın 3,5 milyar dolara Denizbank’ı alması da sayıldı.

“Patriot” öfkesi

İlişkiler o kadar gelişti, karşılıklı bağımlılık o kadar arttı ki, Putin Türkiye’nin Suriye sınırına Patriot füzeleri yerleştirme kararına rağmen İstanbul ziyaretini ertelemedi. Uluslararası ilişkiler uzmanı Stanislav Tarasov, Rusya’nın Sesi Radyosu’na, “NATO'dan alınacak Patriot füzelerinin sınıra konuşlandırılmasıyla krizin çözümü artık kaçınılmaz bir şekilde NATO’nun doğrudan katılımına bağlı olacak” dedi. Sovyetlerin dağılmasından bu yana NATO tarafından kuşatıldığı hissine kapılan Rusya ittifakın şimdi de Suriye sınırına dayanmasından son derece rahatsız. Rus Büyükelçi İvanovskiy de Putin’in füzeler konusunu gündeme getireceğini gizlemedi.

Anahtar Rusya'da

Ankara’nın son hamleleri Moskova’yı kızdırsa da Türkiye Başbakanı Erdoğan, Madrid dönüşü uçakta yaptığı açıklamada Rusya’nın Suriye konusunda “anahtar”ı elinde tutan ülke olduğunu belirterek hem uzlaşıcı bir tutum takındı hem de Rusların gururunu okşayan bir mesaj verdi.

Son sekiz yılda 30’ncusu yapılacak Erdoğan-Putin görüşmesi için belki, “şimdiye kadar olan en kritik görüşme” denilemez ama İstanbul zirvesinin ilişkileri yeniden yörüngeye oturtulması açısından önem taşıdığını belirtmek gerekiyor.

Gerçek şu ki, Türk-Rus ilişkilerinin pamuk ipliğine bağlı olduğu günler geride kaldı. Hatta Rusya’da önemli projeler üstlenen Rönesans İnşaat’ın Yönetim Kurulu Başkanı Erman Ilıcak’ın sözleriyle ilişkiler, boşanmanın olanaksız olduğu “Katolik nikâhına” benzemeye başladı...

dw.de, 02.12.2012


Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.