Gündem
 Gündem > Siyasi Gündem > Hüseyin Çelik'ten kritik açıklamalar
Hüseyin Çelik'ten kritik açıklamalar
Ak Parti Sözcüsü Hüseyin Çelik, gündeme ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Çelik, yerel seçimlerde belirleyecekleri adaylara ilişkin de kritik mesajlar verdi.
Çelik'in açıklamalarında öne çıkan satırbaşları şöyle:
*Biz parti olarak, ilgili kurullar bir araya gelip ‘Şu ilde şu adayla devam edebiliriz’ dediğimiz zaman söyleriz. Mevcut belediye başkanımızın temayüle girmesini istemeyebiliriz.
*Ben son anketi bir önceki basın toplantısında açıklamıştım. Türkiye cephesinde yeni bir durum yok. Herkes kendi yerini muhafaza ediyor.
*Halkımızın milletimizin darbelerle, darbecilerle, darbe kavramıyla yüzleşmesi kaçınılmazdı, kaçınılmazdır. Türkiye bu arızalardan kurtulmaya çalışıyor. Biz halkın iradesine bağlı bir ekip olarak, halkımızla aynı duyguları taşıyoruz. Biz bu arzuları gömmeliyiz.
*Balyoz davasına gelince, alt mahkeme kararını verdi. Sonra yüksek yargıya geldi. Yargıtay bazı kararlar verdi, bazılarını değiştirdi. Mahkemelerin verdiği kararı başta sanıklar aileler olmak üzere eleştirebilir. Birileri haksızlık diyebilir. Demokrasilerde bu yapılabilir
*Ancak Balyoz davasının açıklanmasından beri, Yargıtay’a hakaret eden, mahkemeye ağız dolusu suçlamalarda bulunan sözüm ona değerlendirmeler görüyoruz.
*İnsanız bu yargılananlar da insandır. Bu insanların ceza almalarından doayı birinci dereceden aileleri, kahrolmaları üzülmeleri hıçkırıklara boğulmaları da normaldir. Onların aileleri son derece masum insanlardır. Biz onlarla empati kurabiliriz. Başka insanların kederi üzerinde, sevinç bina edemezsiniz. Kendi saadetinizi başka insanların felaketi üzerine kuramazsınız. Biz buna ahlaksızlık diyoruz. Zebunküş düşene tekme vurmak demektir.
*Adalet tahakkuk eder. Ama suçluların kendisine bile siz üzülebilirsiniz. Ama bu adaletin tahakkukunu engellemek anlamına gelmez. İster asker ister sivil, bu davadan hüküm giyen, şu anda kesinleşmemiş olmakla birlikte, malum süreçleri var, ailelerinin içinde bulunduğu ruh halini anlayabiliriz. Kesinlikle onların ızdırabını gözyaşını anlayabiliriz. Onların kederi, onların gözyaşları hiçbir zaman hiçkimse için neşe ve sevinç kaynağı olmamalıdır.
Kalemi kıran hakim bile derin kederlere boğulabilir. Ama aklı bunu yapması gerektiğini düşünür. Balyoz ve Ergenekon ile ilgili bir şey söyledim. Kimse halkla alay etmesin. Hiç kimse hiç birşey olmamış gibi davranamaz. Neler için ne planlar yapıldığını hepimiz gördük.
Mahkum ettikleriyle ilgili hakaret yağmuruna tutacaksınız, peki beraat ettiği için ne diyorsunuz? Yargıtay yanlış veremez mi? Verebilir. İtiraz edilebilir, uluslararası mahkemelere gidersiniz. Ama kendi adalet sisteminizi topa tutmanın elbette bir mantığı yoktur.
2009’DAKİ ANDIMIZIN SAVUNULMASI
Benim bakanlığım döneminde olmaması konuyu değiştirmez. O kararda bakanın imzası yoktur. Bakan onun altına imza atmaz. Milli Eğitim Bakanlığı hukuk müşavirliğinde 30’a yakın müşavir çalışır. Binlerce davalar gelir. Bu savunmayı yapan bir hukuk müşaviridir. Bu bürokratik devletin refleksleridir. Bu siyasi iradenin refleksi değildir. O gün bir bürokratın imzasıyla mahkemeye gönderilen savunma bizim bakış açımızı göstermez. O yanlıştır. Bugün yapılan doğrudur. Hatanın neresinden dönülürse kardır.
MUSTAFA AKAYDIN’IN SÖZLERİ
Sayın Akaydın’ın Atatürk adına konuşması çok gariptir. Atatürk’ün bizati eşi öyleydi. Biz şunu çok iyi bilmeliyiz. Her toplumun değerleri vardır. Kabullenebildikleri, kabullenemedikleri vardır. Aşırıları toplumlar törpüler. Mustafa Akaydın’ın annesine de bir çok akrabasına da bakarsınız onlarda başörtülüdür. Dün ana haber bülteninde bile, CHP’li vekiller bile bu açıklamaları talihsiz değerlendirme olarak değerlendirdi.
Hürriyet, 11.10.2013
Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.
| 
