Gündem

 Deniz Feneri Balyoz Harekat Planı
 Demokratik Açılım İrtica Eylem Planı
 Siyasi Gündem Ergenekon
 Ekonomik Gündem 

 Gündem > Ekonomik Gündem > Özel sektör yatırımları durgunluğa saplandı .

Özel sektör yatırımları durgunluğa saplandı
Türkiye'de özel sektör son yıllarda yatırım yaparken artık daha temkinli davranıyor. TÜİK verilerine göre son 11 çeyrektir özel sektör yatırımları zayıf seyrediyor. Ekonomist ve reel sektör temsilcilerine göre yavaşlayan iç talep ve yükselen kurlara son dönemde siyasi belirsizlik de eklenince yatırımlar durgunluğa sürüklendi.

2010 yılında milli gelirin %10'ununa ulaşan cari sorununu çözmek için alınan makro ihtiyati önlemler ile önce iç talep, ardından büyüme yavaşlamaya başladı. Bu süreçte TL de değer kaybetti. Alınan önlemler sonucunda 2011'in ikinci çeyreğinden itibaren kur artışına paralel yatırım maliyetlerindeki artış ve iç talepteki yavaşlama nedeniyle özel sektör yatırımları durakladı. Mevsimsellikten arındırılmış verilere göre 11 çeyrek öncesiyle kıyaslandığında, özel sektörün sabit sermaye oluşumu %9'un üzerinde azaldı. Aynı dönemde ortalama yatırım hızı -%0,6'ya düştü. Makine-teçhizat yatırımlarında da benzer bir tablo ortaya çıktı. Son 11 çeyrekte makine-teçhizat yatırımları hızı ortalama olarak -%1 oldu.

GÜRSEL: YATIRIM YAPMAK CAZİBE KAYBETTİ

"Yatırımlardaki durgunluğun asıl nedeni talebin yavaşlaması" diyen Betam Direktörü Seyfettin Gürsel, 2010 sonrası cari açığa yönelik atılan adımların önemine dikkat çekiyor ve ekliyor: "TL de bu dönemde değer kaybetmeye başladı. Sermaye malları çoğunlukla ithalata bağımlı olduğundan bunların maliyeti yükseldi. Bir taraftan yavaşlayan talep diğer yandan yükselen yatırım maliyetlerini düşününce yatırım yapmak cazibesini kaybetti."

ÜÇER: BİLANÇOLARI SIKIŞTI

Global Source'dan Ekonomist Murat Üçer, şirketlerin 2008'deki küresel krize 75 milyar dolar döviz açık pozisyonu ile yakalandıklarını bu rakamın bütün 166 milyar dolar düzeyine çıktığını belirterek, "Şirketler kur artışı dönemine bu bilanço ile yakalandılar. Bu şirketleri batırmıyor ama sıkışmalarına neden oluyor. Siyasi ortam ve kur artışı ile artan maliyet artışı da eklenince yatırımlar zayıfladı" değerlendirmesini yaptı.

Ekonomi yönetimi iç talebi kontrol altına almak ve bu yolla cari açığı azaltmak amacıyla 2010 Kasım'dan itibaren adımlar atmaya başladı. Özellikle BDDK'nın kredi artış hızının sınırlandırmak için 2011'den itibaren aldığı önlemler etkili oldu. Diğer yandan TL zayıflama sürecine girdi ve reel olarak Kasım 2011'den bu yana %20'nin üzerinde değer kaybetti. Kasım 2011'de 1,40 seviyesinin altını gören dolar kuru bugün 2,15 seviyesinden işlem görüyor.

Alınan önlemler ve kur artışının etkisiyle 2010 ve 2011'deki ortalama %9 büyüyen Türkiye, 2012'de %2,1, 2013'de %4 büyüyerek hız kesti.

İş dünyası temsilcileri kur artışı ve siyasi ortam yanında ekonominin diğer yapısal sorunlarının da yatırımlarını azaltmasında etkili olduğunu belirtiyor.

ÖZİLHAN: İTHALAT ÖNLEMLERİ YETERLİ DEĞİL

Nisan ayında Lüleburgaz'daki bira fabrikasını kapatma kararı alan Anadolu Grubu'nun Başkanı Tuncay Özilhan'a göre özel sektörün son dönemde daha az yatırım yapmasında belirleyici olan unsur aslında Türkiye'nin nasıl büyüdüğü sorusu ile bire bir ilişkili. Türkiye'nin başta inşaat olmak üzere perakende ve turizm sektörleriyle büyüdüğünü ifade eden Özilhan, üretim artışıyla ortaya çıkan bir büyüme olmadığı için makine ve üretime yönelik yatırımların hızlarının düştüğünü ifade ediyor.

Bunun bir açıdan ileriye doğru güven konusunda da bir gösterge olduğuna dikkat çeken Özilhan "İthalata yönelik yeterince önlem alınmamış olması üreticide 'Rekabet edemem' korkusu oluşturabiliyor. Ayrıca üreticiler yeterince destek de görmüyor." dedi. Kendilerinin bira ya da içecek alanında yeni bir yatırım yapmayı düşünmediklerini ifade eden Özilhan "Şu an için herhangi bir sektöre sıfırdan bir yatırım planımız yok." diye konuştu.

TANRIVERDİ: ÜLKE İÇİN CİDDİ RİSK

İstanbul Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (İHKİB) Başkanı Hikmet Tanrıverdi özel sektörün yatırımlarındaki düşüş eğiliminin baş sorumlusunu üretimin rekabet edilebilir şartlarda olmaması olarak gösteriyor. Tanrıverdi modernizasyon yatırımı yapıp, sıfırdan bir yatırıma girmeme isteğinin yüksek olduğunu kaydederek şöyle konuştu: "Enerji pahalı, istihdama getirilen kurallar sonucunda işçi çalıştırmak zorlaştı. İthal ürün kullanmak üretmekten daha ucuz. Tüm bunların etkisine teşvik sisteminin yetersizliği de eklenince özellikle sanayiye yönelik yatırımlar azalıyor. Bu da ülke için ciddi bir risk yaratıyor" dedi.

Ancak iş dünyasında bu durumun dönemsel olduğuna inanan patronlar da var. "Biz Gaziantep'te yatırıma devam ediyoruz" diyen Sanko'nun Yönetim Kurulu Başkanı Abdulkadir Konukoğlu yatırımların her yıl 9'uncu aydan sonra aynı hızda arttığını dile getirerek "Bizim şu anki kapasite kullanımlarımız %70-80 ortalamalarda. Bu orana ulaşmış olmamız, yeni yatırım yapacağımız anlamına geliyor. Yeni yatırım planlarımız olacak" diye konuştu.

Özel sektör yatırımlarındaki durgunluğa karşın kamunun son yıllarda yatırım harcamalarına hız vermesi dikkat çekiyor. Mevsimsellikten arındırılmış verilere göre kamu yatırımları 2014'ün son çeyreğinde %5,9 arttı. Özel sektör yatırımlarının gerilemeye başladığı 2011 ikinci çeyreğine göre ise artış %43 oldu.

wsj.com.tr, 19.06.2014


Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.