Gündem
 Gündem > Ekonomik Gündem > Temel hak ve özgürlükler olmadan gelişemeyiz
Temel hak ve özgürlükler olmadan gelişemeyiz
Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, demokratikleşmenin ekonomik gelişme bakımından önemine dikkat çekerek bu doğrultuda çalışma yürüttüklerini söyledi. Zaman’a konuşan Yılmaz, temel hak ve özgürlükler olmadan gelişmenin mümkün olmadığını ifade etti. Kredi kartlarına getirilen sınırlamayla tüketimi düşürmeyi amaçlamadıklarını, gelirle uyumlu artan bir tüketimin hedeflendiğini belirtti. Bakan Yılmaz, Hizmet hareketine gönül vermiş işadamlarının Doğu’ya yaptıkları bayram ziyaretlerinin, kardeşliği pekiştirdiğini dile getirdi.
Bakan Cevdet Yılmaz, 10. Kalkınma Planı ile ilk kez bir kalkınma planının sosyal bölümle başlamış olduğunu ifade etti. Türkiye’nin doğal kaynak zengini bir ülke olmadığını, genç ve dinamik yetişmiş insan gücü olduğunu vurgulayan Yılmaz, bu sebeple planda insan odaklı bir kalkınma anlayışını vurguladıklarını kaydetti. Temel hak ve özgürlükler olmadan gelişmenin mümkün olmadığına dikkat çeken Bakan Yılmaz, “Özgürlük ve demokrasiyle kalkınma arasında ciddi bir ilişki var. Son on yılda Türkiye bunu gördü. Dolayısıyla yeni anayasadan temel haklara kadar birçok hususu da bu planda vurgulamış olduk.” dedi.
Bayramlarını geçirdiği Bingöl’de her zaman gönüllü işadamlarını gördüğünü kaydeden Bakan Yılmaz, şöyle konuştu: “Gelen arkadaşlarla da hemen hemen her sene bir araya geldik. Gerçekten takdir ettiğimiz bir çalışma. Özellikle bizim kaynaşmamız açısından son derece önemli. Doğudan batıya, batıdan doğuya insanların gitmesi, değişik bölgelerden insanların bir araya gelmesi, kardeşlik bağımızın pekişmesi açısından, birbirimizi daha iyi tanımamız ve anlamamız bakımından çok çok önemli. Her sene bunu Bingöl’de de görüyorum ve takdir ediyorum.” Yılmaz, ‘kurban’ın yaklaşmak anlamına geldiğini ve insanların bu yolla birbirine yaklaştığını kaydetti. Medyada yıllardır terör hadiselerinden dolayı Doğu ve Güneydoğu hakkında olumsuz imaj oluştuğuna işaret eden Yılmaz, “Birebir insanların gelip orada yaşayan insanları görmeleri, onların aslında medyadaki imajın ne kadar uzağında olduğunu birebir görmeleri bence çok önemli. Emeği geçen herkesi tebrik ederim.” diye konuştu.
Bakan Cevdet Yılmaz, kredi kartlarına limit getirilmesini değerlendirirken, insanların kontrollü bir tüketime yönlendirilmesinin amaçlandığını ifade etti. “Kendi tasarruflarınız olmayınca başkasının tasarruflarını kullanıyorsunuz bir anlamda. Özellikle sosyal açıdan, aile açısından da düşünerek, insanımızın ileride sıkıntıya düşmemesi açısından değerlendirip belli alanlarda daha kontrollü bir tüketim amaçlıyoruz.” diyen Yılmaz, tüketimi düşürmek diye bir niyetlerinin olmadığını kaydetti. Yılmaz, düzenlemelerle azalması beklenen tüketimin büyümeyi etkileyeceğine ilişkin eleştirilere ise “Tabii ki tüketimden de büyüyeceğiz ama üretim ve ihracat ayağını güçlendirmemiz gerekiyor.” değerlendirmesi yaptı.
“Büyüme rakamları, ithalat, ihracat, enflasyon bütün bunlar hep rakam. Ama iş dönüp dolaşıp aslında istihdama geliyor.” diyen Bakan Yılmaz, OVP’de en fazla önem verdiği hususun istihdam olduğunu anlattı. Yılmaz, Batı ülkeleriyle karşılaştırıldığında Türkiye’nin istihdam konusunda başarılı olduğunu, işsizliğin yüzde 14’lerden 9,5 civarına gerilediğini kaydetti. Yılmaz, “Gelecek senelerde 8,9’lara ineceğini öngörüyoruz ve önümüzdeki 3 yılda 1,8 milyondan fazla istihdam üreteceğimizi düşünüyoruz.” dedi.
Kadınlara verilecek doğum teşvikleriyle alakalı olarak özel sektörün rekabet gücünü azaltıcı bir tedbir öngörmediklerini kaydeden Bakan Yılmaz, şu değerlendirmeyi yaptı: “Çünkü özel sektöre yük getirirseniz, istihdam etmez. Bu kadınların aleyhine bir durum olur. Bir taraftan da özel sektörün rekabet gücünü aşağıya çekmiş oluruz. Aile hayatı ile iş hayatını birlikte yürütebilmelerini kolaylaştıran tedbirlere önem veriyoruz.”
Geçen yıl ciddi miktarda altın ihraç edilmesini ve bunun aksine bu yıl da ciddi miktarda ithalat gerçekleştirilmesini değerlendiren Kalkınma Bakanı Yılmaz, “İhraç ettiğimiz altınların bir anlamda yerini doldurmuş olduk. Aslında bu da iyi bir politika oldu. Geçen yıl altını fiyatı daha yüksekken ihraç ettik, bu yıl daha düşük bir fiyattan altını ithal ettik. Doğrusu o bize bir kazanç da getirdi.” değerlendirmesini yaptı.
Zaman, 21.10.2013
Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.
|
