Gündem

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 4 eski bakan hakkında kurulmasına karar verilen soruşturma komisyonuna Ak Parti’nin üye vermemesini eleştirerek, Başbakan Erdoğan’ın olası cumhurbaşkanlığı adaylığını değerlendirdi. Kılıçdaroğlu, “Sen namuslu bir adamsan, kul hakkı yemediysen, neden bu komisyonu kurmuyorsun? Şimdi de cumhurbaşkanlığına soyunuyor beyefendi, malı daha büyük götürmek için” dedi. CHP grup toplantısında konuşan Kılıçdaroğlu, özetle şunları söyledi:

Anayasa Mahkemesi’NE ŞÜKRAN    

‘Ankara’da hâkimler var’ dedirten Anayasa Mahkemesi’ne şükranlarımı sunuyorum. Dava konusunda çok şey söyledik, onlar da bize ‘Ergenekoncusunuz, darbecisiniz’ dediler. Oysa darbelerde en çok mağdur olan biziz, onlar değil. Yazık, günah değil mi insanlara. İntihar edenler, ölenler oldu. Acı ve gözyaşı vardı. Biz bunu unutacak mıyız? Mahkeme bu kararı verdi, diye geriye dönüp kendimizi, vicdanımızı sorgulamayacak mıyız?

ZAYTUNGCULARA ÇAĞRI

Erdoğan, 15 Temmuz 2008’de Ergenekon ve Balyoz davaları için, ‘Bir anlamda savcılık ise evet ben bu davaların savcısıyım’ dedi. Bu ifadeyi eleştirmiştim. Aradan 3 yıl geçti, 2011 yılında Erdoğan, ‘Hiçbir yerde bu ifadeyi kullanmış değilim. Benim kullandığım ifade şudur: ‘Ben milletin avukatıyım..’ dedi. Pes! ‘Savcıyım’ diyorsun, sonra dönüp ‘Ben bunu söylemedim’ diyorsun. Vallahi zaytungcular bunu değerlendirecektir.

HIRSIZLARA SAYGIM YOK

Erdoğan, Türkiye Cumhuriyeti tarihinde rüşvet pazarlığı yapan bir Başbakan’dır. Bilal Erdoğan, babasını arıyor, ‘Dün Sıtkı Bey geldi’ diyor. ‘Bir türlü doğru bir şekilde transfer işlemini yapamadığını, bir 10 milyon dolar olduğunu’ söylerken, Erdoğan ‘Sakın alma. Bize ne sözü verdiyse onu getirecekse getirsin, getirmeyecekse gerek yok. Başkaları getiriyor da o niye getiremiyor?’ diyor. Böyle birisinin başbakanlık koltuğunda oturması bu ülke için büyük bir ayıptır. Her siyasi görüşe benim saygım vardır. Ama kimse kusura bakmasın, hırsızlara saygım yoktur. Kul hakkı yiyene saygım yoktur. Bu Sıtkı Bey, Wikileaks belgelerinde adı geçen Sıtkı Ayan. Büyük işler çeviren birisi.         

Silah sevkinin belgelerini açıklayacağız                    

“(IŞİD’in Musul’u işgaliyle başlayan sürece ilişkin) Merkezi Irak yönetimiyle, bölgesel Kürt yönetimiyle görüşün ve oradaki Türklerin güvence altına alınması için çalışın. BM’yi harekete geçirin. İnsani yardımlar için gerekirse Zaho’da merkez kurun. Silah değil insani yardım yapmalıyız. İnsanları kurşuna diziyorlar, kalbini, göğsünü çıkarıyorlar, çiğ çiğ yiyorlar; o sırtını sıvazlıyor. 100’e yakın Türk, Musul’da rehin alındı. Güvence altında olduğu söyleniyor. Sadece onlar mı? Türkmenler de. Erdoğan’ın bu konuda bir şey yaptığını duydunuz mu? Onun derdi yeşil dolarla. Aile boyu bu planın içindeler. ‘Bölgeye silah sevk etmeyin, göndermeyin’ dedik. Yüzlerce silah dolu TIR gitti. Önümüzdeki günlerde bir arkadaşımız, bu konuyla ilgili dosyayı açacak. Silahlar nasıl sevk ediliyor, kamuoyu ile paylaşacağız. Türkiye’nin itibarını ayaklar altına almaya Erdoğan’ın hakkı yok.

DUT YEMİŞ BÜLBÜL GİBİ

WikiLeas belgelerinde bir gerçek daha vardı, Erdoğan’ın İsviçre bankalarında iki ayrı kanaldan çek edilmiş 8 hesabı olduğu söyleniyor. Kendisine defalarca çağrı yaptım. Parayı çok sevdiği için avukata para vermek istemeyebilir diye bir öneride bulundum, avukatın parasını ben ödeyeceğim, dilekçeyi ver. Tık yok. Neden, malı götürdü de onun için. Tam dut yemiş bülbül gibi.

Zeytin fidanı hediyesi

Kemal Kılıçdaroğlu’nun konuşması öncesinde kürsüye gelen CHP Ayvalık Kadın Kolları Başkanı Elif Günaydın Kaynak, barışın simgesi zeytin fidanı hediye etti.

Hürriyet, 25.06.2014