Gündem

 Deniz Feneri Balyoz Harekat Planı
 Demokratik Açılım İrtica Eylem Planı
 Siyasi Gündem Ergenekon
 Ekonomik Gündem 

 Gündem > Ekonomik Gündem > OVP'de revizyon yapıldı

OVP'de revizyon yapıldı
Başbakan Yardımcısı Babacan, Orta Vadeli Programı açıkladı. Büyümeden enflasyona, dış ticaretten bütçeye kadar birçok kalemde revizyona gidildi.

Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Türkiye'nin önümüzdeki üç yıla ilişkin makro hedeflerini gösteren OVP'de revizyonları açıkladı. 

BÜYÜME TAHMİNİ DÜŞÜRÜLDÜ

GSYH hedefleri 2013'te yüzde 3,6, 2014'te yüzde 4, 2015'te yüzde 5, 2016'da yüzde 5 olarak açıklandı.

OVP'nin ilk halinde GSYH büyümesi 2013 için yüzde 4 olarak açıklanmıştı. 2014 yılı büyüme tahmini ise OVP'nin önceki halinde yüzde 5 idi. 

ENFLASYON HEDEFİ YÜKSELTİLDİ 

OVP metninde enflasyon oranı 2013'te yüzde 6,8, 2014'te yüzde 5,3, 2015 ve 2016'da yüzde 5 olarak öngörüldü.

Revizyondan önceki metinde 2013 yılı enflasyon öngörüsü yüzde 5,3 seviyesindeydi. Önceki programda 2014 ve 2015 yılları için enflasyon tahmini ise yüzde 5 seviyesindeydi.

İŞSİZLİK TAHMİNİ YÜKSELDİ

OVP metninde işsizlik oranı 2013'te yüzde 9,5, 2014'te yüzde 9,4, 2015'te yüzde 9,2, 2016'da 8,9 olarak tahmin edildi. 

Açıklanan tahminler, OVP'nin önceki halindeki değerlere göre yükseliş kaydetti.

Önceki OVP'de 2013 yılı işsizlik oranı yüzde 8,9 olarak tahmin edilmişti. 2014 işsizlik tahmini yüzde 8,8, 2015 yılı tahmini ise yüzde 8,7 seviyesindeydi.

CARİ AÇIK ÖNGÖRÜSÜ DÜŞÜRÜLDÜ

OVP'de cari açık 2013'te 58,8 milyar dolar, 2014'te 55,5 milyar dolar, 2015 ve 2016'da 55 milyar dolar olarak hedeflendi.

OVP'nin ilk halinde 2013 cari açığının 60,7 milyar dolar olması bekleniyordu. 

2014 yılı cari açığı daha önce 63,6 milyar dolar olarak beklenirken, 2015 için ise 64,7 milyar dolar olarak öngörülmüştü.

CARİ AÇIK/GSYH ORANI AŞAĞI YÖNLÜ REVİZE EDİLDİ

Cari açık/GSYH oranı 2013'te yüzde 7,1, 2014'te yüzde 6,4, 2015'te yüzde 5,9, 2016'da yüzde 5,5 olarak hedeflendi.

Önceki tahminde 2013 oranı yüzde 7,1 olarak kalmıştı. Bu oranda 2013 yılı beklentisi için bir değişiklik olmadı.

2014 yılı Cari açık/GSYH oranı ise daha önceki OVP'de yüzde 6,9, 2015'te yüzde 6,5 olarak öngörülmüştü. Bu rakamlar yeni OVP'de aşağı yönlü revize edilmiş oldu.

BÜTÇE AÇIĞI/GSYH ORANI DÜŞTÜ

Yeni OVP'de Merkezi Yönetim Bütçe açığı/GSYH 2013'te 1,2, 2014'te yüzde 1,9, 2015'te yüzde 1,6, 2016'da yüzde 1,1 olarak hedeflendi.

Önceki OVP'de 2013'te 2,2 , 2014 tahmini yüzde 2, 2015 tahmini ise yüzde 1,8 idi. 

BORÇ STOKU/GSYH AYNI KALDI

AB tanımlı borç stoğu/GSYH oranı yeni OVP'de 2013 yılı için yüzde 35, 2014'te yüzde 33, 2015'te yüzde 31, 2016'da yüzde 30 olarak öngörüldü. Böylelikle önceki tahminler korunmuş oldu. 

KİŞİ BAŞINA MİLLİ GELİR DÜŞTÜ

Yeni OVP'de kişi başına milli gelir 2013'te 10 bin 818 dolar, 2014'te 11 bin 277 dolar, 2015'te 11 bin 927 dolar, 2016'da 12 bin 670 olacak.

Yeni açıklanan rakamlar önceki tahminlere göre düşüşe işaret etti.

Önceki OVP'de 2013 yılı kişi başı milli geliri 11 bin 318 dolar olarak öngörülmüştü.

2014 için 11 bin 982 olan kişi başı milli gelir tahmini, 2015 için ise 12 bin 859 dolar olarak belirlenmişti.

DIŞ TİCARET AÇIĞI 2013'TE YUKARI REVİZE EDİLDİ

Dış ticaret açığı 2013'te 98 milyar dolar, 2014'te 95,5 milyar dolar, 2015'te 98 milyar dolar, 2016'da 102,5 milyar dolar olarak öngörüldü.

Önceki OVP'de 2013 yılı için 95 milyar dolar olarak belirlenmişti. Yeni tahminler dış ticaret açığının 3 milyar dolar arttığına işaret etti. 

Dış ticaret açığı tahminleri önceki OVP'de 2014 yılı için 99,9 milyar dolar, 2015 için 104,1 milyar dolar seviyesindeydi.

İHRACAT HEDEFİ DÜŞTÜ

İhracat hedefi 2013 yılı için 153,5 milyar dolar, 2014 için 166,5 milyar dolar, 2015 için 184 milyar dolar, 2016 için 202,5 milyar dolar olarak açıklandı.

İTHALAT TAHMİNLERİ AZALTILDI

OVP'de ithalat öngörüleri 2013 için 251,5 milyar dolar, 2014 için 262 milyar dolar, 2015 için 282 milyar dolar, 2016 içinse 305 milyar dolar oldu.

TURİZM GELİRLERİ YUKARI REVİZE EDİLDİ

Revize edilen OVP'de turizm gelirleri 2013'te 29 milyar dolar, 2014'te 31 milyar dolar, 2015'te 32 milyar dolar, 2016'da ise 34,5 milyar dolar olarak öngörüldü.

FAİZ DIŞI FAZLA

Faiz dışı fazla 2014'te 18,8 milyar TL, 2015'te 23,55 milyar TL, 2016'da 27,9 milyar dolar olarak tahmin edildi.

ŞİMŞEK ÖZELLEŞTİRME HEDEFİNİ AÇIKLADI

Mehmet Şimşek, gelecek yıl özelleştirme gelir hedefinin 6,854 milyar lira olduğunu söyledi.

2B'DEN 4,8 MİLYAR LİRA

Şimşek, "2B geliri olarak bu yıl 4,8 milyar lira gelir hedefi koymuştuk. Yıl sonuna kadar gerçekleşme tahmini yaklaşık 3 milyar lira olacak. 2014'te 2B'den 961 milyon lira gelir bekliyoruz" dedi.

OVP

cnbce.com, 08.10.2013

Orta Vadeli Program açıklandı 
Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Türkiye ekonomisinin yıl sonunda yüzde 3,6, 2014 yılında yüzde 4, 2015 ve 2016'da yüzde 5'er büyümesinin beklendiğini bildirdi.
 
Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, geçen yılın ekim ayı ile bu yılın ekim ayı arasında dünyanın büyüme beklentisinin aşağı yönlü ciddi oranda revize edildiğini bildirdi.

Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'le Başbakanlık yeni binada düzenlediği basın toplantısıyla 2014-2016 yıllarını kapsayan Orta Vadeli Programı (OVP) açıkladı.

Babacan, burada yaptığı konuşmada, son 2 aydır yoğun bir çalışma sonucu bugün itibarıyla OVP'nin çalışmalarının tamamlandığını belirterek, OVP'nin, Orta Vadeli Mali Plan'ın, bütçe çağrısının ve bazı düzenlemelerin, bu akşamki Resmi Gazete'nin mükerrer sayısında yayımlanarak, yürürlüğe gireceğini söyledi.

Dünya ekonomisine yönelik değerlendirme yapan Babacan, IMF'nin Dünya Ekonomik Görünüm Raporu'nun bugün yayınlandığını anımsattı.

Babacan, bu rapordaki beklentileri de dikkate alarak genel tabloya bakıldığında, geçen yılın ekim ayı ile bu yılın ekim ayı arasında dünyanın büyüme beklentisinin aşağı yönde ciddi oranda revize edildiğini ifade etti.

Ali Babacan, geçen yıl, dünya ekonomisinin bu yılın sonunda yüzde 3,6 oranında büyümesi beklenilirken, bugün itibarıyla bu rakamın yüzde 2,9'a revize edildiğini belirterek, şunları kaydetti:

"Yine 2014'te dünya ekonomisinin yüzde 4,1 büyüyeceği öngörülürken, bugün itibarıyla 2014 beklentisi, yüzde 3,6'ya çekilmiş durumda. Benzer tablo Amerikan ekonomisi için de geçerli. Amerikan ekonomisiyle ilgili büyüme tahminleri de aşağı yönlü revize edilmiş durumda. Avro bölgesinde durum yine aynı ama bu bölge için belki daha da çarpıcı olan, geçen yılın ekim ayında baktığımızda Avro bölgesinin küçük de olsa bir büyüme kaydedeceği öngörülmektedir fakat bugün itibarıyla, bu yıl sonu geldiğinde Avro bölgesi ekonomisinin toplamda yüzde 0,4 küçüleceği beklenmekte. Gelecek sene ise yüzde 1'lik büyüme öngörüsü bugün için yapılıyor."

"Büyüme beklentileri de aşağı yönlü revize edildi"

Gelişmekte olan ülkelere yönelik beklentilere de değinen Babacan, geçen yılla bu yıl arasındaki büyüme beklentisinde baya bir farkın oluştuğunun görüldüğünü bildirdi.

Babacan, tüm gelişmekte olan ülkelere bakıldığında, geçen yıl, 2013 yılında yüzde 5,6'lık ortalama büyüme öngörülürken, bu yıl söz konusu ortalamanın yüzde 4,5'e çekilmiş durumda olduğunu belirterek, şöyle devam etti:

"Çin hariç gelişmekte olan ülkelere baktığımızda, özellikle 2013 için tablo daha çarpıcı. Geçen sene ekim ayında baktığımızda, Çin hariç gelişmekte olan ülkelerin bu yıl yüzde 4,5 oranında büyümesi bekleniyordu fakat bugün itibarıyla baktığımızda bu, yüzde 3,1'e revize edilmiş durumda. Tabii burada yüzde 3,1 deyince bunun ağırlıklı olarak Asya'daki gelişmekte olan ülkelerden geldiğini unutmamak lazım. Doğu Avrupa'daki ya da bizim bölgemizdeki gelişmekte olan ülkelerin büyüme beklentisi ise bu yıl için yüzde 3'ün çok çok altında, ortalama olarak baktığımızda. Yani geçen yılla bu yıl arasında dünya ekonomisi, gelişmiş ekonomiler ve gelişmekte olan ülkelerin büyümesinde beklentiler aşağı yönlü revize edilmiş durumda."

"Dünya ticaretinde de durum aynı"

Dünya ticaretinde de durumun aynı olduğuna işaret eden Babacan, geçen yıl bakıldığında, 2013'te dünyanın toplam ticaretinin yüzde 4,5 oranında büyümesinin beklendiğini anımsattı. Bugün itibarıyla bakıldığında ise 2013 beklentisinin yüzde 2,9'a revize edilmiş durumda olduğunu aktaran Babacan, 2014 yılı için de yine aşağı yönlü revizenin söz konusu olduğunu bildirdi.

Öte yandan, ABD'nin borçlanma faizlerine bakıldığında, geçen yıl ekim aylında yüzde 1,6 gibi bir oran görülürken, bugünlerde yüzde 2,6 gibi rakamların görüldüğünü belirten Babacan, "Ama bu, Amerikan hazine borçlanma faizlerinin artışına paralel olarak, pek çok ülkenin borçlanma faizleri, geçen yıla göre yükselmiş durumda. Özellikte gelişmekte olan ülkelerde, hatta cari açığı olan gelişmekte olan ülkelerde bu faiz artışının daha yüksek olduğunu görüyoruz" diye konuştu.

Sermaye akımlarında da beklentiler aşağı yönlü

Babacan, yükselen ekonomilere yönelik özel sermaye akışlarına bakıldığında da 2012 yılında 1 trilyon 215 milyar dolarlık bir akımın olduğunu ancak bu yıl, bu rakamın 1 trilyon 62 milyar dolara, gelecek yıl da 1 trilyon 29 milyar dolara düşeceğini, şu andaki beklentilerin bu yönde olduğunu ifade etti.

"Petrol fiyatlarının düşmesi bekleniyor"

Petrol fiyatlarındaki beklentilere de değinen Babacan, şöyle konuştu: "Petrol fiyatlarının önümüzdeki yıllarda tedrici bir düşüş trendine gireceği bekleniyor. 'Bunu nereden görüyoruz?' derseniz, özellikle vadeli petrol piyasasına baktığımız zaman fiyatların düşüş trendinde olacağı görülüyor, bugün itibarıyla. Jeopolitik gelişmeler, olumlu ya da olumsuz yönde bunu etkileyebilir ama arz ve talep dengesi açısından baktığımızda, düşen büyüme beklentisiyle beraber petrol fiyatlarında da önümüzdeki 3 yıl için düşüş eğilimi beklenmekte."

Enflasyon hedefi

Bugün itibarıyla yıl sonu enflasyon hedefinin yüzde 6,8 olduğunu belirten Babacan, bunun yılbaşında öngördükleri hedefin biraz üzerinde olduğunu ifade etti. Özellikle Türk parasındaki değer kaybı ve enerji fiyatlarındaki gelişmenin bunda etkili olduğunu dile getiren Babacan, geçen yıl ekim ayındaki vergi ayarlamalarının da etkisinin olduğunu söyledi.

Babacan, dolayısıyla yıl sonunda yüzde 6,8'lik enflasyon öngörüleri olduğunu, gelecek yıl için yüzde 5,3, 2015 ve 2016 için yüzde 5'lik enflasyon hedefleri öngördüklerini kaydetti.

Borç stoğu

Başbakan Yardımcısı Babacan, bütün bunların sonucunda yıl sonu itibarıyla AB tanımlı borç stoğunun milli gelire oranının yüzde 35 olmasını beklediklerini ifade ederek, Avrupa ülkelerinde ortalama yüzde 90, ABD'de yüzde 100'ün üzerinde, Japonya'da yüzde 230'lara varan bu oranın, Türkiye'de yıl sonunda yüzde 35 olacağını söyledi.

Türkiye ekonomisinin, tasarruf oranlarının düşüklüğü, enerjide dışa bağımlılık, üretim ve ihracatta katma değerin düşüklüğü gibi çok temel yapısal problemleri olduğunun altını çizen Babacan, uzun vadede cari açık sorununun çözümünün yine yapısal tedbirlerden geçtiğini söyledi.

2014-2016 dönemi bütçe çağrısı yayımlandı

Bu arada Maliye Bakanlığının 2014-2016 dönemi bütçe çağrısı ve eki bütçe hazırlama rehberi, Bakan Mehmet Şimşek'in imzasıyla, Resmi Gazete'nin bugünkü mükerrer sayısında yayımlandı.

Şimşek, bütçe çağrısında, Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı hazırlık çalışmalarını yönlendirmek üzere Orta Vadeli Program'ın (2014-2016) Bakanlar Kurulu tarafından, Orta Vadeli Program esas alınarak hazırlanan Orta Vadeli Mali Plan'ın (2014-2016) ise Yüksek Planlama Kurulu tarafından kabul edildiğini bildirdi.

2014-2016 döneminde ekonomi politikasının temel amacının, dünya ekonomisinde yaşanmakta olan belirsizlik ortamının ülkemize etkilerini asgari düzeyde tutarak, bir yandan cari açığı tedrici olarak düşürmek diğer yandan da büyümeyi artırmak olarak belirlendiğini vurgulayan Şimşek, şunları kaydetti:

"Aynı dönemde maliye politikasının temel önceliklerini ise ekonomik istikrarın desteklenmesi, yurtiçi tasarrufların artırılması, faiz dışı harcamaların kontrol altında tutulması ve kamu gelirlerinin kalitesinin artırılması oluşturmaktadır. Kamu kaynaklarının kullanımında, Orta Vadeli Program ve Orta Vadeli Mali Plan'da belirlenen politika ve öncelikler doğrultusunda hareket edilecek, kamu idarelerinin kendilerine tahsis edilen ödenekleri etkili, ekonomik ve verimli bir şekilde kullanması teşvik edilecektir. Harcama programları önceliklendirilerek verimsiz harcamalardan kaçınılacaktır. Kamu idarelerinin faaliyetlerinin, iç kontrol ve iç denetim standartlarına uyum düzeyinin artırılması sağlanacak, kamu mali yönetiminin insan kaynakları altyapısı nitelik ve nicelik olarak güçlendirilecektir. Mali saydamlık ve hesap verebilirliğin güçlendirilmesi amacıyla stratejik planların performans programları ve bütçelerle ilişkisi güçlendirilecek ve diğer idari ve hukuki düzenlemelere devam edilecektir."

Merkezi yönetim kapsamındaki kamu idarelerinin, Orta Vadeli Program ve Orta Vadeli Mali Plan, Bütçe Çağrısı ve eki Bütçe Hazırlama Rehberi ile Yatırım Genelgesi ve eki Yatırım Programı Hazırlama Rehberinde yer alan makro politikalar, hedef ve gösterge niteliğindeki temel ekonomik büyüklükler, ödenek teklif tavanları, genel ilkeler ve standartlar ile çok yıllı bütçeleme anlayışını esas alarak 2014, 2015 ve 2016 yıllarına ilişkin bütçe tekliflerini sunacaklarını belirten Şimşek, "2014-2016 yılları bütçe hazırlık çalışmalarına katılan kamu idareleri ile personeline, yoğun emek ve mesai isteyen bu süreçte üzerlerine düşen görevi en iyi şekilde yerine getirecekleri inancıyla başarılar diler, bilgi ve gereğini önemle arz ve rica ederim" ifadelerini kullandı.
 
cnnturk.com, 08.10.2013
Türkiye orta vadeli programla önceliği cari açığa verdi
Ekonomide 2016 yılsonu kadar yol haritasını ortaya koyan orta vadeli programla Türkiye, önceliğini, cari açığın düşürülmesine verdi. Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ve Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz'ın ortak basın toplantısı ile açıkladıkları 3 yıllık Orta Vadeli Programı'da ekonomideki cari açık sorunu ve buna bağlı olarak alınacak önlemler öne çıktı.

BÜYÜME TAHMİNE AŞAĞI DOĞRU REVİZE EDİLDİ

Orta Vadeli Program'da bir öncekine göre, büyüme tahminleri aşağı doğru revize edilirken, bu yıl için yüzde 7,1 olarak öngörülen cari açığın milli gelire oranı bir önceki programa göre aynen muhafaza edildi. Cari açıkta 2014 yılında yüzde 6.4, 2015 yılında yüzde 5-9 ve 2016 yılında yüzde 5,5 olarak öngörüldü.

OVP'de 2014 yılı için büyüme tahmini yüzde 5'ten yüzde 4'e indirildi, 2015 ve 2016 yıllarında Türkiye'nin yüzde 5 büyüyeceği tahmin edildi.

Ekonomiden Sorumlu Başbakan Yardımcısı Ali Babacan basın toplantısında açıklanan Orta Vadeli Programla birinci önceliğin 3 yıllık dönemde cari açığı azaltmak olduğunu net olarak ortaya koydu. Babacan, bunu yapmak için yurt içi tasarrufları artırmak, mevcut kaynakları üretken alanlara yönlendirmek ve ekonominin verimlilik düzeyini yükseltmenin önemli çalışma alanları olduğunu söyledi. Babacan, bir başka önemli hedeflerinin, enflasyonu düşürmek olduğunu kaydetti.

Bu yılın enflasyon hedefi yüzde 6,8 olarak açıklanırken, 2014 yılında enflasyon Merkez Bankası tahminleri ile paralel yüzde 5,3 olarak öngörüldü.

TÜRKİYE TASARRUFTA SONUNCULUĞA İNDİ

Orta Vadeli Programın duyurulduğu basın toplantısında Babacan Türkiye'nin 2013 sonu itibariyle iç tasarrufunun milli gelire oranını yüzde 12,6'ya gerileyerek tarihin en düşük seviyesine indiğini de kamuoyu ile paylaşıldı. 'Bu hiç istediğimiz durum değil. Gelişmekte olan ülkelere baktığımızda bu oranın ortalama yüzde 33.1 olduğunu görüyoruz. Bu konuda ne yazık ki en düşük noktadayız' diyerek endişesini dile getiren Babacan, özellikle tüketime yönelik önlemler alındığı ve alınmaya devam edeceğini açıkladı.

TÜKETİME FREN ÖNLEMLERİ

Ali Babacan öncelik olarak ortaya koydukları cari açıkla ilgili yapısal düzenlemelerin yanı sıra makro kısa vadeli tedbirlerin de alındığını söyledi. Babacan bireysel kredi ve kredi kartlarında son bir yılda önemli oranda artış olduğunu açıklayarak 'Temmuz 2013 itibariyle tüketici kredileri ve kredi kartlarındaki artış hızının yüzde 26,2 oldu. 2011 yılında önlem almıştık ancak yine önemli bir artış var. Bizim kredi stoğumuzun artığı dönemlerde cari açığımız da artıyor' şeklinde konuştu. Babacan bu tespiti yaptıktan sonra kredi kartları ile ilgili yeni önlemleri de kamuoyu ile paylaştı.

Açıklanan önlemlere göre kredi kartlarında limit artışı gelir beyanına dayalı hale getiriliyor. Mevcut uygulamada bir yıl içerisinde üç kez asgari tutar ödeyen kredi kartı sahibinin kartı nakit avansa kapatılıyordu. Babacan'ın açıkladığı yeni karara göre, üç dönem üst üste asgari ödeme yapan kart sahibinin kredi kartı harcamaya da kapanacak.

Kredi kartlarında limit artırışına da sınırlama getiriliyor. Buna göre bir kişinin kredi kartlarının toplam limiti ilk yıl için gelirinin iki katı, ikinci ve devam eden yıllarda 4 katına kadar artırılabilecek.

Kredi kartlarının asgari ödeme tutarları da kart limiti 15 bin liraya kadar olanlar için yüzde 30 ve 15 bin ile 20 bin lira arasında olanlar için yüzde 35'den az olmaması şartı getirildi.

Ali Babacan halen etki analizi yaptıkları ve üzerinde çalıştıkları üç önlem daha olduğunu da açıkladı. Babacan'ın açıkladığı çalışmaya göre, kredi kartları ve bazı tüketici kredilerinde ürün bazında taksit sayısına sınır üzerine çalışılıyor. Ayrıca kredi kartlarında uygulanan borç/gelir oranını diğer bireysel kredilere de genişletilmesi düşünülüyor. Son düşünülen önlem de konut kredilerindeki asgari peşinat uygulamasının diğer bireysel kredilerde de uygulanması.

Ali Babacan Bankacılık sektörünün toplam mevduattan daha fazla kredi kullandırdığa dikkat çekere "Bu çark nasıl dönüyor? Bankalarımız dışarıdan da borçlanıyor. Çok anormal bir durum değil ama artış hızına dikkat etmemiz gerekiyor" dedi.

Tasarruf oranlarının artırılması konusunda da kazandığı kadar harcayan vatandaş için tedbir almadıklarını ancak borçlanıp harcayan vatandaşın borçları ile ilgili sınırlayıcı unsurlar olmasını istediklerini belirten Babacan, bu durumun daha sağlıklı olduğunu ifade etti.

Öte yandan, Orta Vadeli Program kur 2013 yılı için 1,894 olarak alınırken, 2014 yılı için hesaplamalarda kullanılan kur 1,982 olarak ortaya çıktı.

wsj.com.tr, 08.10.2013

 


Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.