Gündem

 Deniz Feneri Balyoz Harekat Planı
 Demokratik Açılım İrtica Eylem Planı
 Siyasi Gündem Ergenekon
 Ekonomik Gündem 

 Gündem > Ekonomik Gündem > FED 100 yaşında

FED 100 yaşında
Amerikan Merkez Bankası FED, 100 yıldır doları koruyor. Dünyanın en güçlü merkez bankasının kararları dünya ekonomisini canlandırdığı gibi sarsabiliyor da.

Amerikan Merkez Bankası’nın sıkı korunan beyaz dış boyalı merkezi Beyaz Saray ve Maliye Bakanlığı’nın yakınlarında yer alıyor. Bina Washington’daki pek çok kişi için bir bilmece gibi. Yoldan geçen biri, “Bunun ne binası olduğu hakkında hiçbir fikrim yok” diyor. Yalnız o mu?. Sadece çok az kişi ince yazılmış “Merkez Bankası” yazısını görebiliyor. Bir Amerikalı, “Bu Merkez Bankası, Bernanke orada çalışıyor öyle değil mi?” diyor. Bir kadın onu doğruluyor ve “Burası Amerikan Merkez Bankası. Ben Bernanke de şimdiki başkanı” şeklinde konuşuyor. Bir başkası da “Burada para politikaları yürütülüyor” diyor.

Wilson'un pişmanlığı

Tam 100 yıldır bu böyle. 1907'de ABD'nin en büyük finans krizi sayılan “Büyük Panik“ savuşturulduktan sonra bir grup güçlü bankacı Georgia'daki Jekyll Adası'nda bir yasa planladı. 23 Aralık 1913 tarihinde karşıtların isyanına karşın Başkan Woodrow Wilson döneminde yasa uygulamaya kondu. Demokratların bankacılar JP Morgan ve John D. Rockefeller ile bir anlaşma yaptığı belirtiliyor. İki bankacının Demokratlara seçim zaferinde yardımcı olurken, Demokratların da ilk merkez bankasının kurulmasında yardımcı olduğu kaydediliyor. Wilson, daha sonra günlüğüne şu notları düşmüştü: “Bilmeden ülkemi mahvettim. Büyük bir sanayi ülkesi finans sistemi tarafından kontrol ediliyor. Tüm faaliyetlerimiz birkaç adamın keyfiyetine tabi.“

FED, gerçekten de Amerikan dolarının kontrolünü özel bankacıların eline geçmişti. Washington'daki merkez kurumun ipleri onların elindeydi. FED’in lke genelinde 12 şubesi var. FED, en kötü durumda bankacılık sistemine en son kreditör olarak müdahale ediyor. Bu nedenle siyasetten bağımsız olması gerekiyor.

FED Başkanı Bernanke de “Bu en büyük deneyin yani FED'in kuruluşunun ilk amacı da doların istikrarını korumaktı“ diyor. Washington'daki doğum günü etkinliğinde yaptığı konuşmada, bu büyük deneyi yıllar içinde başka zorlukların izlediğini hatırlatan Bernanke, “1930'lu yılların Büyük Depresyonu, 1970'li yılların Büyük Enflasyon'u, enflasyonun yüksek faizlerle baskı altına alındığı ve küreselleşmenin dünya genelindeki büyümeyi istikrarlı hale getirdiği Büyük Kanaatkârlık ve 2008 finans krizini izleyen Büyük Resesyon“ şeklinde konuşuyor.

Ancak Merkez Bankası'nı eleştirenler krizlere yanlış kararların yol açtığı görüşündeler. Bankanın politika gibi aslında hiç karışmaması gereken işlere karıştığı eleştirisinde bulunuluyor.

Siyasete müdahale

Eski Amerikan Merkez Bankası Başkanı Alan Greenspan sadece emlak balonunu göz ardı etmekle değil, ama aynı zamanda para politikasıyla da bunu teşvik ettiği gerekçesiyle eleştiriliyor. Bu, 2007 yılında İkinci Dünya Savaşı'ndan bu yana en büyük finans krizine yol açmıştı. Greenspan'ın halefi Bernanke'nin de krize aşırı tepki verdiği eleştirisinde bulunuluyor.

Washington merkezli düşünce kuruluşu Cato Enstitüsü'nden James Dorn, “2007 yılındaki panik ve bunu izleyen finans krizi FED'in gücü sayesinde ucuz para politikasına yol açtı” diyor. Dorn, Merkez Bankası'nın uzun süredir gerçek faaliyet alanını terk ettiğini söylüyor.

FED, şu anki düşük faiz politikasını ABD'deki işsizlik oranı büyük ölçüde düşene kadar sürdürmek istiyor. En çok eleştiri alan noktalardan biri de krizden bu yana her ay uzun vadeli devlet tahvilleri ve ipotek senetleri satın alması. Ocak ayından itibaren aylık 85 milyar dolarlık varlık alımının 75 milyar dolara düşürülmesi planlanıyor. Ancak bunun önemli bir değişiklik getireceğine inanılmıyor.

Çok sayıda politikacı özellikle de sağ kesimdekiler ellerinden gelse Merkez Bankası’nı hemen kapatırlar. Bazıları ise FED'in sadece enflasyonla mücadeleye odaklanıp istihdam politikasından uzak durmasını istiyor. FED'in yeni başkanı Janet Yellen, ocak ayında görevi Bernanke'den devralıyor. Uzmanlar yeni başkan döneminde de Merkez Bankası politikasında çok fazla değişiklik beklemiyorlar.

dw.de,23.12.2013


Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.