Gündem

 Deniz Feneri Balyoz Harekat Planı
 Demokratik Açılım İrtica Eylem Planı
 Siyasi Gündem Ergenekon
 Ekonomik Gündem 

 Gündem > Ekonomik Gündem > Yunanistan: Krizden toparlanmaya

Yunanistan: Krizden toparlanmaya

Birkaç yıl önce birçok insan Yunanistan'ın Euro Bölgesi'nden çıkmak zorunda kalabileceğini söylüyordu.

Felaket tellalları Yunanistan'ın, ne ülkenin Euro Bölgesi içinde kalması için gerekli olan mali ve ekonomik reformları yapabileceğini ne de bankacılık sistemini daha önce benzeri görülmemiş borç krizinden kurtarabileceğini düşünüyordu. Felaket habercilerine göre bütçe açığını düşürmek ve rekabet gücünü korumak için verilen çabalar siyasi açıdan kabul edilemez sonuçlara neden olacaktı. Bankacılık sisteminin çökmesi ise kaçınılmazdı ama son zamanlarda kıyamet sirenlerinin sesi kesildi.

Peki bu değişim nasıl oldu?

Yaklaşık beş yıl önce krizin başlangıcından bu yana Yunan ekonomisinde kaydedilen değişim oldukça dikkat çekici. Hükümet, geçtiğimiz yıl GSYH'nin yaklaşık yüzde 1'i düzeyinde faiz dışı fazla vermeyi başardı. 2009 yılında ise faiz dışı bütçe dengesi GSYH'nin yüzde 10,5'i düzeyinde açık veriyordu.

Söz konusu dönemden bu yana rekabet gücü yüzde 30'dan fazla iyileşti. Rekabet gücü; işgücü ve ürün piyasalarının esnekliğini de artıran yapısal reformlar tarafından da desteklendi.

Yunanistan'da yalnızca beş yıl önce GSYH'nin yaklaşık yüzde 15'i düzeyinde olan cari açık şimdi fazlaya dönmüş durumda ki böylece İkinci Dünya Savaşı'ndan bu yana ilk kez fazla verilmiş oluyor. Yunan ekonomisindeki yeniden dengelenme süreci devam ediyor. Mal ve hizmetlerin ihracatının GSYH içindeki payı 2009'da yüzde 18 iken geçtiğimiz yıl yüzde 28'e yükseldi.

Tüm bu başarıları çarpıcı kılan asıl gelişme ise ekonominin son beş yılda yüzde 25 daraldığı bir dönemde kaydedilmiş olmaları. Üstelik Yunanistan'ın, ulusal para biriminin değerini düşürmek gibi bir seçeneği de yok. Bu ilerlemenin devam etmesini bekliyorum.

 

Borç krizinin kurbanlarından biri olan bankacılık sisteminde kaydedilen iyileşmeden daha çarpıcı bir düzeltme yaşanan başka bir alan ise yok. Avrupa Merkez Bankası'nın, Avrupa Komisyonu'nun ve IMF'nin desteği ile stratejimiz, kamu ve özel fonların kombinasyonu ile canlı kurumların yeniden sermayelendirilmesini amaçlıyor. Yeterli özel sermaye yaratmayı başaramayan bankalar ise kapatıldı. Yunan krizi ve Güney Kıbrıs krizleri boyunca Yunanistan'daki tüm mevduatlar tamamen koruma altına alındı. Bankacılık sektörü bugün sermaye yapısı oldukça sağlam olan dört bankadan ve birkaç küçük bankadan oluşuyor.

Yunanistan Merkez Bankası, Mart ayında bankacılık sisteminde uyguladığı stres testlerinin sonuçlarını yayınladı. Bu sonuçlara göre ülkenin önde gelen dört bankasının potansiyel olumsuz olaylarda uğrayabilecekleri zararları karşılayabileceklerini garanti edebilmeleri için 6 milyar euro kadar sermaye yaratması gerekiyor.

Mart ayından bu yana bu dört banka tekrar finans piyasalarına girdi ve toplamda 8.5 milyar euro sermaye tedarik etti. Stres testlerinin sonuçları ile finans piyasalarının bankalara açılması, Yunan hükümetinin Nisan ayında piyasalara yeniden girmesini kolaylaştırdı.

Yunanistan'da uygulanan reformlar sonuçlarını vermeye başladı. Krizin zirve noktasına ulaştığı 2012 ortasından bu yana faiz oranı spreadleri sert şekilde düştü, Atina borsasında hisse fiyatları iki katının üstüne çıktı, mevduatlar bankacılık sistemine geri döndü, ekonomik göstergeler ise yeniden pozitife geçti. Bu yıl pozitif büyümeye yeniden geçilmesini bekliyorum. Pozitif büyüme önceleri ılımlı olsa da daha sonra momentum kazanacaktır.

Önemli bazı sorunlar elbette ki halen devam ediyor. İşsizlik oranı hala yüzde 25'in üstünde. Yunanistan'ın son dönemde elde ettiği başarılar verilen çabaları azaltmamalı. Bazı sektörlerde yapısal reformların artırılması gerekecek. Öte yandan ekonominin toparlanması ile bu reformları uygulamak daha kolay olacak.

Yunanistan'ın yaşadığı finansal fırtına Yunan halkının ülkelerinin şu sorunla karşı karşıya olduğunu fark etmek zorunda bıraktı: Drahmiye dönüş ile elde edilecek her kısa vadeli rekabet gücü kazancı ülkenin eski kötü günlere dönmesi ile hızla yok olabilir. Gayretsizce yapılan reformlar, yüksek enflasyonun geri dönüşü ülkeyi rekabet gücünden yoksun ve resesyon ile krize eğilimli hale getirir. Yunan halkı felaket habercilerinin göremediğini gördü: Gelecekteki refahları ve güvenlikleri euroya bağlı.

 

wsj.com, 20.05.2014


Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.