Gündem
 Gündem > Ekonomik Gündem > Piyasalar erken seçimi tartışmaya başladı
Piyasalar erken seçimi tartışmaya başladı
Yolsuzluk operasyonu sonrasında ortaya çıkan siyasi kriz piyasaları sarsmaya devam ediyor. Bazı uzmanlara göre erken seçim kararı piyasaları rahatlatabilir
17 Aralık'ta başlatılan yolsuzluk ve rüşvet operasyonun yarattığı siyasi ve hukuksal deprem piyasaları sarsmaya devam ederken, gündeme erken seçim girdi.
Operasyonun başladığı tarihten bu yana yüzde 14 gerileyen BIST-100 Endeksi bugün yüzde 2,33 oranında düşerek 64.555 puana indi. Dolar 2,014'ü, euro ise 2,93'ü aşarak rekor kırdı. Operasyonun başladığı tarihten bu yana kurdaki değer kaybı yüzde 5'e ulaştı.
Bazı uzmanlar, piyasaların yüksek belirsizlik nedeniyle siyasetin baskısı altına kalmaya devam edeceğini ve bu baskıdan sadece bir erken genel seçim kararı ile çıkılabileceğini düşünüyor.
"Ölçüsüz ve büyük bir siyasi risk var" diyen Strateji Menkul Değerler Fon Müdürü Bülent Topbaş, "Riskler ölçülemez boyutlarda. Bu nedenle panik satışlar var. Piyasa artık erken seçim kararını alınması gereken noktaya geldi" değerlendirmesinde bulundu. Topbaş, erken seçim kararının kısa süreli olarak bir şok etkisi yaratabileceğini ancak risklerin öngörülebilir hale gelmesi ile bunun atlatılacağını kaydetti. Yabancı yatırımcıların tatilde olduğunu hatırlatan Topbaş, tatilin bitmesi ile birlikte özellikle kurun baskı altında kalabileceğini öngördü.
Global Source Ekonomisti Atilla Yeşilada da piyasa açısından en olumlu senaryonun Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün görevlerine bir dönem devam etmeleri olduğunu söylerken, "Bu senaryoda erken seçim kararı ile Erdoğan görevine devam ederken, hem içeriye hem de dışarıya halkın yanında olduğu mesajını verir. Piyasa da bunu kısa vadede olumlu karşılar" dedi. Yeşilada, kısa vadedeki bu olumlu tepkiye rağmen, bir yılda 3 seçim yapılacak olması, küresel ekonomiden genişlemeci para politikalarının sona ermesi nedeniyle bu etkinin geçici olacağına inandığını kaydetti.
Bosphorus Capital Genel Müdürü Murat Salar ise erken seçimin mevcut durumda büyük bir değişikliğe neden olmayacağını, bu nedenle piyasalara etkisinin sanıldığı kadar olumlu olmasını beklemediğini kaydetti. Salar, "Seçimlerin mevcut Meclis aritmetiğini büyük ölçüde değiştirmesini beklemem. Dolayısıyla piyasaya da etkisi sınırlı olur" dedi. Salar, bunun yerine uluslararası sistemle uyumlu bir hükümet görünümünün piyasalara yeniden güven kazandırabileceğini belirtti.
Türkiye 2014'te yerel seçimler ile cumhurbaşkanlığı seçimlerine hazırlanıyor.
Bugün yargıdan gelen açıklamalar, yolsuzluk soruşturması sonrası ortaya çıkan tıkanıklığı piyasaların gündemine iyice yerleştirdi. Medyada operasyonda ikinci dalganın başlatılması için talimatın verildiği, soruşturmayı yürüten savcının bu talimatına rağmen emniyet güçlerinin harekete geçmediği yönünde haberler yer alırken, savcı Muammer Aktaş'ın görevinden ayrılması borsada sert satışlarla karşılandı. Savcının ayrılırken, "Soruşturma yapmam engelleniyor" açıklaması borsada kayıpları bir ara yüzde 3 seviyesine kadar çıkarırken, İstanbul Başsavcısı Turan Çolakkadı da Aktaş'ı yalanlayan bir konuşmaya başladı. Çolakkadı, "Başsavcının izni olmadan soruşturma başlatılmaz. Herkes rasgele inceleme yapamaz" derken, görev değişikliğinin gerekçelerini anlattı. Yargı son önemli açıklama Hakimler Savcılar Yüksek Kurulu'ndan (HSYK) geldi. HSYK, operasyonun başlaması sonrasında Adli Kolluk Yönetmeliği'nin yapılan ve savcılara başsavcı ile amirlerine yürüttükleri soruşturma hakkında bilgi verme zorunluluğu getiren değişikliğin anayasaya aykırı olduğunu duyurdu.
Yargıda bu tartışmalar yaşanırken, Merkez Bankası'nın kur yükselişine karşı verdiği mücadele devam ediyordu. Banka, 24 Aralık'ta yaptığı açıklamaya paralel olarak her gün en az 450 milyon dolarlık döviz satışlarını sürdürdü. Yılsonuna kadar her gün en az 450 milyon dolar satacak olan Merkez Bankası, Ocak ayında da en az 3 milyar dolar satacağı açıklamıştı.
Topbaş, yargıda süren tartışmalar ve artan siyasi belirsizlik ile birlikte Merkez Bankası'nın mevcut döviz satışlarının yetersiz kalabileceğini söyledi ve ekledi: "Bundan sonra Merkez Bankası kura karşı yumuşak tutumundan vazgeçip daha agresif politikalar izlemek zorunda kalabilir".
wsj.com.tr, 26.12.2013
Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.
| 
