Dünya

 Dünya'dan Başlıklar 

 Dünya > Dünya'dan Başlıklar > Başarabilecek mi?

Başarabilecek mi?
Annan’ın yerine gelen El İbrahimi, Suriye’de akan kanı durdurabilecek mi? Uzmanlar umutlu değil.

Afganistan, Irak, Sudan, Haiti… Geçtiğimiz yıllarda nerede kriz yaşandıysa El Ahtar El İbrahimi de çözüm için orada bulunuyordu. Bazen BM’nin bazen de Arap Birliği’nin görevlendirmesiyle kriz bölgelerinde görev aldı. Cezayirli siyasetçi, uluslararası alanda en tecrübeli kriz diplomatlarından biri olarak görülüyor. 1 Eylül’den itibaren de BM ve Arap Birliği’nin Suriye özel temsilcisi olarak göreve başladı. Şimdi ondan Kofi Annan’ın yapamadığı şeyi başarması isteniyor: Suriye’de barışı sağlamak.

Berlin merkezli Küresel Kamu Politikası Enstitüsü’nden (GPPI) Thorsten Benner, Annan’ın yaşadığı zorluklara dikkat çekerken, yeni temsilcinin de benzer zorlu koşullarla karşılaşacağını kaydediyor. Benner, bu koşulları şöyle açıklıyor:

“Kofi Annan başarısız oldu, çünkü Suriye konusunda belirleyici olan güç odakları, barışçıl bir çözüm ve Annan’ın altı maddelik planını uygulama konusunda hiç istekli değildi. Burada özellikle söz konusu olan, halkına karşı uyguladığa baskıya son vermek istemeyen Suriye rejimi. Tabii diğer yandan muhalif gruplar da askerî zafer elde konusunda şanslarının olduğunu düşündükleri için müzakere masasına oturmadılar. Güvenlik Konseyi’nde çözümü bloke eden Rusya ve Çin de bir diğer etken.“

‘Misyonu çok daha farklı’

Ortadoğu uzmanı Michael Lüders, Kofi Annan’ın aksine, El İbrahimi’nin misyonunun, Suriye’de bir barış anlaşmasına ulaşmak olmadığı görüşünde. Lüders, şunları kaydediyor:

“Özellikle Batılı devletler ve ayrıca Suudi Arabistan, Katar ve Türkiye de Beşar Esad’ın devrilmesini istiyor. El İbrahimi bunun için ideal bir isim Kofi Annan savaşı yürüten iki taraf yani hükümet ve muhalifler arasında ciddi bir şekilde arabuluculuk yapmaya çabalarken, El İbrahimi böyle bir çabayı göstermeyecektir.“

El İbrahimi’nin dürüst ve dostane biri olduğunu ve analitik bir düşünce yapısına sahip olduğunu kaydeden Lüders, konu siyasi değişim olunca El İbrahimi’nin kısıtlı olasılıkları iyi bildiğini kaydetti. Ortadoğu uzmanı, Lüders, “El İbrahimi’nin askerî bir diktatörlük olan ve uzun yıllar iç savaşın hâkim olduğu Cezayir’de kariyer yaptığını unutmamak gerek” görüşünü dile getirdi.

Güçlü bağlantıları var

78 yaşındaki Cezayirli siyasetçi El İbrahimi’nin Batılı ülkeler ve Arap dünyasıyla ilişkileri de iyi. Arapça avantajının yanı sıra iyi düzeyde İngilizce ve Fransızca bilen El İbrahimi’nin bölgedeki hükümet ve kraliyet aileleriyle yakın ilişkileri var. Hatta damadı Ürdün Kralı Abdullah’ın üvey kardeşi. Ortadoğu uzmanı Benner, bu durumu şöyle değerlendiriyor:

“Bu hem lütuf hem de uğursuzluk. Bir yandan Arapça konuşması ve bölgede iyi bağlantılara sahip olması yararlı olacaktır. Öte yandan bölgede çok güçlü bir geçmişe sahip. Uzun kariyeri boyunca yaptıklarıyla şüphesiz bazı tarafların ayağına basmış olabilir.“

El İbrahimi, 80’li yılların sonunda Lübnan'daki iç savaşın sona erdirilmesi için Arap Birliği'nin özel temsilcisi olarak çaba göstermiş, 1991-1993 yılları arasında Cezayir Dışişleri Bakanı olarak görev yapmıştı. El İbrahimi, ABD’deki 11 Eylül saldırılarından sonra BM Afganistan özel temsilcisi, ABD’nin 2003 yılındaki Irak işgalinden sonra da BM Irak özel temsilcisi görevlerini üstlenmişti.

Bazı gözlemciler, El İbrahimi’nin misyonlarının ender olarak başarılı olduğunu savunuyor. Alman uzman Benner, El İbrahimi’nin 2001 yılındaki Petersberg Konferansı’na Afganistan’da çatışma içinde olan tarafları çağırdığını ancak en büyük etkiye sahip Taliban’ı davet etmediğini anımsatıyor. Benner, El İbrahimi’nin genel olarak misyonlarında ne başarılı ne de başarısız olduğunun söylenebileceğini kaydediyor.

Ortadoğu uzmanı Lüders’e göre de Suriye’de artık diplomatik bir çözüm için süre tükendi. Askerî sonucun belirleyici olacağını vurgulayan uzman, El İbrahimi’nin de bu gerçeği bildiğini kaydediyor.

dw.de, 02.09.2012


Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.