Gündem

 Deniz Feneri Balyoz Harekat Planı
 Demokratik Açılım İrtica Eylem Planı
 Siyasi Gündem Ergenekon
 Ekonomik Gündem 

 Gündem > Siyasi Gündem > Başbakan Davutoğlu: Gazetecilik faaliyetleri ile ilgili tutuklanmadı

Başbakan Davutoğlu, Davos'ta soruları yanıtladı
Davos'ta bulunan Başbakan Davutoğlu, basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Davutoğlu, "Türkiye'de gazetecilerin tutuklu olduğunu söyleyenlerin bu gazetecilerin ismini vermeleri lazım" dedi.

Davos'ta bulunan Başbakan Ahmet Davutoğlu, iş dünyası temsilcileri ile katıldığı toplantıda konuştu.

Toplantıda soruları yanıtlayan Davutoğlu, "Somali'de bir saldırı gerçekleşti ama biz ne olursa olsun Somali'yi desteklemeye devam edeceğiz. BM'de 5 daimi üye var. Güvenlik tüm insanlığı ilgilendien bir konu ama sadece 5 ülke karar alıp, mekanizmayı geliştirebiliyor.

BM'de reforma ihtiyaç var. Her konu sürece dahil edilmeli. İlgili ülkelerin karar mekanizmasına dahil edilmesi gerekmekte. Bu 2. dünya savaşından sonra oluşturulmuş. Afrika ile ilgili de karar alıyorlar ama bunların BM'de temsiliyeti yok." dedi.

Başbakan Davutoğlu, "Coğrafyamız itibari ile birçok sorunla karşılaşıyoruz ama avantajlı özelliği de var bunun. Biz Türkiye'nin bir enerji merkezi olmasını istiyoruz. Biz bütün boru hatlarının Türkiye'den geçmesini istiyoruz" dedi.

"GAZETECİLİK FAALİYETLERİ İLE İLGİLİ TUTUKLANMADI"

Paris'teki gösterilere dair soru soran bir gazeteci "Biz G20 başkanlığı içinde gazetecileri affetmenizi istiyoruz" deyince Başbakan Davutoğlu, "Şimdi gerçekçi olmanız lazım. Spekülasyon var, sanki birçok gazeteci cezaevinde. Bugün editörlerle toplantım vardı, isim sordum kimse isim veremedi. Bir gazeteciler kurumu var, bugün sordum kaç kişi dedim 10 dediler, 3'ü serbest dedim. Bunlara sözde gazeteci deniyor, ellerinde bir gazeteci kartı var. Başka suçlar işlediler. Bu 7 kişi arasında hiçbiri gazetecilik faaliyetleri ile ilgili tutuklanmadı. Ben hiçbir gazeteciyi tutuklamadım ve salıveremem de, bunu mahkemeler yapar. Türkiye'de gazetecilerin tutuklu olduğunu söyleyenlerin bu gazetecilerin ismini vermeleri lazım" dedi.

Davutoğlu, "Tarih geçmişte yaşandı. Türkiye'nin Ortadoğu veya herhangi bir bölgeyi domine etme gibi bir fikri yok. Biz en küçük ülke ile bile aynı haklara sahibiz. Dün burada seçkin Arap entelektüelleri ile toplantı yaptım. Bizim isteğimiz üst seviyede bir diyalogda olmak, ekonomik bağımsızlık ve çok taraflı birlikte yaşam. Türkiye hiçbir bölgeye hakim olmak istemiyor. Türkiye eşitlik ve ortaklık çalışmaları istiyor. “dedi.

"TÜRKİYE 2 YILDA TÜM FASILLARI KAPATIR"

"Sizce Türkiye AB'ye girecek mi" sorusuna Davutoğlu, "Biz AB'ye girmek için her şeyi yapıyoruz. AB ne derse desin biz AB'ye tam üyelik stratejik hedefimize devam edeceğiz. Türkiye 27'nci fasılı açmaya hazır. Siyasi engeller olmasa Türkiye 2 yılda tüm fasılları kapatır" dedi.

"DÜNYANIN EN GÜZEL ŞEHRİ İSTANBUL"

Barış, istikrar ve ekonomik bir dinamizm için güçlü bir Türkiye’ye ihtiyaç olduğunu ifade eden Başbakan Davutoğlu, "Türkiye’ye aile ile beraber en güzel tatile gelinecek zaman nedir?" sorusuna şu şekilde cevap verdi:

“Bu aslında bir ebeveyne sorulacak soru. Ebeveyne şunu soramazsınız sanırım; hangi çocuğunuz daha güzel diye.

Ben Türkiye'nin başbakanıyım. Türkiye'nin tüm şehirlerini yakından biliyorum. Size onlarca isim verebilirim. Fakat esas sizin ne istediğinizi bilmem lazım. Gerçek tarih içeren bir şehir istiyorsanız Mardin, kıyıda bir tatil istiyorsanız Antalya'yı bahar mevsiminde, yazın Bodrum'u, ruhani bir tecrübe için ise Konya'yı, Osmanlı izleri için Bursa'yı öneririm. Fakat bunların hepsini birarada görmek istiyorsanız, size İstanbul'u öneririm. İstanbul, sadece Türkiye'nin değil dünyanın en güzel şehri.

Ben Konya’da doğdum ve İstanbul’da yaşadım. Şimdi şehirler ve medeniyetler başlıklı bir kitap hazırlıyorum. Umarım gelecekte bu kitabı bitireceğim. Dünyadaki bütün şehirlere atıfta bulundum."

Başbakan Davutoğlu'nun açıklamalarından satır başları şöyle:

''AB'ye üyelik sürecimiz bizim stratejik hedefimizdir. AB liderleri ne yaparsa yapsınlar bu, stratejik hedefimiz olmaya devam edecek. Bu noktada İslam Avrupa'ya ait bir dinse hiç kimsenin kültürel önyargılar nedeniyle Türkiye'nin AB üyeliğini engellememesi gerekir.

Biz Suriye rejimiyle sorun yaşıyoruz, oraya hakim olmak istediğimizden değil, eskiden ilişkilerimiz Suriye ile iyiydi. Türkiye, hiçbir ülkeye hakim olmak istemiyor. Türkiye'nin istediği şey, eşitlikve devletler arasında karşılıklı saygı.

(Güney Akım Projesi) Biz daha tam olarak kabul etmedik. 'Hayır' da demedik. 'Dikkate alacağız' dedik. Bu projenin etkileri ne olacak, yapılabilir mi, fizibilitesi nasıl Önce çalışacağız, sonra karar vereceğiz.

AB ve diğer ülkeler bizimle çalışmak istiyorlarsa ciddi olmalılar. Türk coğrafyasının öneminin farkına varmalılar. En azından 16. fasıl olan enerji faslını açmalılar.

Bir başbakanın birini tutuklama veya salıverme hakkı yoktur. Ben hiçbir gazeteciyi tutuklamadım veya salıveremem. Bunu mahkemeler yapar. Türkiye demokratik bir ülkedir. Biz ikinci sınıf bir demokrasi değiliz.
 

BM'de reforma ihtiyaç vardır ve her konuda o konuyla ilgili olan herkes sürece dahil edilmelidir. Şimdi daimi bu 5 ülke herhangi bir kriz konusunda ne yapılacağına karar veriyor. Sadece Suriye değil, Afrika'da çok fazla güvenlikle ilgili konu var. Ancak bu P5 ülkeleri arasında hiçbir Afrika ülkesi yok. Birçok Müslüman devlette sorun var ama onların temsiliyeti yok.
 

BM'nin reforma gitmesi lazım. BMGK dünyanın düzeninden sorumludur. Bu nedenle tüm insanlığı kapsayıcı olmalıdır. Bu halletmemiz gereken meselelerden birisidir. Temsiliyet derken herkesi dahil etmelidir.''

ntv.com.tr, 23.01.2015


Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.