Gündem

 Deniz Feneri Balyoz Harekat Planı
 Demokratik Açılım İrtica Eylem Planı
 Siyasi Gündem Ergenekon
 Ekonomik Gündem 

 Gündem > Ekonomik Gündem > TMSF'den Sarıgül açıklaması

TMSF'den Sarıgül açıklaması
 

"Fon'a devredilen bankalardan Bankekspres AŞ kaynaklı ödenmemiş kredi borcu nedeniyle başlatılan kanuni takip sonucunda, kamuoyunda irademiz ve isteğimiz dışında çeşitli spekülatif haber ve yorumlar yapılmaktadır"
"Bu tarz haber ve yorumların daha ziyade işlemin zamanlamasıyla bir kısım borçluların kişisel özellikleri üzerinden yapıldığı görülmektedir"
"1998 yılında 3 milyon 500 bin dolara karşılık gelen miktarda banka kaynağının kullanıldığı ve dolaylı yollardan yine banka kaynağı kullanılarak kredi borcu kapatılmış gibi gösterildiği, bu şekilde kredi borcunun banka kaynaklarından finanse edilerek kapatılması nedeniyle aslında gerçekte borcun ödenmediği ve banka kaynağının tahsil edilemediği anlaşılmıştır"
"Konunun cezai boyutuyla ilgili incelemeler ise ayrıca devam etmektedir"

Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF), 5411 sayılı  kanun kapsamında Fon'a devredilen bankalardan Bankekspres AŞ kaynaklı ödenmemiş  kredi borcu nedeniyle başlatılan kanuni takip sonucunda, kamuoyunda irade ve  istekleri dışında çeşitli spekülatif haber ve yorumların yapıldığını belirtti.
TMSF'den yapılan yazılı açıklamada, bu tarz haber ve yorumların,  işlemin zamanlamasıyla bir kısım borçluların kişisel özellikleri üzerinden  yapıldığının görüldüğü bildirildi.
Konunun tam olarak anlaşılması bağlamında daha önceden yapılan  açıklamayı bir kere daha hatırlatarak, kamuoyunun yeterince aydınlanması  bakımından aşağıdaki hususların altının bir kere daha çizilmesinde yarar olduğu  vurgulanılan açıklamada, şu ifadelere yer verildi:
"Söz konusu alacak tahsil işlemine konu, borcu doğuran bilgi ve  belgelere ulaşılması konusunda, icrai takibe muhatap 9 kişi içinde yer alan banka  hakim ortağının, kasım 2013 tarihinde kurumumuza sunmuş olduğu belgelerden yola  çıkılarak, gelişen süreçte gerek kurum ve gerekse ilgili banka nezdinde 2 aya  yakın bir süre yapılan incelemeler sonucunda Ocak 2014 tarihi itibariyle, 1998  yılında 3 milyon 500 bin dolara karşılık gelen miktarda banka kaynağının  kullanıldığı ve dolaylı yollardan yine banka kaynağı kullanılarak kredi borcunun  kapatılmış gibi gösterildiği, bu şekilde kredi borcunun banka kaynaklarından  finanse edilerek kapatılması nedeniyle aslında gerçekte borcun ödenmediği ve  banka kaynağının tahsil edilemediği anlaşılmıştır.
Tahsil işlemine başlanılmasını bekletici veya geciktirici herhangi bir  hukuki sebebin de bulunmaması nedeniyle, 5411 sayılı Kanun kapsamında, bu kaynağı  edinenlerle bu kaynağın edinilmesine neden olanlar; Nahit Hayal, Çetin Kırışgil,  Mustafa Sarıgül, Oktay Özkan, Fatih Aytekin, Altan Ayanoğlu, Cafer Sait Okray,  Korkmaz Yiğit ve Savaş Özcan hakkında Fon Kurulu kararı çerçevesinde alacak  tahsil işlemine başlatılmıştır. Kurumun bugüne kadarki uygulamalarına uygun  şekilde, rutin olarak borçlu oldukları tespit edilenlerin malvarlıklarına  ihtiyaten haciz tatbik edilmiş ve esas takibe ilişkin yasal süreç de  işlemektedir. Konunun cezai boyutuyla ilgili incelemeler ise ayrıca devam  etmektedir."

"Mevzuatın verdiği görev ve yetki kapsamında hareket ediliyor"
Tamamen mevzuatın verdiği görev ve yetki kapsamında hareket edildiği  belirtilen açıklamada, bugüne kadar banka kaynaklı borçlardan hiçkimse takip  edilmiyor da ilk defa adı geçen borçlular böyle bir hukuki işleme muhatap  oluyormuş gibi bir anlayışla TMSF'nin haksız bir şekilde bir takım siyasi ve  güncel tartışmaların içine çekilmeye çalışıldığı ifade edildi.
Açıklamada, "Kurumumuz bugün itibariyle, aradan 16 yıl geçmiş olsa  bile elde ettiği belgelere ve bilgilere dayalı olarak kamuoyunda tartışma konusu  yapılan iş bu alacak tahsil işleminin haricinde birçok başka borçlu hakkında da  yasal takip işlemini başlatmakta ve sürdürmektedir. Zaten kanun koyucunun Fon  alacaklarına ilişkin öngördüğü 20 yıllık zamanaşımı süresi de bu amaca  yöneliktir" denildi.
TMSF'nin batık bankalardan kaynaklı halkın sırtına yüklenmiş olan  maliyetin azaltılması konusunda çalışma yapmakla görevli ve yetkili olduğu  hatırlatılan açıklamada, şunlar kaydedildi:
"Bu görev ve yetki kaynağını kanunlardan ve ilgili mevzuattan almakta  olup, kurumumuzun yasal olarak özerk yapısı dikkate alındığında, bu görevin  ifasında Fon Kurulu alacağı kararlarda bağımsızdır. Yine bilinmektedirki idarenin  her türlü işlemi yargı denetimine açık olup, bugüne kadar bu işlemlere muhatap  kişilerin, kanuni haklarını bağımsız yargı mercileri önünde aradıkları veya  takibe konu borcu ödeme yolunu seçtikleri  gözetildiğinde, söz konusu işleme  muhatap kişilerin de aynı şekilde hareket etme hakkına sahip oldukları açıktır."

Milliyet, 22.01.2014


Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.