Gündem

 Deniz Feneri Balyoz Harekat Planı
 Demokratik Açılım İrtica Eylem Planı
 Siyasi Gündem Ergenekon
 Ekonomik Gündem 

 Gündem > Ekonomik Gündem > Gelişmiş ülkeler büyümede liderliği yeniden ele geçiriyor

Gelişmiş ülkeler büyümede liderliği yeniden ele geçiriyor
  • ALEX FRANGOS, SUDEEP REDDY VE JOHN LYONS

Finansal krizden bu yana büyümeye gelişmekte olan piyasalar öncülük ediyordu. Ancak küresel ekonomide momentum gelişmiş piyasaları doğru kaymaya başladı.

Yatırım şirketi Bridgewater Associates LP'nin tahminlerine göre 2007'nin ortalarından bu yana ilk kez Japonya, ABD ve Avrupa'nın da aralarında bulunduğu gelişmiş ülkeler 74 trilyon dolarlık küresel ekonomiye Çin, Hindistan ve Brezilya'dan daha fazla katkı sağladı.

Bu değişim küresel sermaye akışlarının yönünü değiştirerek gelişmekte olan piyasalara yönelik olumlu tahminleri alt üst edebilir.

ÖNEMLİ NEDENLERDEN BİRİ JAPONYA'DAKİ İYİLEŞME

Değişimin arkasındaki nedenlerden biri, yıllardır küresel ekonomiyi zayıflatan Japonya'nın hayata dönüyor olması. Bugün açıklanan verilere göre Japonya ekonomisi ikinci çeyrekte yüzde 2,6 büyüdü. İlk çeyreğe ilişkin büyüme verisi yüzde 3,8'e revize edilmişti, ikinci çeyrek verisi bu oranın altında kalsa da yine de yıllar süren durgunluğun ardından önemli bir iyileşme olarak değerlendiriliyor.

Toparlanmaya devam eden ABD ekonomisi zayıf olsa da istikrarlı bir büyüme kaydetti. Bu hafta açıklanacak verilerin, Avrupa ekonomisinin uzun süren resesyonun ardından ikinci çeyrekte hafif şekilde büyüdüğünü göstermesi bekleniyor.

GELİŞMEKTE OLAN PİYASALARIN PERFORMANSI DÜŞÜYOR

Diğer taraftan Brezilya, Rusya, Hindistan ve Çin gibi önde gelen gelişmekte olan ülkelerin performansı ise düşmeye başlamış durumda. IMF, 2012'de yüzde 3,2, 2011'de ise yüzde 4 büyüyen küresel ekonominin bu yıl yüzde 3,3 oranında büyüyeceğini tahmin ediyor.

Küresel ekonomi momentumundaki değişim, büyük oranda küresel operasyon yürüten şirketler için yeni sorunlar yaratabilir.

Gelişmekte olan ülkelerde az da olsa toparlanma görülmesi halinde küresel büyümede başlayan son dengelenme hareketleri tersine dönebilir.

Birçok gelişmekte olan ekonomi önceki dönemlerde kaydedilen hızda büyümese dahi yine de dünyanın en hızlı büyüyen ekonomileri arasında yer alıyor. Pekin, Çin ekonomisinin bu yıl yüzde 7,5 büyümesini bekliyor. Gerçekleşmesi halinde bu beklenti, 1990'dan bu yana kaydedilen en düşük büyüme olacaksa da yüzde 2 büyüyen ABD'nin yine de bir hayli önünde. Ekonomistler, Güneydoğu Asya'dan Güney Amerika'ya kadar birçok küçük ekonominin yüksek oranlarda büyümesini bekliyor.

image

GELİŞMİŞ ÜLKELERDEKİ İYİLEŞME HENÜZ REEL EKONOMİYE YANSIMADI

Avrupa'da belli belirsiz görülen toparlanmanın henüz ticarette artış sağlayamamış olması gelişmekte olan ülkelere yardım edebilir. Japonya'daki değişim de henüz komşu ülkelere yansımış değil. Japonya ekonomisindeki toparlanmanın ardındaki neden yenin zayıflaması. Yendeki zayıflık, ithalat ürünlerini pahalı hale getiriyor.

ABD'de faiz oranlarının yükselişe geçmiş olması da gelişmekte olan piyasaların bazılarında kredi sıkışması yaşanmasına neden oldu. ABD'de tüketici talebinin son yıllarda ılımlı oranlarda seyretmesi, yabancı mallara olan talebin yavaşlayacağı anlamına geliyor.

ÇİN'İN EMTİA TALEBİNDEKİ AZALMA GELİŞEN EKONOMİLERİ ETKİLİYOR

Çin'de son günlerde açıklanan veriler, yavaşlamanın azaldığını gösterse de Çin'in emtia talebinin azalmış olması Latin Amerika ve Güneydoğu Asya'yı derinden etkiliyor.

Çin'in demir cevheri gibi ürünlere talebinin azalması nedeniyle Latin Amerika'nın en büyük ekonomisi olan Brezilya durgunluğa girmiş durumda. 2010'da yüzde 7,5 büyüyen Brezilya ekonomisi geçtiğimiz yıl yalnızca yüzde 1 civarında büyüme kaydetti.

Güneydoğu Asya'nın en büyük ekonomisi olan Endonezya da Çin'deki yavaşlamadan payını alıyor. Endonezya'da GSYH ikinci çeyrekte yıllık bazda yüzde 5,9 büyüdü ki bu oran, 2010'dan bu yana kaydedilen en düşük oran.

Hindistan'da ekonominin kötü bir şekilde yönetilmesi, para biriminin değer kaybetmesi ve cari açığın büyümesi ile sonuçladı. Bankacıların kredi verme konusunda isteksiz olmaları, tüketicilerin harcama yapmasını, şirketlerin ise yatırım yapmalarını zorlaştırıyor.

Yine de bazı büyük şirketler konuya iyimser yaklaşıyor. Brezilya'nın önde gelen demir cevheri üreticilerinden Vale SA'nın karı sekiz çeyrek dönemdir azalıyor. Ancak şirketin strateji direktörü olan Jose Carlos Martins, en büyük müşteri olan Çin'den talep gelmeye devam edeceğini belirterek, "Çin nedeniyle uykuları kaçan birçok insan var ama ben onlardan biri değilim" diye konuştu.

—Bu habere Warangkana Chomchuen, Tom Orlik ve Xiaoqing Pi katkıda bulunmuştur.

wsj.com.tr, 12.08.2013


Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.