Gündem

 Deniz Feneri Balyoz Harekat Planı
 Demokratik Açılım İrtica Eylem Planı
 Siyasi Gündem Ergenekon
 Ekonomik Gündem 

 Gündem > Siyasi Gündem > ABD Başkan Yardımcısı Biden: IŞİD ve PKK eşit derecede tehlikeli

 ABD Başkan Yardımcısı Biden: IŞİD ve PKK eşit derecede tehlikeli
Başbakan Davutoğlu ile ABD'nin iki numarası Joe Biden görüşmesinden PYD konusunda uzlaşma çıkmadı. Ancak Başbakanlık kaynaklarına göre görüşmede, Ankara ve Bağdat arasında krize neden olan Başika için "koordineli hareket etmek ve yeni inisiyatifler kullanmak" konusunda mutabakat sağlandı.

Başbakan Ahmet Davutoğlu, ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden'ı kapıda karşıladı. İkilinin Dolmabahçe'deki Başbakanlık çalışma ofisinde saat 11:20'de başlayan ve 1 saat planlandığı halde 2 saat 15 dakika süren görüşmesi basına kapalı yapıldı. Görüşmede Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Feridun Sinirlioğlu, Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Müsteşarı Hakan Fidan ve Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun Başdanışmanı ve milletvekili Ali Sarıkaya da vardı. Basın açıklamasının ardından verilen çalışma yemeğine de Genelkurmay Harekât Başkanı Korgeneral Satı Bahadır Köse katıldı.
Başbakanlık kaynaklarının bilgilendirmesine göre, Biden ve Davutoğlu görüşmesinde, "Başika için koordineli hareket etmek ve yeni inisiyatifler kullanmak" konusunda mutabakat sağlandı.
Başbakanlık kaynakları ayrıca şunları ifade etti:
"Sayın Başbakan, Biden'a 'Her istediğinizle görüşebilirsiniz ancak fotoğrafın bütünü için geniş bir kesimle görüşmenizi beklerdik' dedi. Akademisyenler bildirisi daha detaylı şekilde görüşüldü. Davutoğlu, görüşmede de bildiriyle ilgili kamuoyunda belirttiği görüşlerini dile getirdi. Biden'a, 'El Kaide ABD'de bir bölgeyi işgal etse, meşru güvenlik güçlerinin girmesine izin vermemesi ve sivilleri hedef alması durumunda ne yapardınız?' diye sordu. 'Bildiride bölgenin terör örgütüne bırakılması isteniyor, kabul edemeyiz' dedi."
Buna göre yemekte de Türkiye ve ABD'yi ilgilendiren diğer konular görüşüldü. Bunların başında Kıbrıs geliyor. Rusya'nın hem Suriye'deki varlığı hem de Ukrayna'daki faaliyetleri de gündemdeydi.

Ortak açıklama yaptılar
Davutoğlu ve Biden, görüşme sonrası ortak basın açıklaması yaptı ve soru almadı. Davutoğlu ve Biden, teröre karşı ortak tavır aldıklarını söyledi. Biden, hem IŞİD hem de PKK için "terörist gruplar" ifadesini kullandı ve iki örgütün de eşit derecede tehlikeli olduğunu söyledi. Türkiye sınırında IŞİD'in devlet kurmasına müsaade etmeyeceklerini belirten Biden, PYD konusuna hiç girmedi. Davutoğlu ise PYD'nin silahlı kanadı YPG'nin, PKK’nın bir parçası olduğunu ve PKK'dan açıkça destek aldığını vurguladı. Ayrıca, Suriye muhalefetinin temsiliyle ilgili, muhalefet safında sadece meşru muhalefet temsilcilerinin yer alması konusunda Türkiye'nin tavrını yineledi; "Bu konuda bir bulanıklık yok" dedi.
Davutoğlu'nun açıklamaları şöyle:

"3 tehdit: Rejim, DEAŞ, YPG"
"Teröre karşı ortak bir tavır alma konusunda mutabık kaldık."
"Haritalar üzerinde tek tek bütün kritik bölgeleri ele aldık. Türkiye’nin ulusal güvenlik kaygılarını anlattık."
"Türkiye için terör hangi etnik ve kültürel temelde olursa olsun biz PKK, DHKPC, DEAŞ ve Nusra arasında fark görmüyoruz. Tüm bu terör örgütlerine karşı birlikte davranma hassasiyetimiz var. Sınır ötesinde devlet otoritesi yok. 3 tehdit unusuru görüyoruz: Bir rejim, iki DEAŞ, üç YPG. Çünkü aynı şekilde kontrol ettiği bölgelerde Arap, Türkmen ve kendisi gibi düşünmeyen Kürtleri etnik temizliğe maruz tutmuşlardır. Bu tehditlere karşı ulusal güvenliğimiz için gerekli her türlü adımı atmakta tereddüt etmeyiz."
"İki hususu ortak zeminde görüyoruz. Suriye muhalefetinin temsil konusunda hiçbir bulanıklık olmaması, masada sadece meşru Suriye muhalefetinin olması önemlidir."
"Türkiye'nin hedefi sınırlarımızdaki tüm DEAŞ unsurlarının temizlenmesidir. Rusya'nın hava operasyonlarının bu mücadeleye engel olmaması ortak kaygılarımızı paylaştık. Sınırımızda ne DEAŞ ne PKK ne rejimin paramiliter unsurlarını görmek istemiyoruz."

"Beklentimiz resmi bütün olarak görmeleri"
Davutoğlu, Biden'ın bir gün önce yaptığı görüşmelere de dikkat çekti. Biden HDP, AKP ve CHP'li vekillerle yaptığı görüşmesinde "PYD'yi PKK'dan ayrı gördüklerini çünkü PYD'nin IŞİD'le savaştığını" söylemişti. Davutoğlu da Berlin dönüşü gazetecilere yaptığı açıklamada, "DEAŞ'la mücadele etmesi PYD'yi meşru göstermez" demişti.
Davutoğlu, ortak açıklamada, PYD'nin silahlı kanadı YPG'yi Türkiye'nin terör örgütü olarak gördüğünü ve YPG'nin PKK'nın parçası olduğunu belirtti. "Beklentimiz resmi bütün olarak görmeleri" dedi.
"Sınırımızda ne rejim ne DEAŞ ne PKK unsurlarının etkili olmasını istemiyoruz. YPG PKK'nın bir parçasıdır ve PKK'dan açık şekilde destek almaktadır. Nusaybin, Cizre, Akçakale gibi sınır ilçelerimizde Suriye'den Türkiye'ye dönük her terörist sızmasını, silah aktarımını düşmanca tavır telakki ettiğimizi paylaştım. Tüm terör örgütleriyle ortak mücadele mülahazamızı paylaştık."
"2013'te çözüm sürecinde tek hedefimiz PKK ve silahlı tüm güçlerin Türkiye'den çıkmasıydı. Dost ve müttefik hiçbir ülkenin, hiçbir gücün silahlı olarak bir köyü, kasabayı mayınlara döşemesini, hendek barikat kurmasını kabul edebileceğini düşünmüyorum."
"Biden'ın dünkü görüşmeleriyle ilgili, Türkiye demokratik bir ülkedir, ziyaretçilerimiz istediği herkesle görüşür, temaslarında olağanüstülük görmüyoruz. Beklentimiz ve talebimiz bu resmi bütün olarak görmeleri. PKK’ya karşı mücadelemizin gerekçelerini de Sayın Biden ile paylaştım. Bütün bu mücadelenin arka planını kendilerine anlattık. PKK'nın Suriye ve Irak'taki terör faaliyetlerinin sadece Türkiye'nin değil bölgenin güvenliğini de tehdit ettiğini paylaştık. YPG, PKK ile doğrudan özdeşliği sayesinde Suriye'de Türkiye'ye doğrudan tehdit olamaya dönüşmüştür. Son silahlı PKK unsuru ülkemizi terk edene kadar mücadelemiz sürecektir."


"Basitçe, bunlar terörist gruplardır"

Biden da Davutoğlu'nun PKK ve YPG ile ilgili ilettiği kaygılara "PKK ve DEAŞ eşit derecede tehlikeli" diyerek yanıt verdi. IŞİD, PKK ve Nusra konusunda hemfikir olunduğunu, bu örgütlerin "terörist gruplar" olduğunu söyledi.
"Türkiye ile çok yakın ilişkimiz var, birbirimize güveniyoruz. Yanlış anlaşılmaya yer vermek istemiyoruz. Sizinle Sayın Başbakan, DEAŞ, PKK ve Nusra konusunda hemfikiriz. Basitçe bunlar terörist gruplardır. Türkiye'ye zarar veren kişi ve örgütlerin karşısındayız."

"Ortak misyon DEAŞ'ı ortadan kaldırmak"
Biden, PKK ve Nusra'ya değindi ancak PYD'yi telaffuz etmeden, "Ortak misyon DEAŞ'ı ortadan kaldırmaktır" dedi.
"Terör örgütlerini ortadan kaldırmak için işbirliği yapmaya devam edeceğiz. Ortak misyon DEAŞ'ı ortadan kaldırmaktır, bunda kesiniz. Planlarımız olgunlaştı, daha koordineyiz ve ilerleme kaydetmekteyiz. Türkiye çok önemli adımlar attı sınır güvenliği için.
"IŞİD'in Güney sınırında devlet kurmasına engel olacağız"
"Suriye'de yerel kuvvetleri desteklemek için faaliyetlerimize devam ediyoruz. Yerel Sünni Arap kuvvetleri daha iyi desteklemek; IŞİD'in Türkiye sınırından geçişlerini engellemek için yapılan faaliyetler üzerine konuştuk. DEAŞ'ın sınırdaki saldırılarını engelleme konusunda mücadelemize şimdi ve örgütü yendikten sonra da devam edeceğiz. Güney sınırınızda devlet kurmasına engel olacağız."


PKK konusunda destek

Biden, PKK'nın da Türkiye için IŞİD kadar tehlikeli olduğunu söyledi. Hükümetin çözüm sürecini teşvik edeceğine inandıklarını hatırlattı:
"Türkiye için tek tehlike DEAŞ değil, PKK da eşit derecede bir tehlike. PKK hiçbir şekilde barışa gönüllü değildir, terör örgütüdür, faaliyetleri kabul edilemez. Sizin hükümetiniz PKK ile barış elde etmeye çalıştı ama başarılı olmadı ve size başka bir seçim bırakmadı. Sizin politik çözümü teşvik edeceğinize inanıyoruz ama halkınızı korunak için de çalışacaksınız."
Biden sözlerini, "Türkiye stratejik partnerimizdir ve Türkiye'nin ekonomik ve politik başarısı ABD için son derece önemlidir. Bizim başarımız da sizin için aynı şekilde önemlidir diye düşünüyorum" diyerek bitirdi.


Başika açıklaması
Davutoğlu, Türkiye'nin Irak askerlerini eğitmek üzere asker gönderdiği Başika kampıyla ilgili de konuştu.
"Irak'ta PKK mevcudiyeti Türkiye'nin PKK ve DEAŞ'a karşı etkin mücadelesini gerekli kılıyor. Aktif desteği göstermek için Musul'un kurtarılması için, eğitim kampı kurduk. Türkiye orada Irak'ın toprak bütünlüğüne saygı çerçevesinde bulunuyor. Bu konuda ABD ile perspektifimiz aynıdır."
"Musul'u geri almak için çalışacağız"
Biden Başika kampı konusuna girmedi ancak Musul'un IŞİD'in elinde geri alınmasıyla ilgili şunları söyledi:
"Biz Irak için Bağdat ve Ankara ile çalışmalarımıza devam edeceğiz. Musul'u geri almak için çalışacağız. Musul herhangi bir ülkenin emrinde olmayacak."
2,5 yıldır Musul'da olan Türk birliğinde 4 Aralık'ta nöbet değişimi olmuş, yaklaşık 150 asker, 20 civarında tank eşliğinde Zelikan Kampı'na gönderilmişti. Bu durum Bağdat ile Ankara arasında krize neden olmuştu. Irak yönetimi Türkiye'den askerlerini çekmesini istemişti, konuyu BM'ye taşımıştı. Başika bölgesindeki Türk askerlerinin bir kısmı da Zelikan Kampı'ndan ayrılmıştı. Irak'ın "toprak bütünlüğü ve egemenliğine tehdit olarak gördüğü" gerekçesiyle Türk askerinin çekilmesini istemesinin ardından, ABD tarafından da Bağdat yönetimini destekleyen açıklamalar gelmişti.
ABD Başkanı Barack Obama, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a bir telefon görüşmesinde, Türk askerinin Irak’tan çekilerek Bağdat ile Ankara arasındaki tansiyonun düşürülmesi çağrısı yapmıştı.
Joe Biden da son olarak Türkiye'ye gelmeden önce Davos'ta Irak Başbakanı Haydar İbadi ile görüşmüştü. Beyaz Saray'ın, ikilinin İsviçre'nin Davos kentindeki buluşmasıyla ilgili yaptığı açıklamada, "Başkan yardımcısı, Irak'ın kuzeyindeki Türk askerleri konusunda Irak ve Türkiye arasında diyalog çağrısı yaparken, ABD'nin Irak'ın bağımsızlığına ve toprak bütünlüğüne saygı duyduğunu yineledi" denilmişti.


Davutoğlu, Biden'ın görüşme takvimine tepki gösterdi

ABD yönetimi PYD'yi PKK ile aynı safta görmüyor. Joe Biden bunu bir kez de İstanbul'daki temaslarında yinelemişti. Biden cuma günü ilk önce AK Parti, CHP ve HDP'den milletvekilleriyle bir araya gelmişti. Görüşmeye katılanlar, "PKK ile PYD'nin bağı olduğunu düşünmüyorlar" diye konuşmuştu.
Biden, hem Davutoğlu hem de Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile yapacağı görüşme öncesinde Erdoğan’ın ihanetle suçladığı akademisyenlere de destek vermiş, "Binden fazla akademisyen sadece bir bildiriyi imzaladıkları için vatana ihanetle suçlanıyorsa, bu olması gereken bir örnek değil" demişti.
İfade özgürlüğüyle ilgili bu açıklamaları yapan Biden ayrıca, gazeteciler Kadri Gürsel, Aslı Aydıntaşbaş, Ceyda Karan ile Rakel Dink, Dilek Dündar, oğlu Ege Dündar ve Türkan Elçi, öğretim üyesi Prof. Dr. Yaman Akdeniz, Anadolu Kültür Yönetim Kurulu Başkanı Osman Kavala'nın da olduğu sivil toplum kuruluşları temsilcileriyle buluşmuştu. Joe Biden, MİT tırlarıyla ilgili soruşturma kapsamında tutuklanan Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar'ın eşi Dilek Dündar ve oğlu Ege Dündar ile ayrı bir görüşme de yapmıştı. Görüşme sonrası Ege Dündar, "Kısa bir görüşme yaptık. Bana 'Babanla gurur duymalısın, çok cesur bir baban var' dedi. Biz de elimizden geleni yapıyoruz, basın özgürlüğü üzerine konuşmaya devam edeceğiz' dedi" ifadelerini kullanmıştı.
Başbakan Davutoğlu ise Almanya dönüşünde gazetecilere yaptığı açıklamada, ABD yönetiminin iki numaralı ismi Biden'ın İstanbul'da cuma günü yaptığı bazı görüşmelere tepki göstermiş, "Madem Türkiye’de yaşananlarla ilgili fikir sahibi olmak istiyor, Sayın Biden’dan PKK terörüne kurban verdiğimiz şehitlerimizin, sivil vatandaşlarımızın yakınlarıyla da görüşmesini beklerdik" demişti.
PYD ile ilgili ise, "Bunların ayrı olduğunu iddia etmek için silahların Suriye sınırından geldiğini bilmiyor olmak lâzım. PYD'nin silahlı kanadı YPG’nin karargâhı Kandil. Onlar oradan yönlendirilir. PYD Suriye'de rejimle işbirliği yapan bir terör örgütüdür. DEAŞ'la mücadele etmesi onları meşru göstermez. Türkiye, Suriye sınırında bu oluşumları tehdit olarak gördüğü anda Kandil'e yaptığını onlara da yapar" ifadelerini kullanmıştı.

aljazeera.com.tr, 23.01.2016


Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.