Gündem

 Deniz Feneri Balyoz Harekat Planı
 Demokratik Açılım İrtica Eylem Planı
 Siyasi Gündem Ergenekon
 Ekonomik Gündem 

 Gündem > Siyasi Gündem > Akdoğan: Müsamaha gösteremeyiz

 Akdoğan: Müsamaha gösteremeyiz
HDP'nin Kobani için eylem çağrılarını 'sorumsuzluk' diye niteleyen Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, "Şehir merkezlerinde şiddet eylemi ve vandalizme müsamaha gösterilmeyecek" dedi

IŞİD kuşatmasındaki Kobani'ye destek için çeşitli illerde devam eden ve Muş'un Varto ilçesinde 17 yaşında bir göstericinin ölümüyle sonuçlanan eylemlere Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan'dan sert tepki geldi.
HDP'nin halkı sokağa dökmeye yönelik çağrılarını 'sorumsuz siyaset anlayışının tezahürüdür' diye niteleyen Akdoğan Başbakanlık Merkez Bina'daki makamında yaptığı açıklamada "Şehir merkezlerinde insanlarımızın huzurunu kaçırmaya yönelik her türlü şiddet eylemi ve vandalizme karşı kesinlikle müsamaha gösterilmeyeceği çok iyi bilinmelidir" dedi.
Çözüm süreci ve Suriye'de yaşananların bağdaştırılmaması gerektiğini söyleyen Akdoğan, "Çözüm süreci kendi mecrasında seyretmektedir. Bizim dışımızda gelişen her olayı çözüm süreciyle ilişkilendirmek son derece yanlış bir yaklaşım olur. Türkiye dışında yaşanan ve bizim doğrudan müdahil olmadığımız olayları bahane ederek çözüm sürecinde kırılganlık üretmek sorumsuz bir yaklaşım olacaktır" ifadelerini kullandı.

'Sessiz kalmadık, seferber olduk'
Kobani’nin düşmesinden ve sınırda IŞİD'in bulunmasından memnuniyet duyulamayacağını söyleyen Başbakan Yardımcısı, "Kobani konusunda Türkiye’nin hiçbir şey yapmadığı büyük bir yalandır. Türkiye insani zeminde yapılabilecek ne varsa yapmaya çalışmaktadır" dedi.
Türkiye'nin Kobani'den gelen 172 bin 684 kişiye kapısını açtığını vurgulayan Akdoğan şu ifadeleri kullandı:
"Şunu güçlü bir şekilde ifade etmek istiyorum, Kobani'de yaşanan drama kesinlikle sessiz kalmadık ve tüm imkanlarımızı seferber ederek, can havliyle sınırımıza yönelen insanlara kucağımızı açtık. Daha önce de dediğimiz gibi Suriyeli Kürtler, tarihi olarak Türkiye'nin dostudur, akrabası ve komşusudur. PYD'nin Türkiye'ye karşı tavrı veya Suriye meselesindeki Esed yanlısı tutumu, bizim Suriyeli Kürtlere sırtımızı dönmemiz gibi bir durum ortaya çıkarmamıştır. İnsanlık dramı yaşanan bir dönemde biz siyasi hesaplarla hareket edemezdik ve etmedik. Suriye’den ülkemize sığınan insanlara kucak açarken 'Gelenlerin Türkiye’ye karşı tavrı nedir?' diye sorgulamadık. Bu yüzden meseleyi Esed'e karşı bir pazarlık meselesi gibi takdim etmek son derece yanlış olur."


'PYD çok yanlış yaptı'
PYD'nin Suriye'de bugüne kadar birçok yanlış yaptığını belirten Akdoğan, "Hem Türkiye'ye karşı negatif tavrında, hem Esed'e yönelik destekleyici tavrında, hem de Esed'in yaptığı zulümler karşısında sessiz kalan tutumunda doğru bir çizgi tutturamamıştır" dedi.
Türkmenlerin, Nusayrilerin veya Sünni Arapların ağırlıkta oldukları şehirlerde vahşet yaşanırken sessiz kalanların bugün 'sessizlik' vurgusu yapmasının inandırıcı olmadığını vurgulayan Akdoğan, "Türkiye insani zeminde yapılabilecek ne varsa yapmaya çalışmaktadır. Gerek Salih Müslim görüşmesi, gerek bizim HDP heyetleriyle yaptığımız görüşmeler hükümetimizin iyi niyetinin bir göstergesidir" dedi.
Akdoğan, "Sınırda yaşanan çatışmalar sebebiyle topraklarımıza düşen havan topu mermilerine karşılık Silahlı Kuvvetlerimiz misliyle mukabelede bulunmakta ve angajman kuralları çerçevesinde hareket etmektedir" ifadelerini kullandı.
Suriye'de hava harekâtı yapan koalisyon güçlerinin ara vermeksizin operasyona devam etmesi konusunda yoğun bir diplomasi trafiği yürüttüklerini ifade eden Akdoğan, "Hükümetimiz ve ilgili birimlerimiz dün geç saatlere kadar ABD'li yetkililerle her düzeyde temasta bulunarak bir an önce daha aktif ve etkili bir şekilde hava bombardımanına hız verilmesi gerekliliğini vurgulamışlardır" dedi.


Güvenlik Toplantısı Çarşamba günü
Türkiye’nin Suriye'de nasıl bir askeri operasyonun parçası olabileceği, bunun şartlarının ne olduğu konusunda Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun gereken açıklamaları yaptığını hatırlatan Akdoğan, "Hükümetimiz, Suriye'nin geleceğini tek bir örgüt, kesim veya belli şehirlerdeki gelişmeler üzerinden okumak yerine daha kapsamlı bir gelecek öngörüsüyle hareket etmek durumundadır. Yani nasıl bir Suriye geleceği, senaryosu öngörülmektedir? Türkiye elbette sadece bir örgütün etkisizleştirilmesi değil, nasıl bir Suriye tasavvur edildiğiyle ilgili daha kapsamlı bir senaryo görmek istemektedir" dedi.
Akdoğan, Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun Çarşamba günü saat 16.00' Güvenlik Toplantısı gerçekleştireceği bilgisi verdi. Akdoğan, "Mutad hale gelen bu toplantıyla son gelişmeler ele alınacaktır" diye ekledi.

aljazeera.com.tr, 07.10.2014


Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.