Gündem

 Deniz Feneri Balyoz Harekat Planı
 Demokratik Açılım İrtica Eylem Planı
 Siyasi Gündem Ergenekon
 Ekonomik Gündem 

 Gündem > Ekonomik Gündem > Günde 100 Milyon Dolar Kâr’ Mı? Fındık Fıstık

Günde 100 Milyon Dolar Kâr’ Mı? Fındık Fıstık

‘Taze meyve ihracatı 500 milyon dolara yaklaştı’ haberiyle ‘Samsung’dan günde 100 milyon dolar kâr’ haberi geçen hafta aynı gün yer aldı ekonomi sayfalarında.

Gene neredeyse bir hafta önce Anadolu’nun en büyük sanayi kuruluşlarının sıralandığı Anadolu 500’e giren firmaların açıklandığı gün Apple 13 yıldır lider olan Coca Cola’yı tahtından indirip dünyanın en değerli markası oldu.

Ve aynı gün Google 15’inci doğum gününü kutluyordu…

Aynı gün çıkan ikişer haber; biri bizden biri dünyadan, fazla söze ihtiyaç bırakmadan 2013 yılı itibariyle Türkiye ekonomisinin geldiği noktayı ve dünya ile arasındaki mesafeyi gösteriyor.

Gelin kısaca haberlerin detaylarına bakarak Türkiye ile dünyayı kıyaslayalım.

Türkiye’nin taze meyve ihracatı Ocak-Eylül döneminde yani dokuz ayda 490 milyon dolara ulaşmış.

Aynı gün açıklanan rakamlara göre Güney Kore’nin elektronik devi Samsung ise üçüncü çeyrekte yaklaşık 58 ‘milyar dolar’ gelir sağlarken, tek bir çeyrekteki net kârını ise 10 milyar dolara çıkartmış. Bu, günde 650 milyon dolar gelir ve 100 milyon dolardan fazla kar demek.

Uzun zaman önce, TRT haberlerinde duymaya alışık olduğumuz cümlelerden biri de bilmem ne ihracatçılar birliğinin yurtdışına sattığı yaş sebze ve meyvelerden elde ettiği ihracat gelirleri olurdu.

Avrupa’ya sattığımız incirler üzümler, onların ihracatındaki artış ve ülkeye giren dolarlar gururla haberlerde konu edilirdi.

Aradan geçen yıllar, Türkiye’nin ekonomi gündemini pek sarsmamış gibi… Bir zamanlar TRT’ye konuk olan zerzevat şimdi gazetelerde; üstelik arada sırada barındırdığı tarımsal ilaçlar yüzünden Avrupa’dan Rusya’dan geri gönderildiğinde de ayrıca haber olmakta… 

Bu arada kalkınma yarışına birlikte başladığımız Güney Kore ne yapmış? Eğitim ve sıkı çalışma sayesinde Samsung, LG ve Hyundai Motor gibi uluslararası markalar yaratmış.

Geçen haftanın bir başka gününde yan yana düşen haberlerden ilki Apple’ın tarihinde ilk kez Coca Cola’yı en değerli markalar sıralamasında liderlik koltuğundan etmesiydi. Apple bunu 98,3 milyar dolarlık değeriyle yapıyordu. Listede marka değeri 93,2 milyar dolarla üçüncü sırada yer alan Google ise aynı gün 15’inci yaşını kutluyordu.

Diğer haber elbette Türkiye’yle ilgiliydi ve kablo-bakır tel sektöründe faaliyet gösteren firmanın birinciliği aldığı, ağırlıklı olarak tekstil sektöründe faaliyet gösteren şirketlerin öne çıktığı ‘Anadolu Kaplanları’mızın büyüklük sıralamasıydı.

Geçen hafta aynı günlerde çıkan ikişer haber, ikisi dünyadan ikisi Türkiye’den…

Bu haberlere bakınca, bir ayağı tekstille Tarım Dönemi’nde, diğer ayağı bakırla demirle Sanayi Dönemi’nde Türkiye ekonomisinin, Bilgi Çağı’nı yakalamış ‘Asya Kaplanı’ Güney Kore ile ya da ABD’yle rekabet ederek zenginleşmesini bekleyebilir miyiz?

Yakın zamanlarda açıklanan en değerli markalarımız bunun olamayacağını açıkça beyan etmekte…

2 milyar 380 milyon dolarla Türk Telekom birinci, 2 milyar 121 milyon dolarla Akbank ikinci, İşbankası üçüncü, THY dördüncü ve Garanti Bankası beşinci sırada…

Üç banka, bir devlet işletmesi ve Türk Telekom bizim ilk beş listemiz. Apple, Google, IBM ve Microsoft ise dünyanın ilk beş listesinde…

Türkiye’nin önünde yüzüncü yıl hedefleri var ekonomide; dünyanın ilk 10 ekonomisi arasına girmek, 500 milyar dolar ihracat ve 25 bin dolar kişi başına gelir gibi.

Ancak bu hedeflerin tutturulması, sadece en son açıklanan ihracat rakamına, Türkiye’nin Eylül ayı ihracatına bakınca imkânsız gözüküyor.

Çünkü zeytin ve zeytinyağı sektörü, otomotiv sektörü, hazırgiyim ve kimyevi maddeler sektörleri ihracat liderleri sıralamamız…

Bu sıralamanın dünyadaki karşılığını ise geçtiğimiz yıllarda Ankara Sanayi Odası bir çalışmasında ortaya koymuştu:

Bu çalışmaya göre Türkiye;

• 432 ton demir karşılığında 1 ton ilaç,
• 2 bin 612 tır çimento karşılığında 1 tır bilgisayar,
• 1 tır domates karşılığında 7 kilo domates tohumu,
• 1 adet otobüs karşılığında 1 kilo kalp pili,
• 670 tır dolusu demir karşılığında ise 1 tır cep telefonu alabiliyordu…

Durum bu kadar açık…

‘Yükte ağır, pahada hafif’ mallar üretip satmaya devam ettikçe, yarışa birlikte başladığımız Güney Kore’den fark yediğimiz gibi, daha çok ülkeye geçileceğimiz gün gibi aşikâr.

Baksanıza, Güney Kore ve Türkiye’nin kişi başına milli gelirlerinin ABD milli gelirine oranı, 1970’lerde yüzde 20’lerde iken, şimdi Kore ABD kişi başına milli gelirinin yüzde 60’ına ulaşmış…

Türkiye mi? Hala fındık fıstık satmaya çalıştığına göre elbette yerinde sayıyor ve hala yüzde 20’lerde…

 


Murat Çetin, gazete360

 

09.10.2013


Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.