Gündem
Gündem > Siyasi Gündem > Şahin: Henüz adayımız belli değilŞahin: Henüz adayımız belli değilNTV canlı yayınına katılan AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, ''Henüz AK Parti'nin cumhurbaşkanı adayı belli değil'' dedi. Şahin, Başbakan Erdoğan'ın cumhurbaşkanı adayı olması durumunda başbakanlık görevini başbakan yardımcılarından birinin yapabileceğini söyledi.ANKARA - AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, NTV canlı yayınında Funda Görey'in gündeme ilişkin sorularını yanıtladı. AK Parti'nin cumhurbaşkanı adayının henüz belli olmadığının altını çizen Şahin, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün "Bu şartlar altında siyaset planım yok" sözlerini de yorumladı. Mehmet Ali Şahin, Başbakan Erdoğan'ın Köşk'e çıkması durumda başbakan yardımcılarından birinin başbakanlık yapmasının mümkün olduğunu söyledi. Geçen hafta sonu Sayın Cumhurbaşkanı ''Bu şartlarda gelecekle ilgili siyaset planım yok'' dedi. ''Bu şartlarda'' ifadesinin altının çizilmesine gerek var mı sizce? Orada yaptığı açıklamayı sadece bu cümleye bağlı değerlendirirsek isabetli sonuca ulaşamayız diye düşünüyorum. Konuşmadaki başka cümleleri de hatırlarsak gerçek niyetini de öğrenebiliriz diye düşünüyorum. Mesela şu bir gerçek ki ben bağımsız bir şekilde siyasete girmiş ve cumhurbaşkanı olmuş biri değilim diyor. Dolayısıyla arkadaşlarımla konuşacağımızı ve birlikte karara varacağımızı söyledim dedi. Dolayısıyla şu an için gelecekle ilgili bir siyasi planım yok derken bunlarla birlikte gerçek niyetini ve mesajını anlamak ve yorumlamak gerekir diye düşünüyorum. Sayın cumhurbaşkanımız sayın başbakanımız işte sayın Arınç ve arkadaşlarımızla birlikte 2001 yılı 14 Ağustos'unda AK Parti'yi kurduk. Sayın cumhurbaşkanı bizim birlikte yola çıktığımız yol arkadaşlarımızdan biridir. Bizim misyon olarak bazı ilkelerimiz var. Hangi konumda olursak olalım o ilkelerimize uygun davranırız. Bir defa hiçbir zaman bir görev talebinde bulunmayız. Siyasi bir beklentisi olduğu için cumhurbaşkanı seçilmesi sayın cumhurbaşkanımız. İstişareler sonucunda kendisinin cumhurbaşkanı adayı olması kararlaştırıldı. 2007 yılında görev süresi dolmuştu ve sayın başbakanımız bir grup toplantısında sayın Gül'ün elini kaldırarak cumhurbaşkanı adayımız kardeşim Abdullah Gül'dür demişti. Sayın cumhurbaşkanımızın Kütahya'da ben bağımsız bir şekilde siyasete girmiş ve cumhurbaşkanı olmuş biri değilim diyor. Arkadaşlarımla konuşacağım ve birlikte karar vereceğiz diyor. Meclis başkanlığı yaptım ben ama siyasi hedeflerimden biri değildi. Bir görev bir sorumluluk düşerse biz millete hizmet etmek için yola çıkmış insanlarız. 'GEREKSİZ SPEKÜLASYONLARA SON VERMEK İÇİN' 'KİMİN CUMHURBAŞKANI ADAYI OLACAĞI İSTİŞARE SONUCU BELİRLENECEK' -Siyasetle ilgili bir planım yok açıklaması zamanlama itibariyle sizi şaşırttı mı? Böyle bir açıklama bekliyor muydunuz? Acaba bu açıklamanın altında siyasete geri dönmüyorum ama Çankaya Köşkü'nde devam edebilirim gibi bir izlenim de var mıydı? Gerçek amacını bilmem ama benim yakinen tanıdığım cumhurbaşkanımızın gerçek niyetinin bu istişareler sonucunda ortaya çıkacak duruma göre hareket edeceği şeklindedir kanaatim. Bizim AK Parti olarak henüz cumhurbaşkanı adayımızın kim olacağı belli değil. Henüz açıklanmadı. 'GÜL’ÜN AÇIKLAMASINDAN OLUMSUZ SONUÇ ÇIKARMIYORUM' -Cumhurbaşkanı ile başbakan arasındaki beklenen görüşme önümüzdeki hafta mı gerçekleşir? Onu bilemiyorum. Sayın başbakanımızın cumhurbaşkanımızı haftalık ziyaret programı var. Kişisel kanaatim bu istişarelerle ilgili çalışmalar nihayete erdiğinde bu konuyu gündemlerine alırlar diye değerlendiriyorum. -Adalet ve Kalkınma Partisi'nin geleceği de bu noktada tartışılıyor ama başbakan aday olursa ve çıkarsa genel başkan kim olur? Siz olur musunuz? 'BEKLENTİM DE TALEBİM DE YOK' 'BAŞBAKAN KÖŞK'E ÇIKARSA, BAŞBAKAN YARDIMCILARINDAN BİRİ...' 'REDDECEĞİNİ DÜŞÜNMÜYORUM' -Başbakan ve AK Parti Genel Başkanı iki ayrı isim olabilir mi? Hukuken buna mani bir hal yok. Ancak bunun sağlıklı ve yürütülebilecek bir formül olduğu kanaatinde değilim. Bir siyasi parti eşbaşkanlık uygulaması yapıyor biliyorsunuz ve biz de bir yasal düzenleme ile eşbaşkanlık imkanını getirdik. 'EŞBAŞKANLIK SİSTEMİNE BİRAZ MESAFELİYİM' Türkiye ilk kez cumhurbaşkanını kendi oylarıyla seçecek. Bu bir noktada Türkiye'nin artık başkanlık sistemine adım attığını ifade eder. Önümüzdeki süreçte hatta en kısa zamanda bu konuyu tartışmalıyız. Artık cumhurbaşkanını halkın seçtiği bir ülkede ya yarı başkanlık ya da partili başkanlık sistemine Türkiye geçmek durumundadır. Şu anda parlamentodan böyle bir düzenlemenin geçmesi mümkün görünmüyor. 'BAŞKANLIK SİSTEMİNİ HALKIMIZA SUNMALIYIZ' -O zaman anayasayı değiştirecek oy oranına ihtiyaç var burada da seçim sistemi tartışmaları gündeme geliyor. Dar bölge sistemini sayın başbakan telaffuz etti. Biz bir demokratikleşme paketi paylaşmıştık. Seçim sistemi ile ilgili gelin ülke barajını yüzde 5'e indirelim ve daraltılmış bölgeye geçelim dedik. Hayır bu olmaz denirse barajı sıfırlayalım ve dar bölge sistemine geçelim. Siyasi partilerden ir cevap bekledik ama bir cevap ve bir öneri gelmedi. Barajın olmamasını istiyorlar biz de hiç barajın olmadığı bir sistem öneriyoruz. Türkiye'de 550 bölgeye ayrılarak her bölgenin bir milletvekili seçerek parlamentonun oluşması formülüdür bu. Bu tartışılırken sakıncaları olduğunu ileri sürenler olacaktır. Ben faydalarının mahsurlarından daha fazla olduğunu görüyorum. Seçenle seçilen arasındaki iletişimi daha da güçlendirecektir. O bölgede yaşayan vatandaşlar kimi seçtiklerini bileceklerdir. 85 milletvekili seçilir İstanbul'da. Sorsanız İstanbul'da, Ankara'da veya İzmir'de bir kaçı dışında kimse hatırlamaz. Bu sistem AK Parti'ye yarar deniyor. Bunu söyleyenler biz hep küçük kalacağız demek istiyorlar. Buna itiraz dene siyasi partiler çalışın vatandaşın itimadını kazanın siz yakalayın bu yarışı. Biz Türkiye'nin böyle sistemle siyasi ve ekonomik istikrarının daha da güçleneceğini düşünüyoruz. Bu biz oluruz veya halkı ikna ederler başka parti olur. -Tek turlu mu iki turlu mu olacak? Biz tek turlu düşünüyoruz. 7 Haziran'da bir bölgeden en çok oyu almış olan parti ve onun adayı milletvekili seçilmiş olacak. -Temsilde adaletle ilgili tartışmalar ortaya çıkar mı? Temsilde adaleti daha da güçlendireceğini düşünüyoruz. Şu anda parlamentoda temsil edilemeyen bir çok siyasi görüşün ve partinin bu ola temsilci bulundurabileceğini düşünüyoruz. -Bu değişiklikten sonra seçime gidilse ve Adalet ve Kalkınma Partisi sistemi başkanlık veya yarı başkanlığa geçilecek oy oranına ulaşsa bile bir dönem daha halk tarafından seçilmiş bir cumhurbaşkanı yine halk tarafından seçilmiş bir partinin başbakanı görevde olacak. Sayın meclis başkanının bu konuda uyarıları var bu bir yetki sorunu ortaya çıkarır diye. Buna katılıyor musunuz? -ABD'nin Ankara Büyükelçisi Ricciardone ile bir görüşme yaptınız bununla ilgili bize biraz bilgi verir misiniz? Sayın büyükelçi 30 Mart seçimleri dolayısıyla bizi kutlamaya geldiğini ifade etti. İki müttefik ülke olarak dünya olaylarını ve ikili ilişkileri gözden geçirdik. Benim açımdan çok yararlı bir görüşme olmuştur kendileri de böyle ifade etti. Sayın Ricarkone çok popüler bir büyükelçi. Her konuda açıklama yapmış demeç vermiştir. Bunlardan bir kısmı eleştirilmiştir. Türkiye'de hangi ülkenin büyükelçisini tanıyorsunuz diye anket yapılsa herhalde bu yönüyle ABD büyükelçisi gelir. Tabi görevleri öncelikle ki ülke ilişkilerinin daha düzgün işlemesini sağlamaktır. Bu konuda büyükelçilere önemli sorumluluklar düşüyor. -Bu hafta eski bakanlar hakkında verilen soruşturma önergeleri görüşülecek. Sizin bu noktada parti olarak tavrınız bunların meclis tatile girmeden önce komisyonların kurulması mı yoksa önümüzdeki döneme kalabilir mi? Onun bir süresi var bir ay içinde zannediyorum görüşülür diyor. Bu hafta bu konu görüşülecek. Soruşturma önergeleri görüşülecek büyük ihtimalle soruşturma komisyonu veya komisyonları kurulacak. 15 kişiden oluşuyor bu komisyonlar partileri güçleri oranında temsil ediliyor. Komisyon raporu geldikten sonra eğer bu milletvekili arkadaşlarımızın yargılanmaları sonucuna varırsa komisyon tekrar mecliste bir oylama yapılacak. Bütün bu oylamaların da gizli olduğunu hatırlatalım. Komisyon belki bir sorumluluk bulmayacak veya bulacak. Bulursa oylama sonucunda büyük bir ihtimalle yüce divana giderek yargılanırlar. Ben soruşturma önergeleri verilmesi aşamasında bu eski bakan arkadaşlarımızın biz hakkımızdan soruşturma açılmasını istiyoruz gerekirse yargılanmak istiyoruz aklanmak istiyoruz demişlerdi. O nedenle bütün bu safhalarda da onların bu çalışmalardan rahatsız olmayacaklarını düşünüyorum. Gerekirse yargılanmalılar suçlu bulunurlarsa neyse gereği o yerine getirilir. Suçsuzlarda beraat ederler ve bu sorun çözülür. Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız. |