Dünya

 Dünya'dan Başlıklar 

 Dünya > Dünya'dan Başlıklar > Fransa seçimlerinde aşırı adayların şansı

Fransa seçimlerinde aşırı adayların şansı
Gavin Hewitt
BBC News, Avrupa Editörü
 

Bayrak sallayan ve ayaklarıyla tempo tutan bir dinleyici kitlesi karşısında Marine Le Pen kollarını iki yana açarak bağırıyor: "Evet Fransa, öfkeni haykır, ümidini bağır!"

Seçim kampanyasının son toplantısını Paris'teki Zenith salonunda yapan Fransa'nın aşırı sağ Ulusal Cephe partisinin lideri Le Pen, altı bin kişilik kitlenin alkış tufanının tadını çıkarırcasına kürsüde durdu.

Arjantin'in Eva Peron'u gibi Marine Le Pen de kendisini, ihmale uğramış emekçiler için mücadele eden biri olarak takdim ediyor.

"Aristokratlar"a, elit tabakaya karşı olduğunu söylüyor.

"Sarkozy de Hollande da zenginlerin ve güçlülerin çıkarlarının temsilcisi" diyor dinleyicilerine.

Le Pen, partisinin imajını değiştirdi. Hala şiddetle göçmenlik karşıtı politikaları savunuyor; fakat aşırı uçtakilere ve açıktan ırkçılık yapanlara karşı tutum aldı.

Dinleyiciler arasında oturan babası Jean-Marie Le Pen'in eskiden yönettiği partinin tabanını genişletti.

Mesajı basit ama etkili: Göçmenler ve Avrupalı elit tabaka Fransa'nın kimliğini bozuyor.

Destekçilerine "kendi ülkenizde kendinizi ev sahibi gibi hissetmek istiyorsunuz" diyor; onlar da Le Pen'in ne demek istediğini anlıyor.

Konuşmasında göçmenler konusuna sürekli gönderme yapıyor; ama bunu, kimlikle ilgili kaygıları ekonomik kriz ile ilişkilendirerek zekice ele alıyor.

Dinleyicilere, küreselleşme sonucu işlerini kaybettiklerini söylüyor.

Avrupalı elitleri suçlayarak Avrupa hayalinin artık bir kabusa dönüştüğünü ve hayatları mahvettiğini anlatıyor.

Son yapılan kamuoyu yoklamalarından biri Le Pen'in oy oranını yüzde 17'lerde gösteriyordu.

Le Pen, Ocak ayında beklentisini yüzde 20 olarak açıklamıştı; fakat bu rakam şimdi gerçekçi görünmüyor.

2002'deki seçimlerde babası yüzde 16,9 oranında oy alarak ikinci tura katılmaya hak kazanmıştı.

Genç destekçiler

Bu seçim kampanyası aynı zamanda geleceğe yönelik daha geniş bir hareketi inşa etmeyi hedefliyor.

Le Pen'in dinleyicilerinin özelliklerinden biri de genç sayısının fazlalığı.

Bu, Ulusal Cephe toplantılarına katılan geleneksel dinleyicilerden çok farklı bir kesim.

Yine son kamuoyu yoklamalarından biri, gençlik içerisinde Le Pen'in en popüler lider olduğunu gösterdi.

Konuşmasından sonra gençler sahnede etrafını kuşattı.

Ne zaman Nicholas Sarkozy'nin adı geçse dinleyiciler yuhaladılar.

Onun kendilerine ihanet ettiği kanısındalar.

Seçimlerin ikinci turunda Cumhurbaşkanı Sarkozy ile Sosyalist aday Francois Hollande'ın yarışması ve Sarkozy'nin dezavantajlı durumda olması bekleniyor.

Hollande aşırı solun oyunu alabilir; fakat Sarkozy aşırı sağın desteğine bel bağlayamaz.

Sosyalist söylemler

Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ilk turunun parlayan yıldızı, aşırı solun adayı Jean-Luc Melenchon oldu.

Dikkatler ona yöneldi; kamuyou yoklamaları oy oranını yüzde 14-15'lerde gösteriyor; o da büyük kitleler topluyor.

Geçen hafta sonu onu dinlemek için Marsilya sahillerinde 100 bin kişi toplandı.

Melenchon, sosyalist rüyanın romantizmi ile bankerlere ve kapitalizme duyulan bugünkü öfkeyi harmanlıyor.

Kendisini devrimci gelenekten gelen bir olarak tanımlayan Melenchon, sivil ayaklanma çağrısı yapıyor.

O da uluslararası finans merkezlerinin ve AB'nin kucakladığı kemer sıkma politikalarının sıradan halkın yaşamını yıkıma uğrattığına inanıyor.

Asgari, ücreti yükseltip, emeklilik yaşını düşüreceğini söylüyor.

Zenginliğin yeniden dağılımı politikasını desteklediğini çekinmeden ifade ediyor.

350 bin euro'nun üstündeki yıllık gelire yüzde 100 vergi uygulayacağını söylüyor.

Eski sol, komünistler ve ekonomik krize öfkeli bir yeni seçmen kitlesi ona destek veriyor.

Kitleler onun açık sözlülüğünden ve romantik konuşmasından etkileniyor.

Melenchon, bir sol hareket oluşturarak Haziran'daki parlamento seçimlerinde iyi oy almayı ümit ediyor.

Fransa'daki olayların bütün Avrupa için bir ışık tutacağına ve Avrupa çapında oluşturulacak sol hareketin IMF, Avrupa Merkez Bankası ve Brüksel'in söylemlerine karşı söylem geliştireceğine inanıyor.

Melenchon, kendi destekçilerinin ikinci turda Francois Hollande'a oy vereceğini söylüyor.

Sarkozy kampı ise, seçilmesi durumunda Hollande'ın aşırı solun tutsağı haline geleceği uyarısını yapıyor.

Kampanya ve gerçekler

Fransa, harcamalarda kesinti yapılması ve sosyal devlette yapılacak değişiklikler konusunda bir tartışma yürütme havasında değil.

Fransa'nın rakiplerine karşı güç kazanması tartışmaları da yok.

Sarkozy, Fransa'nın Almanya'ya benzetilmesi gerektiği konusunda sessiz kaldı.

Seçimler gerçeklikten kopuk gibi.

Kampanya, Fransız rüyasını kim koruyacak, bütün olumlu yanlarıyla Fransız tarzı yaşamın korunması konusunda kim Fransızları ikna edecek tartışmasına dönüştü.

Aşırı sağla aşırı solu birleştiren konu, Avrupa Birliği'nin emekçilerin yanında olmadığı ve küreselleşmenin kaymağını elitlerin yediği düşüncesi.

İlk turda, bu düşünce oyların yüzde 30'unu çekebilir.

BBCTurkish.com, 19.04.2012


Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.