Gündem

 Deniz Feneri Balyoz Harekat Planı
 Demokratik Açılım İrtica Eylem Planı
 Siyasi Gündem Ergenekon
 Ekonomik Gündem 

 Gündem > Ekonomik Gündem > Babacan: Üç ayda 11 milyar dolar çıktı

Babacan: Üç ayda 11 milyar dolar çıktı

Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, 22 Mayıs'tan bu yana piyasalardan 11 milyar dolar çıktığını söyledi.

 

Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, son aylarda yaşanan sermaye çıkışları hakkında değerlendirmelerde bulundu. Sermaye çıkışlarının Türkiye'nin ilk defa karşılaştığı bir durum olmadığının altını çizen Babacan, hisse senedi piyasasından 22 Mayıs'tan bugüne kadar 2 milyar dolar civarında net yabancı çıkışı yaşandığını söyledi. Tahvil ve bono piyasasından çıkışın yaklaşık 1 milyar dolar olduğunu anlatan Babacan, swap piyasasından çıkışın da 8 milyar dolar civarında olduğunu ifade etti.

SIKINTILI BİR TABLO YOK

Tahvil ve hisse senedi piyasasında alış veriş ve yeniden fiyatlamadan söz edilebileceğini dile getiren Babacan, "Fiili çıkış açısından baktığımızda çok şükür o kadar sıkıntılı bir tablo ile karşı karşıya değiliz" diye konuştu. Türkiye'nin benzer olayları daha önce yaşadığını anımsatan Babacan, o zamanlarda da ekonominin temellerinin sağlam olmasının ve atılan doğru adımların, finansal göstergelerin Türkiye'nin ekonomik temelleri ile uyumlu bir seviyeye dönmesine imkan tanıdığını kaydetti. Bu seferki hareketlenmenin daha öncekilere kıyasla daha uzun olacağını belirten Babacan, ABD Merkez Bankası'nın (Fed) hiçbir adım atmadığı halde ileriye dönük açıklamalarda bulunduğuna dikkati çekti. Söz konusu açıklamalardan sonra fiili adımların geleceğini anlatan Babacan, "Her bir adım daha önceki açıklama ile uyumluysa sorun yok ama açıklamadan daha farklı bir adımsa o da artı ya da eksi yönde etkileyebilecek" dedi.

BANKALARIN DIŞ BORCU ÇEVİRMELERİNDE PROBLEM YOK

Türkiye ekonomisinin geçmişe oranla çok daha sağlam temelleri olduğunu dile getiren Babacan, kamu maliyesinin çok iyi bir konuma geldiğini belirtti. Vadelerin uzamasının bir başka önemli gelişme olduğunu kaydeden Babacan, 2002'de iç borç açısından Hazinenin ortalama borçlanma vadesinin 9 ay iken bunun şu anda 73 ay olduğuna, dış borç açısındandan da söz konusu vade süresinin 20 yıla çıktığına dikkati çekti. Bankacılık sektörünün sağlam olmasının da ekonominin önemli dayanak noktaları arasında yer aldığını ifade eden Babacan, "Bankaların sermaye yeterliliği, likiditeleri yüksek, aktif kalitesi gayet iyi. Bankacılık sektörünün açık pozisyonu yok" diye konuştu. Özel sektörün dış borcu içerisinde bankacılık sektörünün ciddi bir ağırlığı bulunduğunu anlatan Babacan, "Oralardaki dış borcu çevirmelerine baktığımızda şu ana kadar en ufak bir problemle karşılaşılmıyor" değerlendirmesinde bulundu. Babacan, bir ülkede güven ve makul getiri var ise sermayenin o ülkeye yöneleceğine işaret etti.

 BDDK KREDİ KARTLARI KONUSUNDA DAHA DİKKATLİ OLACAK

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumunun (BDDK) görüşe açtığı son kararlara da değinen Babacan, ihracat kredileri için genel karşılık oranlarını sıfıra indirme konusunda süreci başlattığını söyledi. Kredi kartlarında risk ağırlığının da artırıldığını ifade eden Babacan, şöyle devam etti: "Biz istiyoruz ki bankacılık sistemimiz çalışsın, kredilendirilsin ama bu kredi yatırıma, ihracata, üretime gitsin. Tüketime yöneldiği zaman bizim ekonomik yapımızı olumsuz etkiliyor. Bakıyoruz, içeride satılan otomobillerin yüzde 78'i ithal. Çok uygun şartlarda da bol finansman olduğu zaman bu tüketimi körükleyebiliyor. Ama bundan sonra BDDK, kredi kartları konusunda çok daha dikkatli bir tutum izleyecek."

YENİ OVP BAYRAMDAN ÖNCE AÇIKLANACAK

Türkiye'nin makro ihtiyati tedbirleri etkin olarak kullanmasının Türkiye'yi diğer ülkelerden ayrıştırdığını belirten Babacan, son dönemdeki krize rağmen Türkiye'nin kredi notlarının artmasının ve iki kredi derecelendirme kuruluşu tarafından yatırım yapılabilir seviyeye ulaşmasının önemli bir artı olduğunu dile getirdi. Babacan, not artışlarıyla ilgili, "Allah'tan onlar zamanında olmuş, o noktaya gelmişiz ki daha sağlam bir zeminde şu anda çok şükür gidiyoruz" dedi. Son gelişmelerin, ekonominin kısa dönem performansı üzerinde bazı olumsuz etkileri olsa da temel dengeleri üzerinde derin ve kalıcı bir etkisinin olmayacağını düşündüklerini kaydeden Babacan, bütün dünyayı etkileyen küresel bir dalga yaşanmasına karşın bu yıl yüzde 3'ün üzerinde büyüme öngördüklerini ifade etti. "Gezi olayları turizmi çok olumsuz etkileyecek" beklentilerine karşın Haziran ve Temmuz'da gelen turist sayısında geçen yılın aynı aylarına göre artış yaşandığını anlatan Babacan, "Dünya basını saatlerce canlı yayınla Türkiye'yi olumsuz işlerken, bütün önemli gazetelerin birinci sayfalarında Türkiye sürekli manşet olmuşken çok şükür turizmin de iyi bir noktada oluşu hepimizi sevindirmesi gereken bir konu" değerlendirmesinde bulundu. Yeni Orta Vadeli Program (OVP) üzerinde çalıştıklarını belirten Babacan, "programı Kurban Bayramı'ndan önce açıklayacaklarını" bildirdi.

cnbce.com, 03.09.2013


Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.