Gündem

 Deniz Feneri Balyoz Harekat Planı
 Demokratik Açılım İrtica Eylem Planı
 Siyasi Gündem Ergenekon
 Ekonomik Gündem 

 Gündem > Siyasi Gündem > Ali Fuat Yılmazer'in iddiasına Erdoğan'dan sert yalanlama

Ali Fuat Yılmazer'in iddiasına Erdoğan'dan sert yalanlama
Başbakan Erdoğan, "Ergenekon ve Balyoz'daki tutuklamaların tamamından bilgisi vardı" iddialarına ilişkin, "A'dan Z'ye bunların hepsi yalan. Bunlar, o kadar ahlaksız, adi ve seviyesiz ki, bunlar takiyeyi, yalanı, iftirayı leblebi çekirdek gibi yerler" dedi.

TRT Haber'e konuşan Başbakan Erdoğan, 4 bakanla ilgili fezlekeye ilişkin yapılan oylamayla ilgili, "Oylamaya bile kalamadılar. Aklımda kaldığı kadarıyla 151'de kaldılar ve bizim arkadaşlarımız da 249'la gereken cevabı onlara verdi" dedi.

Erdoğan, bölücü terör örgütü başı Öcalan'la ilgili AİHM'in aldığı karara ilişkin,"Ülkemizi sadece karıştırmaya yönelik, böyle hassas bir dönem. Yaptıkları açıklamaların hiç doğru, dürüst bir yanı yok" dedi.

Telefon dinlemeleri

Telefon dinlemelerini eleştiren Başbakan Erdoğan, "Beni dinlemişler, ailemi dinlemişler, oğlumu kızımı dinlemişler. Yasal değil. Bir müslüman bir müslümanı dinleyebilir mi gözetleyebilir mi? Bizim dinimizde böyle bir şey var mı? Şantajı da kullanıyorlar. Bunun uluslararası boyutu da var. Mesela Enerji Bakanım ile görüşüyorum. Bunu bir yerlere servis edersen bu dört dörtlük vatana ihanet suçuna girer. Bizim bu görüşmelerimizi uluslararası yerlere servis etmedikleri ne malum? Bunların içerisinde sıkıntılı olaylar var. Mesela Adana olayı. Adana olayı yenilir yutulur bir olay değildir. CD'lerini izlediğim zaman vurulmuşa döndüm. Türkmenlere giden yardımları, savcı kapağı açtır. Onların hepsini kameraya aldır resimle. Sen bunu nereye servis edeceksin? Ne adına yapacaksın ?" diye konuştu.

"Casusluk suçuna girer, gereği yapılacaktır"

Başbakan Erdoğan, paralel yapı tartışmaları konusunda yaptığı değerlendirmede şu ifadelere yer verdi: "Gündem bu olsun istemezdik bir hesaplaşma şeklindeki bir değerlendirmeyi uygun bulmam. Bu ülkenin bir başbakanı olarak bir örgütün, çetenin Türkiye Cumhuriyeti devletinin ele geçirme operasyonunu sinsice yürütme çalışması karşısında sesiz kalmamız mümkün değildir. Yapılması gereken hukuk içerisinde ne ise, bunun gereğidir.

Çünkü bu ülkenin bir 657'si vardır. Bir memur nasıl çalışır bunun şartları bellidir. Bir başbakanı, cumhurbaşkanını, Genelkurmay Başkanını… siz hiçbir şekilde dinleyemezsiniz. Bunları dinleyenler ortaya çıktığında, bu casusluk suçuna girer. Bunu hukuk söylüyor. Hiçbir demokraside, demokratik rejimde bunların yeri yoktur. Ve bu bir casusluk suçu olduğu için de tabiki gereği yapılacaktır.

Bakın şimdi kaçışlar yapıldı. Kimisi hemen emekliliği isteyip kaçıyor. İzin kullanarak kaçıp gidiyor vesaire. Dönmüyor. Çünkü işin başındaki bir kere kaçıp gitmiş 99'da. Kaçarak başka hülyalar içerisinde kendisine belki hedefler belirlemiş. 2 yıl kadar önce bir olimpiyatta çağrı yaptım; ülkenize gelin dedim. O gelemeyeceğini aslında ifade edebilen cevap değildi.

Emekli olup da giden bir insan değildi. İstifa ederek giden ama işte yine o paralel yapının, ona uydurma bir yeşil pasaport vermesi ile Amerika'ya giden bir kişi. Ve o kişi ülkemizi karıştırıyor. Ulusal güvenliğimizi tehdit eden bir durum söz konusu. Tedbirleri almak bizim görevimiz. Şu anda bizim yaptığımız bu tedbirleri almak. Hukuk içerisinde bu tedbirleri alacağız. Amerika'da inzivaya çekilmek. Bu nasıl bir inzivaya çekilmekse. Bizim ülkemizde, tarihimizde biz münzevileri çok iyi tanımışızdır.

Keşke sen de öyle bir münzevi olabilseydin. Ama maalesef öyle bir şey söz konusu değil. Tamamıyla mali işlerin içerisine girmiş, parasal ilişkileri tamamıyla organize eden takip eden adeta film senaryolarını takip edercesine malum televizyon kanallarından kendilerine ait dizilerin olurunu veren. Bunlar tamamıyla şantaj olarak kullanılan şeyler. Partilerden istifa edenlerin istifa nedenlerini araştırırsak aslında altından bu gibi nedenler de çıkabilir. Bu tür şantajlar çıkabilir. Tehditler olabilir. Bunların üzerine gideceğiz."

"35 yıllık süreç içerisinde attıkları bir adım var"

Paralel yapının 35 yıllık bir süreç içerisinde devletin yapısı içinde az veya çok sızdıklarını söyleyen Başbakan Erdoğan, "Bunların 35 yıllık bir süreç içerisinde attıkları bir adım var. 12 yıllık iktidarımız döneminde iyi niyetimiz koruyarak bu noktaya geldik. Devletin yapısı içinde az veya çok sızdıkları yerler var. Bunlara gönül vermiş kardeşlerimize sesleniyorum, her şeyden önce bu kardeşlerimiz şunu bilmeli; Hoca efendi dediyse bunda bir keramet hikmet vardır. Bu yaklaşım çok yanlış. Bunların temel ilkesi, kendi amaçları için her şey meşrudur. Her şeyi kullanabilirsiniz. Bire bir şahit olduğum için artık rahatlıkla söylüyorum. Bunları açmak benim edebime ters düşüyor. Özel dostlarım sorduğunda bunları açıyorum. Bu tür programlarda açmıyorum" dedi.

"CD'lerini izlediğimz zaman vurulmuşa döndüm"

Bir müslümanın bir müslümanı dinleyemeyeceğini şantaj olarak kullanamayacağını dile getiren Başbakan Erdoğan şöyle konuştu:  "Bize bazen kitaplarını falan gönderiyor. Ne oldu ki on iki yılda akla gelecek her türlü iftirayı atma yoluna girdiler. Beni dinlemişler, ailemi dinlemişler, oğlumu kızımı dinlemişler. Yasal değil. Bir müslüman bir müslümanı dinleyebilir mi gözetleyebilir mi? Bizim dinimizde böyle bir şey var mı? Şantajı da kullanıyorlar.

Bunun uluslararası boyutu da var. Mesela Enerji Bakanım ile görüşüyorum. Bunu bir yerlere servis edersen bu dört dörtlük vatana ihanet suçuna girer. Bizim bu görüşmelerimizi uluslararası yerlere servis etmedikleri ne malum? Bunların içerisinde sıkıntılı olaylar var. Mesela Adana olayı. Adana olayı yenilir yutulur bir olay değildir.

CD'lerini izlediğim zaman vurulmuşa döndüm. Türkmenlere giden yardımları, savcı kapağı açtır. Onların hepsini kameraya aldır resimle. Sen bunu nereye servis edeceksin? Ne adına yapacaksın? MİT kimliklerini gösteriyorlar. Onları yere yatırıp PKK'lıymış gibi de onların üzerine 10, 15 kişi saldırıp işkence ediyor. Bunu yapan paralel yargını bir mensubu. Bu nasıl bir milletini sevmektir? İşin sınırı yok. Bunlar en yakın arkadaşlarını bile dinlediler. Latif Erdoğan örneğinde olduğu gibi."

Ali Fuat Yılmazer ne demişti?

cnnturk.com, 19.03.2014

Başbakan'dan önemli açıklamalar
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan TRT’nin ortak yayınında,Ahmet Taçgetiren,Nihal Bengisü Karaca ve Hakan Albayrak'ın sorularını yanıtlıyor.

İşte konuşmasından satırbaşları;

Bu kişi oradan ülkemi karıştırıyor. Şu anda bunun tedbirlerini alma zorundayız. Amerika'da inzivaya  çekilmek. Bu nasıl inziva. Bizim ülkemizde inzivaya  çekilecek çok yer var.

Bunlar tamamıyla  şantaj olarak kullanılan şeyler. Partilerden istifa eden kişilerin istifa nedenlerini araştırırsak altlarından bunlar çıkabilir.

Bunlara gönül vermiş kardeşlerime sesleniyorum; Şu ifade çok kullanılıyor 'hoca efendi dediyse bunda bir keramet vardır" bu ifade çok yanlış bir yaklaşım tarzıdır. Bunlarda yalan takiye, iftira fitne fesat var. Türkiye Cumhuriyeti'nin başbakanı Tayyip Erdoğan on iki yıldır görevde. Bize  bazen kitaplarını falan gönderiyor. N'oldu ki on iki yılda akla gelecek her türlü iftirayı atma yoluna girdiler. Beni dinlemişler, ailemi dinlemişler, oğlumu kızımı dinlemişler. Bir Müslüman bir Müslümanı dinleyebilir mi gözetleyebilir mi? Şantajı da kullanıyorlar. Bunun uluslararası  boyutu da. Mesela Enerji Bakanım ile görüşüyorum. Bunu bir yerlere servis edersen bu dört dörtlük vatan ihanet suçuna girer. Bizim bu görüşmelerimizi uluslararası yerlere servis etmedikleri ne malum?

YURTLARDA TEHDİT VAR

Yurtlarda korku var. bu kişiler tehdit ediyorlar. Bana gelen bir kız öğrencimiz "Eğer onları dediğini yapmazsak başbakanım. annemi babamı arayacaklar, anneme babama sizin kızınız erkeklerle meşru olmayan telefonlar edecekler" diyorlar. Yani bir şantaj var.

BAŞBUĞ İDDİALARI

Emekliliğini izteyen ahlaksız seviyesiz biri diyor ki ‘Bu tutuklamayı başbakan istedi’ diyor. A'dan Z'ye bunların hepsi yalan. Bunlar takiyeyi, yalani leblebi çekirdek gibi yerler. Sen benimle kaç kere görüştün. Bunun bedelini ödeyecek. Bazı malum oparasyonu yapıp istanbul dışına gönderilen savcılar vardı ya bunların hepsi kankaydı. Kendileri için somut dedilleri yoksa Tayyip Erdoğan için nasıl oluyor. Onlara da mı montaj kaset yayınlayacaklar? Bakın bugün fezleke ile ilgili tartışma istediler. Dert bugün bunu yapıp burdan netice alırlarsa son günlerde değerlendirebilir miyiz? Bizim arkadaşlarımız onlara gereken yanıtı verdiler. Benim dört bakın arkadaşım gerekeni gerektiği zamanda yapar. Daha önce da yaptılar ve görevlerinden ayrıldılar. Muhalefet soruşturma önergesi vermiyor. Biliyorlar ki buradan bekledikleri neticeyi alamayabilirler. Bugünkü olaydan sonra onlar böyle bir atağa geçseler şaşırmam. Yerel seçimlerden sonra olabilir, arkadaşlarımız verebilir.”

TAHLİYELER

Yargı neden bu kadar uzun süre bekliyor. Bu zamana kadar karar verilmez mi bu zulümdür. Çıkanlar beraat etmedi, bunlar tutuksuz yargılanmaya devam edecekler. Bütün bunların hepsinin şahsımla partimle bir ilgisi yoktur. Genelkurmay başkanı ile yaptığım açıklama herkesin malumudur. Tutuksuz yargılanmasını söylemiştim. Yerel mahkeme kararını verdi ve bu bir rahatlama getirmiş oldu. Şu anda içeride nice masum insanlar varken, içeride olan Yakup Köse var. Tüm Türkiye için bunların hepsinin gözden geçirilmesi  lazım.

AİMM KARARI

Ülkemizi sadece  karıştırmaya yönelik. Yaptıkları açıklaman tamamen hakikatten uzak, kendilerini haklı çıkaracak yalan yanlış. Böyle şey olmaz.
 

Hürriyet, 19.03.20145


Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.