Gündem

 Deniz Feneri Balyoz Harekat Planı
 Demokratik Açılım İrtica Eylem Planı
 Siyasi Gündem Ergenekon
 Ekonomik Gündem 

 Gündem > Siyasi Gündem > Atalay: "Herkesin hayat tarzına saygı duyuyoruz"

Atalay: "Herkesin hayat tarzına saygı duyuyoruz" 
Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, "insanların özgürce, hangi inançla, etnik yapıda, nasıl yaşarsa yaşasın hayat tarzına saygı duyduklarını" açıkladı.
 
Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, Kırıkkale Valiliği'nde düzenlediği basın toplantısında, son günlerde gündeme gelen hayat tarzına müdahaleyle ilgili eleştirilere yanıt verdi. "Demokratikleşme paketi" ile Ceza Kanunu'na özel bir hüküm eklediklerini ifade eden Atalay, "115. maddeye özel bir paragraf ekledik. 'Kişilerin hayat tarzına müdahale edilemez, edenlere şu cezalar verilir' diye biraz daha arttırıcı ceza getirdik. İlk defa oldu. 30 Eylül'de Başbakanımızın açıkladığı demokratikleşme paketindeki, 'Herkes özgürce yaşasın, hayat tarzına müdahale edilmesin', bizim dönemimizin en önemli çalışmasıdır" dedi.

Türkiye'de 11 yılda hiçkimsenin hayat tarzına müdahale etmediklerini söyleyen Atalay, "Uluslararası kriterler içerisinde bakılırsa bazı düzenlemeler söz konusudur. O düzenlemelerin hepsi, uluslararası standartlar içerisindedir. Yoksa biz özel olarak kişilerin yaşadığı, inancına, değerine, müdahale diye bir şey söz konusu değil. Aksine bunları genişletme yönünde çalışmalar yaptık" diye konuştu.

Arınç-Erdoğan gerginliğine değindi

Bakanlar Kurulu'nda ve partilerinin MYK'sında kendi aralarında her şeyi konuştuklarını, herkesin düşüncesini açıkça söylediğini dile getiren Atalay, şunları söyledi:

"Hiç kimsenin düşüncesine sınır konmaz ve istişare iyi yapılır. Son zamanlarda çıkan bazı şeyleri tabi o manada çok büyütüyorlar. Ben şöyle bakıyorum. Bizim partimizde, bazen cumhurbaşkanı ile başbakan arasında, bazen başka birileri arasında şimdi Bülent Bey ile başbakanımız... Birileri oradan bir şeyler çıkarıp da burada da anlaşmazlık, sorun var gibi bunlara umut bağlamasınlar. Bizde çok ciddi bir kardeşlik vardır. Kardeşlik hukuku vardır. Dostluk vardır. Bizler bir dava ahlakı içerisinde bir birimize vefamız, sadakatimiz vardır. Kendi bireysel düşüncelerimizi sonuna kadar söyleriz ama bu kutlu hareketin yürümesi için ve Türkiye'nin geleceği için o kardeşliği, vefayı, sadakati, dostluğu, birbirimize karşı hep koruruz. Bu süreç, bu yönde çok sınavlar vermiştir. Herkesin iyi sınavlar verdiği uzun yıllar yaşadık. 11 yıl kısa değildir. Dağları aşarak geldi, nice engeller çıktı. Parti kapatılacaktı, başka şeyler olacaktı, 27 Nisan, açıklamalar vesaire o yollardan geldik. Onun için bunları günün içinde gelişmiş, belli haber özelliği olan ama bunların partimizin atmosferi içerisinde hepsinin yerli yerine oturacağına inanıyorum. Genelde öyle bakıyoruz."

"Çözüm süreci: 3 kişilik bir heyet görüşmeye gitti"

Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay,  "çözüm süreci"ni zora sokacak açıklamaların hepsine  belirleyici olarak bakılmaması gerektiğini belirterek, herkesin bir şeyler söylediğini, görüşmelerin sürdüğünü, kısa süre önce 3 kişilik bir heyetin görüşmeye gittiğini kaydetti. Bu süreçte hükümet olarak kararlı olduklarını anlatan Atalay, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Kararlı ve samimiyiz. İnşallah bu konuda yürüyen çalışmalar verimli olur. Birilerinin bahane aramasına da gerek yok. Bahane aranırsa her zaman bulunabilir. Toplumun büyük beklentisi var.  Özellikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesinde bu süreç ile ilgili çok büyük bir umut var. İnsanlar neredeyse, bunu bir bahar olarak görüyor. Yeni bir hayat olarak görüyor. Artık insanlar terör istemiyor. İnşallah bu çalışmalar, bu manada toplumun da desteği ile devam eder. Kolay, kolay da kimse bu süreçleri geriye döndürme cesaretini de gösteremez onu da ifade edeyim. Çünkü altında kalır ezilirler. Bu toplumun bu kadar umut bağladığı yürüyen bir süreç, burada herkes onunda sonunu düşünür."
 
cnnturk.com, 10.11.2013

Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.