Gündem
 Gündem > Demokratik Açılım > Yaşar Kemal: Tek proje etrafında toplanılmalı
Yaşar Kemal: Tek proje etrafında toplanılmalı
İçişleri Bakanı Beşir Atalay, dün akşam Kürt açılımıyla ilgi görüşlerini almak amacıyla Yazar Yaşar Kemal'le biraraya geldiğini açıkladı.
ANKARA - İçişleri Bakanı Atalay, DİSK Genel Başkanı'yla yaptığı görüşmenin ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Atalay, dün akşam saatlerinde de Türkiye'nin yetiştirdiği büyük edebiyatçı Yaşar Kemal'i evinde ziyaret ettiğini belirterek, ''Konuyla ilgili değerlendirmeleri çıkmıştı. İki saat kadar görüştük. Görüşlerini aldım. Kendisine de çok teşekkür ediyorum'' dedi.
Atalay "Sayın Yaşar Kemal bizim büyük edebiyatçımız. Ülkemizin gururu. Bu konuda geçmiş günlerde yazıları çıktı. Kendisinin görüşlerini aldık. Kendisini özel olarak ziyaret ettim. Bu konuda benim çalışma sürecimde faydalanacağım çok önemli görüşleri oldu. Benim için çok katkı verici oldu." dedi.
Öte yandan İçişleri Bakanı Beşir Atalay'ın Kürt Açılımı çerçevesinde görüştüğü yazar Yaşar Kemal'in, bu görüşmeden hemen önce, DTP lideri Ahmet Türk'le de yemekte biraraya geldiği ortaya çıktı.
DTP Muş Milletvekili Sırrı Sakık'ın da katıldığı yemekte, Yaşar Kemal, hükümetin Kürt Açılımı söylemlerini önemsediğini ve süreci olumlu karşıladığını ifade etti.
Kürtlerin bu süreçte tek proje etrafında toplanmasının şart olduğunu belirten Kemal, hükümetin bütün görüşleri toplamasının ardından tek proje ortaya çıkarması gerektiğini söyledi.
Görüşmede, 1 Eylül'de 1 milyon kişinin katılımıyla Diyarbakır'da yapılması planlanan Barış Mitingi de gündeme geldi. Yazar Yaşar Kemal DTP Genel Başkanı Ahmet Türk'ün miting davetini kabul etti.
NTV canlı yanına katılan Sırrı Sakık görüşmede, Kürt sorunun çözümüne yönelik fikirler ve hükümetin Kürt açılımının gündeme geldiğini belirtti. Sakık NTV'nin sorularına şu yanıtları verdi:
- Yaşar Kemal ile Beşir Atalay'la görüşmesinden önce buluştunuz. Neler konuşuldu?
Sırrı Sakık: İki gün önce ziyaret ettik Yaşar Ağabeyi... Evde ziyaret ettik Sayın Türk’le birlikte. Zaman zaman biz Yaşar Ağabeyle bir araya geliriz. İlişkimiz ağabey kardeş ilişkileri içinde hep devam eder. Ama bu ziyaretimizde Sayın Kemal’i '1 Eylül Dünya Barış Günü' için Diyarbakır’a davet ettik. O da bu 1 Eylül’deki mitinge katılacağını, büyük bir memnuniyet duyduğunu ve bu son günlerde ülkemizde esen barış rüzgarlarını hep birlikte büyütmemiz gerektiğini söyledi.
Uzun bir sohbetten sonra birlikte yemek yedik. Ve bu sorunlarla ilgili uzun uzun konuştuk. Tabi Yaşar Kemal dünyada bilinen önemli bir insan, bilge insan. Bu konudaki hassasiyetlerini biliyoruz. Bu açılımı çok önemsediğini, bu sürecin hepimiz tarafından kollanıp korunması gerektiğini söyledi. Hükümetin ve sayın Başbakanın yaptığı açıklamaları olumlu bulduğunu söyledi. İçişleri Bakanı'nın kendisinden randevu talep ettiğini, görüşeceğini söyledi. Yol haritası üzerine, yapılan çalışmaların artık ete kemiğe büründürülmesi üzerine konuştuk.
-Yaşar Kemal’in görüşleri yüzünden çok sıkıntı çektiğini biliyoruz. Birçok kez mahkum olduğunu biliyoruz. Kürt açılımı ile ilgili görüşleri hakkında biraz daha ayrıntı verir misiniz?
Sırrı Sakık: Yaşar Beyin son günlerde kamuoyuna yansıyan açıklamalarını takdirle izliyoruz. Ben inanıyorum ki sayın İçişleri Bakanı da temasında bunlara vurgu yapmıştı. 'Bir arada yaşayacağız' hep bunu söylüyor Yaşar ağabeyimiz... Biz de teyit ediyoruz. Onun için bu cumhuriyetin bir an önce demokratikleşmesi, özgürleşmesi lazım. Yaşar Ağabey cumhuriyetin kurulumundan bugüne kadar bütün olaylara tanıklık etmiş, sanık olmuş... Böyle bir şahsiyet. Onun için eminim İçişleri Bakanı ile yaptığı görüşmede de bunlar dile gelmiştir. Yaşar Ağabey bu açılımın önünü kesmeye çalışanlara da çok rahat mesajlar verebilecek bir şahsiyettir. Bu sürecin önünü tıkamak isteyen kesimler var, ırkçı yaklaşımlar süreci kesen kesimler var. Eminim bu tür bilge insanların söylemleri o kesimlerinde fazlalıklarını törpüler. O da süreçle ilgili umutlu.
-Yaşar Kemal’in İçişleri Bakanı ile görüşeceğini biliyordunuz, mesaj gönderdiniz mi acaba bakana?
Sırrı Sakık: Zaten biz sayın bakanla iki kez bir araya geldik, düşüncelerimizi çok açık ve net olarak söylüyoruz. Biz gerçekten Türkiye'de demokrasi ve özgürlükten yana olanların sadece bir tek projesi var bunu da zaten kamuoyu ile paylaşıyoruz. Bizim kafamızda A projesinin yanında bir B projesi yoktur. Onun için bir arabulucu göndermeyi düşünmedik biz zaten hükümetle görüşüyoruz.
Mesaj da göndermedik niyetimiz biliniyor. Bu süreci bir ana rahmindeki bebek nasıl kollanır korunur, hep birlikte bu özeni, göstermeliyiz. Hepimiz umutluyuz, dilerim ki bu umudumuz ete kemiğe bürünür, bir an önce ülkemizde kan ve şiddet durur. Cumhuriyet kuruldu ama bir türlü demokratikleşmedi. Bu demokratikleşme sürecini hep birlikte sürdürürüz ve bu kardeş kanını durdurur, iç barışımızı sağlarız.
-Kürt açılımı hakkında değişik kesimlerle değişik sesler geliyor. Şu ana kadar geldiğimiz noktayı nasıl değerlendiriyorsunuz?
Sırrı Sakık: Ben sayın Başbakanın açıklamaları ve İçişleri Bakanımızın açıklamalarını olumlu buluyoruz. Biz ilk günden beri DTP olarak sürekli bu sorun Türkiye'de yaşayan bütün herkesin ortak sorunudur. Herkes sorumluluk almak zorundadır. Ve hükümetin çalışmaları da bu noktada gidiyor ama ne yazık ki hükümetin çalışmalarının önünü tıkamak için muhalefet partilerinin tavrını anlamakta zorluk çekiyoruz.
Evet MHP’yi anlıyoruz bu duruşunu biliyoruz, çünkü MHP’nin beslendiği damarlar budur. Yani MHP’nin bu konuda projesini, vizyonunu hiç kimse söyleyemez, kendileri de söyleyemez. Yani bu ülkeyle ilgili bir yol haritası da yok, gelecekle ilgili nasıl bir arada yaşayacağız, böyle bir derdi de yok.
Ama şimdi CHP’ye sormak lazım, 1989 yıllarında Kürt raporunu, herkesin sırtını bu soruna döndüğü dönemlerde çok yürekli bir şekilde hazırladılar. Şimdi herkesin Kürtlere yüzünü döndüğü bir dönemde CHP’nin sırtını dönmesini anlamakta zorluk çekiyoruz. CHP bu sürece katkı sunmalıdır, gelip aktör olmalıdır. Yol haritasını birlikte inşa etmeliyiz.
Şimdi muhalefet partilerinin sürekli iktidar partisine bir eleştirileri var. 'Efendim sizin bir projeniz yok.' diyorlardı. Proje olunca da 'bakın projeniz var bizimle niye görüşüyorsunuz' diyorlar. Ama biz diyoruz projeyi birlikte üretelim, projeyi birlikte hayata geçirelim. Eğer gerçekten bu sorunun çözümünü istiyorsak bir an önce parlamento olağanüstü bir toplantı yapmalıdır. Oturup konuşmalıyız, geleceğimizi birlikte inşa etmeliyiz. Kürtlerin bu noktadaki taleplerini herkes görebilmelidir, Kürtlerin korkuları var, bu korkuların yenilmesi gerekir. Yine Türkiye kamuoyunun korkuları var, ülke bölünüyor, parçalanıyor diye.. Kürtler bu konuda güvenceyi verebilmelidir.
Yani hepimizin ortak politikası A politikası olmalıdır. Bunu yapabilirsek, parlamento bunu yapabilirse emin olun ki yeni bir tarih yazarız ve ülkemize yapabileceğimiz en büyük iyilik de budur. Biz DTP olarak bunu sürdürüyoruz ve hep sesleniyoruz, ne olursunuz yani artık kandan şiddetten medet ummayalım. Siyasetçiler artık kan üzerinde şiddet üzerinde hesap yapmasınlar. Bu ülke çok acılar yaşadı çok acı dolu yıllar yaşadık. Bu acı dolu yıllarımızı artık savaş bulutlarını barış meltemlerine dönüştürmek zorundayız.
- Ali Babacan 'hükümetin açılımı Güneydoğu’da olumlu karşılandı' ifadesini kullandı o ifadeyi değerlendirir misiniz?
Sırrı Sakık: Evet bunu da önemsiyoruz ama ne yazık ki buna benzer onlarca toplantı Urfa’da özellikle yapıldı. Ama hiç biri hayata geçmedi. Sorunu bir bütün olarak ele almazsanız bu tür önlemler sorunu çözmez. Ama işte bizi sevindiren olay; bir tarafta sorunun diğer boyutu tartışılıyor, bir tarafta da ekonomik boyutu tartışılıyor. Bu ortaklaştırılırsa eminim ki sorunun çözümüne katkı sunar.
Evet bölge halkının büyük bir çoğunluğunun böyle bir beklentisi var. Umuda doğru bir yolculuk var. Bu yolculukta hep birlikte ülkemizin geleceğini birlikte inşa edebiliriz.
Uzun yıllardır çatışmalara ayrılan o koca bütçeleri artık halkımızın çıkarı için bir refaha dönüştürebiliriz. Zaten siyaset bunun için var. Ben eminim ki bu dönem parlamentosu bu halkın talepleri doğrultusunda adımlar atacaktır ve bu parlamento önümüzdeki günlerde yeni bir tarih yazacaktır. Türkiye'de akan bu kardeş kanını durduracaktır ve Türkiye'nin geleceğini birlikte inşa edecektir. İnsanlıkta bunu emrediyor, Türkiye'deki gelişmeler de bunu emrediyor, biz bu noktada umutluyuz gelecek adına hepimiz dua ediyoruz.
ntvmsnbc.com, 18.08.09
Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.
| 
