Gündem

 Deniz Feneri Balyoz Harekat Planı
 Demokratik Açılım İrtica Eylem Planı
 Siyasi Gündem Ergenekon
 Ekonomik Gündem 

 Gündem > Ekonomik Gündem > Ne çektin be Ferit

Ne çektin be Ferit

NTV’de operasyon yapan, Tarih Dergisi’ni kapatan Şahenk, Başbakan’a yaranamadı. Erdoğan “Faiz dışı lobi” diye kızdı
 

Başbakan’ın önceki gece 600 milyon lira ücret ve komisyon geliri elde ettiği için “faiz dışı lobisi” ilan ettiği ve “Kendisine söyledim, o para ölünce mezarına sığmaz” dediği banka patronu, dün iş dünyasında merak konusu oldu... Biz de baktık, kimin bankası ne kadar ücret ve komisyon geliri elde etmiş. Öncelikle söylemeliyiz ki, Başbakan’a o banka patronunu şikâyet edip paylatanlar, rakamın üç aylık olduğunu anlatmamışlar kendisine. Yoksa 600 milyon liralık ücret ve komisyon geliri bir banka için çok değil. Özellikle dört büyük bankanın yıllık ücret ve komisyon gelirleri milyarları aşıyor.

 

Başbakan sürekli paylıyor

Her neyse... Rakamlar ve geçtiğimiz dönemde yaşananlar o patronun, Garanti Bankası’nın sahibi Ferit Ahenk olduğunu işaret ediyor. Garanti, bu yılın ilk üç ayında net 656 milyon lira ücret ve komisyon geliri elde ederek, bu alanda Türkiye şampiyonu oldu. Sabancıların bankası Akbank’ta bu rakam 500, Koçların bankası Yapı Kredi’de ise 400 milyon liralar düzeyinde kaldı.

Açıklamaları duyunca anladık ki, Başbakan canı sıkılınca çağırıp, “faiz lobisi”, “faiz dışı lobisi” diye kızıyor Doğuş Grubu’nun patronuna... Yani, geçen yıl Türkiye’nin en zengin işadamı haline gelen Şahenk, ne yapsa yaranamıyor Başbakan’a...

NTV’den Genel Müdürü gönderiyor... Tarih dergisini kapatıyor... Onca yıllık yol arkadaşı ve kesinlikle zenginliğinin temel kaynaklarından biri olan Garanti’nin Genel Müdürü Ergun Özen’i, bir “Çapulcuyum” sözü yüzünden emekli etmeyi göze alıyor...

Hoşa gitsin diye “hat” sergilerine para harcıyor... Ata sporu yağlı güreşe destek vermek için Kırkpınar’a sponsor oluyor... Muhteşem Yüzyıl’a edep adap getiriyor... Yetmiyor, Başbakan’ı memnun edemiyor... Erdoğan sadece baş başayken değil, kitleler önünde bile “mezara sokuyor” Şahenk’i...

Müşterisi de kızgın

Üstelik Başbakan’ı memnun edemediği gibi neredeyse tamamı “çapulcu” tayfasından olan müşteri kitlesi de kızgın Ferit Bey’e. Garanti’den kredi kartları kapatılıyor... Bankanın, NTV’nin önüne göstericiler yığılıyor... En sevdiği yatırımı NusrEt’in önünde protesto için mangal partileri düzenleniyor... Restoranlarının kapısından girilmiyor.


‘Faiz dışı lobi’de Erdoğan’ın söylemi ve eylemi tutmuyor

Başbakan, faiz lobisine bağırıp çağırıp, ardından faizleri yükselterek... Son derece haklı bu kavramın içini boşalttıktan sonra... Bu kez de bankaların ücret ve komisyon gelirlerinin yüksekliğinden şikayet edip, “faiz dışı lobi” diye bir kavram üretti; önceki akşam katıldığı iftarda...

Daha düne kadar faizlerin yüksekliğinden şikayet eden Erdoğan, bu kez, “Faizden kazanılan paralar tamam” yani normal... “Ama bu faiz dışı ücret ve komisyonlar fazla” diye mesaj yolladı bankacılara. Ve ekledi, “Bu faiz dışı lobi de güçlü Türkiye istemiyor” diye...

Türkiye’ye karşı komplo içindeki bir “faiz dışı lobiyi” bilmem... Ama Başbakan, bankaların aldığı fahiş ücret ve komisyon konusunda çok haklı... Çünkü bankalar, bankacılık sektörü bu konuda ayarı kaçırdı... Yüksek ücret ve komisyonlar tüketicilerin en büyük şikayeti. Sanayi ve Ticaret Bakanlığı’ndan BDDK’ya, internet sitelerinden tüketici örgütlerine kadar, çözüm beklenen tüm kurumlara... Vatandaşlardan en fazla şikayet bu konuda geliyor. Nasıl gelmesin ki?.. Bankalar geçen yıl bu alandan net 12.7 milyar, bu yılın ilk üç ayında da 5.4 milyar lira gelir elde etti. O paralar hepimizin cebinden çıktı. En basit işlemden rekor düzeyde ücretler almakla kalmayıp, üzerine, etik olmayan çeşitli yöntemlerle adeta tüketiciyi soyuyor bankalarımız. Bu alandaki ispatlar, bankalara ceza kesen Rekabet Kurumu’nun raporunda da ayrıntılarıyla yer alıyor. Başbakan haklı olmasına haklı ama... Konuştuklarıyla yaptıklarının birbirini tuttuğunu söylemek zor. Tıpkı faiz lobisi söylemindeki gibi...

Tüketici yasası bekliyor

Örneğin bankaların tüketiciden 62 kalemde aldığı yüksek ücret ve komisyonlarını engellemek ve bu alanda çeşitli limitler getirmek için çıkartılması gereken yasa 11 aylık çalışmanın ardından Meclis’e yeni geldi. Tesadüf odur ki, Meclis kapandı. Şimdi milyonlarca tüketici ekim ayını bekliyor.

Muhtemelen araya bütçe ve diğer kanunlar gireceği için bu yıl da düzenlemelerin yasalaşması zor olacak. Oysa AK Parti’nin gerektiğinde ne kadar hızlı olabildiğini 13 günde yasalaştırdığı alkol yasaklarından ya da birbiri ardına çıkan torba kanunlarından biliyoruz. Neyse, nankörlük yapmayalım, adım geç de olsa adımdır...


Kart kullanmamak AK Parti hükümetine zarar

Başbakan’a ekonomik konularda o akılları kim veriyor bilmiyorum... Ancak son dönemde binbir türlü hata yapıyor. Mesela geçen hafta hükümetin ittirmesiyle başlatılan “döviz alanlara inceleme” konusu bunlardan biriydi. Merak ediyorum, BDDK alanları bulunca ne ceza verecek. Döviz alım-satımına hiçbir kısıtlama yok. Kısıtlama olmadığı için suç ve ceza da yok. Ancak huzursuzluk yaratılır, ülkenin adı kötüye çıkarılır bu tip düzenlemelerle. Kendine zarar yani. Benzer şekilde Başbakan’ın geçen akşam, “Kredi kartı almayın, kullanmayın” açıklaması da gereksiz yere kendisine zarar. Çünkü kredi kartları sayesinde harcamalar kayıt altına alınıyor. Kayıt dışı ekonomi, vergi kaçırma azaltılıyor, bütçe sağlıklı oluyor. Demiyorum ki, vatandaş kredi kartları masum. Ama eksiklerini düzeltmek yine hükümetin elinde. Sonra 56 milyon kredi kartı başka hükümet döneminde değil AKP döneminde oldu bu ülkede. 2002’de 5-6 milyon kredi kartı vardı Türkiye’de.


TÜSİAD’çılar dalga geçer oldu

ASLINDA iyi adamdır Ferit Bey... Namı diğer “Ayı Fikret”in, dealer’ını pencereden sarkıttığının anlatıldığı... Taksim’deki Gezi Otel’in yanındaki Garanti Yatırım günlerinden, 1990’lardan beri bilirim az çok kendisini... Bugünkü gibi fit değildi, biraz kiloluydu o günler... İçine kapanıktı, borsayı da pek severdi... Borsacı müşterileri, “Telefonumuzu dinliyor, ne alıp sattığımızı takip ediyor” diye “iftira!” atardı o günler kendisine... Gel zaman git zaman internet işlerine de merak sardı. İxir’de milyonlarca doları gömdü sanal âleme... Allah rahmet eylesin Babası Ayhan Bey’i talihsiz zamanda, tam 2001 krizinin ortasında kaybetti... Türkiye’nin en kârlı çalışan bankası Körfezbank’ı, 600 milyon dolara alınan Osmanlı Bankası’nı, mecbur kaldı, bila bedel Garanti’nin içine kattı... Ayhan Bey gidince iş başa düştü... Koca holdingin yönetimini aldı tek başına ve hep yöneticileriyle birlikte dolaşmaya başladı Ferit Bey... O günlerde gördüğümde merak ederdim, herkes patronun peşinden koşuyor, şirketi kim yönetiyor diye... 2001 krizinde kaderi değişiverdi Ferit Bey’in. İçine kapanık, yalnız adam gitti, daha sosyal bir işadamı çıktı karşımıza. Zamanın süper bakanı Kemal Derviş yardım etti, akıllar verdi, Londra’ya götürüp ünlü bankerlerle tanıştırdı... Anladığım kadarıyla, Ferit Bey o dönemde keşfetti politikayla yakın olmanın işleri açısından da iyi olacağını... AK Parti döneminde de Başbakan’a en yakın işadamları arasında yer aldı. Devletten araç muayenesini aldı, iyi para kazandı, bankacılıktan, turizmden, inşaattan müthiş servet yaptı... En nihayetinde Galataport’u da kaptı. Forbes dergisine göre sonunda 3.4 milyar dolarlık servetiyle Türkiye’nin en zengin adamı oldu. Oldu da ne oldu?.. Tanıyanlar, sinirlerinin bozulduğunu anlatıyor... TÜSİAD’daki arkadaşları ise “Gezi olaylarında korkudan panik odasına kapanmış” diye ironi yapıyor... Korkmasa, biraz dik dursa, kendisi için daha iyi aslında...

Oğuz Karamuk. Taraf

18.07.2013


Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.