Gündem

 Deniz Feneri Balyoz Harekat Planı
 Demokratik Açılım İrtica Eylem Planı
 Siyasi Gündem Ergenekon
 Ekonomik Gündem 

 Gündem > Ekonomik Gündem > Üç soruda Fed'in politikası ile ilgili bilmeniz gerekenler

Üç soruda Fed'in politikası ile ilgili bilmeniz gerekenler

ABD Merkez Bankası'nın politikasını izlerken durumu daha karmaşık ya da daha basit hale getirebilirsiniz.

Daha önce Fed'in başkanlık yarışında yer alan ABD hazinesinin eski bakanı Larry Summers son demecinde Fed'in şu anki durumunu üç basit soruya indirgemişti. İşte bizim bu sorulara cevabımız.

1. ABD ekonomisinde ne kadar "boşluk" var?

Burada "boşluk" ifadesi atıl kapasite ve atıl işgücü için kullanılıyor. Resesyonda bu "boşluk" daha fazla, iyileşmede ise daha az olur. Bu boşluk ne kadar fazla ise işsizlik oranı o kadar artar ve Fed ücretlerde enflasyonist artış korkusu olmadan o kadar uzun süre faiz oranlarını düşük tutar. Boş boşluk tamamen ortadan kalktığında ise muhtemelen Fed'in istediğinden daha fazla enflasyon görülecek. Bu nedenle Fed, durum bu noktaya gelmeden önce hareket etmeye çalışıyor.

Bugün ise ekonomistler istihdam piyasasında ne kadar boşluk kaldığı konusunda farklı düşünüyor.

 

Tartışmanın bir cephesi altı ay veya daha fazla süre boyunca işsiz olanların ve işgücünden düşenlerin bir daha kesinlikle çalışma hayatına geri dönmediğini ve daha da önemlisi bu kişilerin ücretlerde aşağı yönlü bir baskı yaratmadığını savunuyor. Princeton'dan Alan Krueger ve Northwestern'dan Robert Gordon'un da dahil olduğu bu grup Fed'in öncelikle kısa vadeli işsizlik oranında gelgitlere odaklanması gerektiğini söylüyor. (Burada kısa vadeli işsizlik oranından, 15 veya belki 27 haftadan daha az işsiz kalanlar kastediliyor.) Bu da ABD'yi şu an yüzde 6,3 olan işsizlik oranından daha fazla tam-istihdama yaklaştırıyor.

Eğer bu doğru ise Fed, daha erken faiz oranlarını yükselterek frene basmalı.

Diğer tarafta ise – ki bu grubun içerisinde Fed Başkanı Janet Yellen da var – yukarıdaki argümana tamamen karşı çıkan bir grup var. Yellen son konuşmasında, istihdam piyasasında işsizlik oranının gösterdiğinden daha fazla boşluk olabileceği uyarısında bulundu. Yellen, "Örneğin tam zamanlı olarak çalışmak isteyip de yarı zamanlı çalışan işgücü oranı tarihi standartların oldukça üstünde" dedi.

Eğer bu görüş doğrusu ise Fed bu durumda frene basmayı ertelemeli. Çünkü uzun vadeli işsizlerin çoğu daha fazla iş imkanı yaratıldığında çalışma hayatına geri dönecektir.

2. Ekonomi bir kez normale döndü mü, diyelim ki işsizlik oranı yüzde 5,5'e geriledi, Fed'in kısa vadeli faiz oranları hangi seviyede olmalı?

Yakın geçmişte enflasyona uyarlanmış kısa vadeli faiz oranları normal zamanlarda ortalama yüzde 2 civarında idi. Bazı ekonomistler – ki bunların başında Summers yer alıyor – ekonominin değişmiş olabileceğini söylüyor. Bu kişiler ABD ekonomisinin artık enflasyona uyarlanmış faiz oranının yüzde 2 olduğu seviyelerde tam istihdamı başaramayabileceğinden endişe duyuyor.

Eğer durum buysa Fed faiz oranlarını daha da düşürmek isteyecektir. Maksimum sürdürülebilir istihdam ve fiyat istikrarı için enflasyona uyarlanmış faiz yüzde 1 civarında hatta daha düşük seviyede tutulabilir.

Fed yetkilileri yaptıkları tahminlerde ekonomideki boşluk ortadan kalktığında enflasyona uyarlanmış faiz oranın yüzde 2 olacağını belirtiyor. Ancak kendilerini güvenceye de alıyorlar. Fed'in son toplantısı ardından yapılan açıklamada, "İstihdam ve enflasyon yönetilebilir seviyelere yakın olsa dahi ekonomik şartlar belli bir süre hedef federal fon oranını Komitenin uzun vadede normal olarak gördüğü seviyenin altında tutmayı gerektirebilir." denildi. Diğer bir deyişle yetkililer enflasyona uyarlanmış faiz oranının yakın bir zamanda yüzde 2'yi görmesini beklemiyor.

3. Fed, başka neleri hesaba katmalı?

Birkaç açık aday var. Bunlardan birisi tehlikeli balonlar veya aşırılıklar ortaya çıkmadan harekete geçerek finansal krizin önüne geçme hedefi. Eğer Fed'in yeni düzenlemeleri ve makro-ihtiyatlı gücü yetersiz kalırsa banka bir gün enflasyon ve işsizlik görünümü için iyi olmasa da kredi balonu ile başa çıkmak için faiz oranlarını yükseltmeye karar verebilir.

Diğeri ise biri ABD Başkanı diğeri ise Kongre tarafından belirlenen Fed'in para politikası ile mali politikası arasındaki süslü oyun. Belki akılsıca sıkı bir mali politikaya karşı kredilerin ödenmesi kolaylaştırılabilir belki de başkalarının harekete geçmesini sağlamak için krediler sıkılaştırılabilir.

Bir de dünyanın geri kalanı var. Hindistan Merkez Bankası Başkanı Raghuram Rajan, Fed'in politikalarını uygularken dünyanın geri kalanına yaptığı etkileri daha fazla dikkate alması gerektiğini belirtiyor.

 

wsj.com, 08.05.2014


Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.