Gündem
 Gündem > Siyasi Gündem > Erdoğan kendini düzeltti: Kim tarafından yönetileceğine Suriye halkı karar versin
Erdoğan kendini düzeltti: Kim tarafından yönetileceğine Suriye halkı karar versin
İktidarın Suriye politikasındaki değişiklik sinyallerinin bir yenisi Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’dan geldi.
Düne kadar defalarca son derece ağır ifadelerle eleştirdiği Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’ın ‘gitmesi’ gerektiğini savunan Erdoğan bugün kim tarafından yönetileceğine Suriye halkının karar vermesi gerektiğini söyledi.
Suriye politikası ‘Esad’ın gidişi’ üzerine kuruluydu
Erdoğan, başbakanlığı döneminde çatışmaların iç savaşa evrilmesinin ardından Suriye politikasını ‘Esad’ın gidişi’ üzerine kurmuştu. Erdoğan, Esad’a yönelik söylemini giderek sertleştirip her fırsatta iç savaşın son bulması için müzakere sürecinin devlet başkanı Esad’sız yürütülmesi gerektiğini vurguladı.
Erdoğan, 24 Eylül 2015’te beklenmedik bir çıkış yapıp, “Esed’siz bu sürecin olması veya geçiş sürecinde belki Esed’le gidilme gibi bir şey olabilir ama asıl olması gereken muhalefetin, bir defa Esed’le zaten bir Suriye geleceğini kimse görmüyor” demiş, ancak ertesi gün Esad’ın koltuğu bırakması gerektiğini, Suriye’nin kurtuluşunun Esad’la mümkün olmadığını savunarak şöyle devam etmişti: “Esed, eğer zerre kadar Suriye’ye sevgisi varsa, zerre kadar Suriye halkına sevgisi varsa bu işi bırakıp gitmek durumunda.”
Erdoğan son olarak 3 Temmuz 2016’da da, “Suriye’nin başındaki zalimdir, DAİŞ’liden (IŞİD) çok daha ileri bir teröristtir” demişti.
Suriye politikasının mimarı Ahmet Davutoğlu da dışişleri bakanlığı döneminde 24 Ağustos 2012 tarihinde Esad ömür biçmişti: “Artık bu süreci yıllarla ifade etmek yerine aylar veya haftalarla ifade etmek gerekir.”
‘Suriye halkı karar versin, dışarıdan birileri değil’
Erdoğan bugün ‘Ak Saray’daki konuşmasında ise Türkiye’nin Suriye’de ‘sahneye konulmaya çalışılan oyuna, oldu bittiye’ rıza göstermeyeceğini söyledikten sonra şu ifadeleri kullandı: “Bu ülkenin kendi halkının iradesiyle yönetilmesini sağlamakta kararlıyız. Bırakalım da Suriye’nin yönetilmesine Suriye halkı karar versin. Kiminle yöneteceğine Suriye halkı karar versin, dışarıdan birileri değil.”
İlk sinyaller hükümetten gelmişti
Esad’a yönelik politika değişikliğinin ilk sinyalleri hükümetten gelmişti. Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş 19 Ağustos’ta, “Başımıza gelen birçok şeyin sorumlusu Suriye politikasıdır. Keşke zamanında geçerli bir barış perspektifi geliştirilebilseydi” demişti.
Başbakan Binali Yıldırım da 20 Ağustos’ta İstanbul’da bir grup gazeteciyle yaptığı toplantıda şunları söylemişti: “En öncelikli işimiz Suriye’de bir an önce kanın durması. Bir kişiye, bir şeye bağlamak, çözümsüzlüğe razı olmaktır. 500 bin kişinin kanına girmiş. Suriye bunu taşıyabilir mi? Bugün ABD ve Rusya görüyor ki, uzun vadede mümkün değil. Ama geçiş için oturulur konuşulur. Şu anda görülüyor ki, istesek de istemesek de Esad bir aktördür. Bizim için çözüm önemli. Daha fazla insanın ölmemesi önemli… Eğer insanları kurtaracaksak, kanayan yarayı kapatıp kanı durduracaksak, bence diğerleri teferruat.”
Yaklaşık iki ay önce Reuters’ta “Erdoğan, Esad karşıtı söylemini yumuşatabilir” başlığıyla yayınlanan bir analizde de AKP’li bir yetkilinin “Nihayetinde, Esad hâlâ bir katil. Kendi halkına işkence ediyor. Bu konudaki duruşumuzu değiştirmeyeceğiz. Fakat o, Kürt özerkliğini desteklemiyor. Birbirimizden hoşlanmıyor olabiliriz, fakat bu konuda aynı siyaseti izliyoruz” sözlerine yer verilmişti.
Birleşmiş Milletler’e (BM) göre Suriye’deki iç savaşta beş yılda 81 binden fazlası sivil 283 bin kişi hayatını kaybetti.
diken.com.tr, 24.08.2016
Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.
| 
