Gündem

Türkiye ’nin yumuşak karnı cari açıktaki en büyük faktör olan enerji ithalatına son 10 yılda 385 milyar dolar ödendi. Enerjide büyük ölçüde dışa bağımlı olan Türkiye’nin, ithalat faturası önümüzdeki dönemde de hayli kabaracak. Bu konuda çeşitli kurumlar tarafından yapılan tahminlere bir yenisini ekleyen Akdeniz Ülkeleri Enerji Şirketleri Birliği (OME) Petrol ve Gaz Direktörü Dr. Sohbet Karbuz, “Türkiye’nin 2013-2030 toplam enerji ithalat faturası iyimser senaryoda 1.1 trilyon dolar, kötümser senaryoda ise 1.4 trilyon dolar olacak. Enerji faturasının ekonomi üzerindeki etkisi daha da artacak. 90 milyar dolar sadece elektrik ihtiyacını karşılamak için harcanacak” dedi.

2013’te 56 milyar dolar2013 yılında ithal enerjiye yaklaşık 56 milyar dolar ödedik. Bu yıl ise yükselen kur nedeniyle bu faturanın daha da kabarması bekleniyor. Enerji Bakanı Taner Yıldız, 107 dolarlık ham petrol ve 2.27’lik dolar paritesinin bir yıl sürmesi halinde maliyetlerde 7 milyar dolarlık artış olacağını kaydetmişti. Uluslararası Araştırma Ağı’nın (IRN) düzenlediği “2014 Türkiye Petrol ve Doğalgaz Zirvesi”nde sorularımızı yanıtlayan OME Petrol ve Gaz Direktörü Dr. Karbuz ise yeni bir öngörü paylaştı: “1970 ila 2012 arasında enerjiye yaklaşık 500 milyar dolar harcandı. 2030’a kadar gerçekleşecek rakam, 1970’ten 2012’ye kadar ödenen enerji faturasının neredeyse 3 katı olacak.”
İki tahminin arasındaki farkın nasıl oluştuğunu sorduğumuz Karbuz, şunları söyledi: “İyimser senaryo, yerli ve yenilenebilir enerji kaynaklarının azami şekilde geliştirilmesi, bunun yanında enerji verimliliği ve tasarrufuna gereken ağırlığın verilmesini öngörüyor. Sanayide ve konutlarda verimlilik olacağı için daha az enerji kullanımı olacak. Kabarık enerji ithalat faturası, rekabeti ciddi şekilde düşürür. Sanayideki en önemli girdilerden biri enerji; Pahalı enerji kullanırsanız, enerjiyi yoğun kullanan sektörlerde ürettiğiniz ürün de pahalı olur. Pahalı malı kime satacaksınız? Ucuz enerji kullanarak sanayide üretilecek mamulün, ihracata yönelmesi ekonomiye gelir sağlar ve istihdam yaratır. ABD bu yüzden senelerdir çıkardığı kaya gazını ihraç edip etmeme konusunda karar veremedi.”

TPAO’dan iki şirket çıkacak

Tpao Genel Müdür Vekili Besim Şişman, uzun süredir üzerinde çalıştıkları bir yol haritasını yakında açıklayacaklarını kaydederek, “Bu kapsamda sondaj gibi tüm servis işleri bünyemizden çıkacak. Bunlar ayrı bir şirkette birleşecek. TPAO esas işi olan petrol arayıp bulmaya odaklanacak” dedi.
TÜRKİYE Petrolleri Anonim Ortaklığı (TPAO) Genel Müdür Vekili Besim Şişman, önemli değişikliklerden birinin TPAO’nun iki şirket olarak ayrışması olduğunu dile getirdi. Sondaj ve kuyu hizmetleri gibi arazide yapılan servis işlerinin tamamının TPAO bünyesinden çıkacağını kaydeden Şişman, yeni bir iştirak oluşturulacağını söyledi. Uluslararası Araştırma Ağı’nın (IRN) düzenlediği “2014 Türkiye Petrol ve Doğalgaz Zirvesi”nde sorularımızı yanıtlayan Şişman, 2013 yılında yaklaşık 600 milyon dolar kâr ettiklerini dile getirdi.
Şişman, “Halka açılma hedefi de var. 2017 gibi hisselerimizin yüzde 5’lik bölümünü halka arz etmeyi planlıyoruz” dedi.