Gündem

 Deniz Feneri Balyoz Harekat Planı
 Demokratik Açılım İrtica Eylem Planı
 Siyasi Gündem Ergenekon
 Ekonomik Gündem 

 Gündem > Siyasi Gündem > CHP: Üniversite hastaneleri bilim yuvası olmaktan uzaklaştırıldı; bilerek, isteyerek ve tasarlayarak zora sokuldu!

 CHP: Üniversite hastaneleri bilim yuvası olmaktan uzaklaştırıldı; bilerek, isteyerek ve tasarlayarak zora sokuldu!
Açıklanan rapora göre üniversite hastanelerinin milyonlarca lira borcu bulunuyor

CHP çok sayıda hekim milletvekili ile uzun zamandır incelemelerde bulunduğu 'Üniversite Hastaneleri' raporunu TBMM’de düzenledikleri basın toplantısıyla açıkladı. Sağlık Sistemi Hastaneler ile Hasta ve Engelli Haklarını İzleme ve İnceleme Komisyonu Başkanı Prof. Dr. Nurettin Demir, AKP’nin 14 yılılk iktidarlığında uyguladığı “sağlıkta dönüşüm” projeleri ile üniversite hastanelerini borç batağı içerisine sapladığını söyledi. Üniversite hastanelerinin bilim yuvası olmaktan uzaklaştırıldığı, bilerek, isteyerek ve tasarlayarak zora sokulduğuna dikkat çekildi.

CHP milletvekilleri Dr. Niyazi Nefi Kara, Dr. Ali Şeker, Dr. Ceyhun İrgil, Dr. Çetin Arık, Dr. Murat Emir ve Eczacı Erkan Aydın borçları ile kamuoyunda gündem olan üniversite hastaneleriyle ilgili basın toplantısı düzenleyerek raporu açıkladı. Raporda üniversite hastanelerinin borç miktarları tek tek grafiklerle yer aldı. Prof. Nurettin Demir’in açıklamalı şöyle.

*Borç sarmalı gün geçtikçe katlanarak büyüyen üniversite hastaneleri çok kötü durumda.

* Özel üniversitelerde yapılan kalp ameliyatları, tıbbi malzeme yokluğunda üniversite hastanelerinde yapılamıyor.

Örneğin Türkiye’de ilk defa Ege Üniversitesi Hastanesi’nde kullanılan yapay kalp cihazı gibi ilklere imza atan bir üniversitemizin borcu 2016 yılında 8 milyon iken 2015 yılında 181 milyona ulaşmıştır. Durum bu kadar içler acısı.

* Robotik cerrahi bu hastanelerde kullanılamıyor. Neden biliyor musunuz? Milyarlık cihazlar var ama onları çalıştıracak 1 TL’lik malzeme yok!

* Bir üniversite hastanesi 1 çocuk kateterini 3 kere yıkayıp kullanmak zorunda kalıyor. İnanabiliyor musunuz? Böylesi bir ortamda halk sağlığı mümkün müdür?

* Personel yok. Personel olmadığı için acil servis ve yoğun bakım üniteleri açılamıyor!

Tüm bunlar yetmezmiş gibi bir de üniversite hastanelerinin nitelikli hekim yetiştirme kabiliyetini yok etmeye çalışıyorlar.

Dünyada iyi örnekleri olan afiliasyon asimile anlamında uygulanıyor. Gelecek nesillerin nitelikli hekimler kaliteli sağlık hizmetine erişimi engelleniyor.

Borç batağındaki üniversite hastanelerimizden birisi mezun olduğum Cerrahpaşa Tıp Fakültesi 2006 yılından bu yana borçları sürekli olarak artmakta. Borçlar ilaç ve tıbbi malzeme gibi ana kalemlerden oluşmaktadır. 2015 yılı itibariyle 183 milyon Liralık borcun 160 milyon Lirası diğer üniversite hastanelerinde olduğu gibi sadece tıbbi malzeme ve ilaçtan oluşmaktadır. Borç ödemelerini en geç 992 gün yani ortalama 3 yıl vadeyle ödeyebildiklerini belirten yönetim, bu gecikme nedeniyle son dönem ihalelerinin % 46’sında hiç teklif bile alınmadığını söylemiştir. Ödeme sürelerinin uzunluğundan teklif verenlerde yüksek fiyatlarla teklif vermektedir.

Çapa Tıp Fakültesi Hastanesi de benzer durumda. Hastanenin 2006 yılındaki borcu 2015 yılına gelindiğinde tam olarak 15 kat artmıştır. Hastanenin borçlarındaki hızlı artış ve ödeme güçlüğü, hizmetlerin kalitesini de olumsuz etkiliyor. Mevcut sistem hastaneleri ticarethane gibi çalışmaya zorlamakta, kriterlere uymayanları da yok olmaya mahkum etmekte.

Durumun vahameti sadece büyük ve köklü üniversite hastaneleri ile sınırlı değil.

Van Yüzüncü Yıl Üniversite Hastanesi’nin 2007 yılındaki borcu 871 bin Lira iken, bu borç 2016 yılının üçüncü 45 milyon Lira’ya yükselerek ortalama 51 kat artmıştır.

Marmara Tıp Fakültesi Hastanesi’nin borcu 2006 yılında 3 milyon 300 bin Lira iken, 2015 yılında 53 milyon Lira’ya yükselmiş durumda. Bakanlığın el koyduğu Marmara Üniversitesinde bile yapılanlar çözüm olmamış, toplam borç 2006 yılından 2015 yılına gelindiğinde 50 milyon artmıştır.

Karadeniz Teknik Üniversitesi Hastanesi’nin borcu 2006 yılında 4 milyon 390 bin Lira iken, 2015 yılında 125 milyon 390 bin Lira’ya yükselmiş durumdadır. Yaklaşık olarak 30 kat.

Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi’nin borcu 2015 yılında toplam 768 milyondur. 2012 yılına göre 2 kat artmıştır.

İzmir Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi’nin 2015 yılındaki borcu 346 milyon iken 2006 yılına göre 18 kat artmıştır.

Ankara Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi’nin 2015 yılı borcu 285 milyonla yaklaşık 50 milyon artmıştır.

t24.com.tr, 23.06.2016


Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.