Gündem

 Deniz Feneri Balyoz Harekat Planı
 Demokratik Açılım İrtica Eylem Planı
 Siyasi Gündem Ergenekon
 Ekonomik Gündem 

 Gündem > Ekonomik Gündem > MÜSİAD’ıyla TÜSİAD’ıyla çözüme ‘yatırım’ yapın

MÜSİAD’ıyla TÜSİAD’ıyla çözüme ‘yatırım’ yapın

MÜSİAD’ın Olağan Genel Kurulu’na katılan Başbakan Erdoğan, MÜSİAD, TUSKON, TÜMSİAD, ASKON ve TÜSİAD gibi iş dünyası derneklerini Doğu ve Güneydoğu’ya yatırıma çağırdı

Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği’nin (MÜSİAD) Olağan Genel Kurulu’na katılan Erdoğan, açılışta yaptığı konuşmada, sosyal sorumluluğun sadece ramazan aylarında gıda paketleri dağıtmaktan ibaret olamayacağını söyleyerek, “Artık, yoksullukla, işsizlikle mücadelede, dayanışma ve paylaşma mücadelesinde, daha geniş bir perspektifle daha kalıcı çalışmalara yönelmek zorundayız” dedi. MÜSİAD’ıyla TÜSİAD’ıyla bütün iş dünyasına doğu ve güneydoğu’ya yatırım çağrısında bulunan Erdoğan, “Gün tribünlerden seyretme günü değildir” diye konuştu.

‘Meyve verecek’
MÜSİAD üyelerine seslenen Erdoğan, “Şimdiden doğuya gittiğinizi duyuyorum. Yatırım ziyaretleri yapıyorsunuz. TUSKON’dan ASKON’dan TÜMSİAD’dan aynı şekilde TÜSİAD’dan yatırım yapmalarını bekliyoruz. Bunlar yapıldığı andan itibaren bakacaksınız, bu çözüm süreci meyvelerini vermeye başlayacak” dedi.

‘Cebini düşünen niceleri’
MÜSİAD’ın Türkiye iktisadına yeni bir soluk ve iklim kazandırdığını söyleyen Erdoğan, “MÜSİAD için millet, bir para kaynağı, bir emek kaynağı, bir iş gücü yığını değil, tarihin ve ecdadın şanlı mirasını omuzlarında taşıyan, aynı ufka bakan kardeşler topluluğu” dedi.
Ne yazık ki, herhangi bir mesele karşısında, ülkesini, milletini, devletini değil, en önce kendisini, en önce kendi çıkarlarını, en önce kendi cebini ve kasasını düşünen ‘nicelerine’ şahit olduklarını ifade eden Erdoğan, devletin imkânlarıyla bu ülkede ayakta kalanları çok iyi bildiklerini, çok iyi tanıdıklarını, makama geldikten sonra kimlerin nasıl ayakta kaldığını, nasıl bir şeylere sahip olduğunu daha iyi gördüklerini anlattı.

Ayakta alkışlanacaklar...
Kendi imkânlarıyla ayakta olanları “alkışlanacak olanlar” şeklinde tanımlayan Başbakan Erdoğan, şöyle konuştu: “Bu ülkede öyleleri oldu ki, milletin emeğinden istifade ettiler, tekelleşmek suretiyle milletin harcamalarından istifade ettiler. Yetmedi, milletin ödediği vergilerden sınırsız derecede istifade ettiler ama iş milletin topyekun çıkarlarına geldiğinde, milletin menfaatleri söz konusu olduğunda milletin yanında değil, milletin karşısında yer aldılar.
Geçmişe dönüp şöyle bir bakın. Her zaman, demokrasinin değil, statükonun, müdahalelerin yanında durduklarını görürsünüz bu tiplerin. Özgürlüklerin değil, kısıtlamaların yanında durduklarını görürsünüz. Serbest piyasanın değil, dünya ile entegrasyonun değil, tekelleşmenin, içe kapanmanın taraftarı olduklarını görürsünüz. Milli manevi değerlerin değil, her zaman sadece kendi çıkarlarının yanında durduklarını görürsünüz.”
Başbakan Erdoğan, normal şartlarda, sermayenin özgürlüklerin, hukukun, demokrasinin, açıklığın, şeffaflığın, sivilliğin yanında durduğunu belirtti, buna karşılık Türkiye’de bazı iş çevrelerinin tam tersi istikamette konumlandığını ifade etti.

TÜSİAD Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği
MÜSİAD Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği
TUSKON Türkiye İşadamları ve Sanayicileri Konfederasyonu
TÜMSİAD Tüm Sanayici ve İşadamları Derneği
ASKON Anadolu Aslanları İşadamları Derneği

MÜSİAD üyesi Orakçıoğlu üyelere kravat hediye etti

* MÜSİAD’ın 22’nci Olağan Genel Kurulu, 3 bin 500 kişinin katılımıyla dün Haliç Kongre Merkezi’nde gerçekleştirildi. MÜSİAD Başkanı Olpak, her yıl düzenlenen MÜSİAD Genel Kurulu’nun artık iki yılda bir yapılacağını açıkladı.

* Genel Kurula Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı, TUSKON Başkanı Rızanur Meral, Pegasus Yönetim Kurulu Başkanı Ali Sabancı, Orka Group Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Orakçıoğlu ve iş dünyasının önde gelen isimleri katıldı.

İçinde kardeşlik geçen sure

* MÜSİAD’a geçen yıl üye olan Damat, Tween e D’S markalarını sahibi Süleyman Orakçıoğlu da genel kurulun platin soponsorları arasında yer aldı. Genel kurulun fuar alanındaki D’S stantında da katılımcılara kravat hediye edildi.
* Genel kurul her yıl olduğu gibi yine Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başladı. Fatih Cami İmam-Hatibi Hafız Osman Şahin, kardeşlik mesajları içeren Hucurat Suresi’nden ayetler okudu.
* MÜSİAD Başkanı Nail Olpak genel kurul sonunda Başbakan Erdoğan’a, hattat Ahmet Bursalı’nın yaptığı Allah’ın ‘Rahim’ sıfatının yer aldığı, Hz. Muhammed’in özelliklerini anlatan ve Hilye-i Şerif hediye etti.

Milliyet, 28.04.2013

Gereğini yapmak bir ‘Başkan’ın ‘Başbakan’ın birinci görevidir
 
 

Başbakan Erdoğan, Türkiye’nin genç nüfusuyla övündüğünü ama 2040’a gelindiği anda böyle gitmesi durumunda Türkiye’nin artık yaşlılar milleti arasına girmiş olacağını belirterek, bunun en büyük tehlike olduğunu söyledi.

Erdoğan, şunları kaydetti: “Bu milletin nüfusunun artması lazım ve bu milletin sağlıklı bir nesil olması için de bana dedem milli içki olarak ayranı önerdi. Birileri de votka içecekmiş, bira içecekmiş, varsın o da birasını, votkasını içsin ama biz Anayasa’nın 58. maddesi gereği ne ise devlet olarak, bir Başbakan olarak bunu yapmak zorundayız, biz de onu yapıyoruz. Anayasa’nın 58. maddesi...
Tedbirler alır, uyuşturucuyla mücadelede, kumarla mücadelede, bütün kötü alışkanlıklar, alkol, bunlarla mücadelede, bilmeyenler açsınlar Anayasa’nın 58. maddesine baksınlar. Onun gereğini yapmak da bir Başkan’ın, Başbakan’ın birinci derecede görevidir, parlamentonun görevidir, biz bunu yapıyoruz, kimse rahatsız olmasın.”

Milli içki meselesine bakış...

Başbakan Erdoğan, bugün geçmişe kıyasla çok daha aydınlık, çok daha umut dolu, istikbale çok daha güvenle bakan, yeniden büyük bir imanla bakan bir Türkiye Cumhuriyeti’ni gördüklerini ifade ederek, “Düşünün üniversitenin kampüsü içerisinde alkollü içki satılıyor ya böyle bir şey olur mu? Oraya aydınlanmaya gelen genç kafayı bularak evine gidiyor. Böyle şey olur mu? Ondan sonra eline bilgisayarı alacak yerde bakıyorsunuz ki döner bıçağıyla beraber oradaki genç arkadaşına saldırıyor, kafa kıyak çünkü. Bunu yapıyor. Bunu söylediğimiz zaman da bazı çevreler rahatsız oluyor. Biz burada hak ne ise bunu yapmak zorundayız ve milletimizin yanında yer almak zorundayız” değerlendirmesinde bulundu.

Milliyet, 28.04.2013

Ramazan’da paketle olmaz
Başbakan MÜSİAD Genel Kurulu’nda işadamlarına “Sosyal sorumluluk Ramazan’da gıda paketi dağıtmakla olmaz. Doğu’ya, Güneydoğu’ya yatırım yapın” dedi
 

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Haliç Kongre Merkezi’nde düzenlenen 22. Müstakil Sanayici İşadamları Derneği (MÜSİAD) Olağan Genel Kurulu’nun açılışında yaptığı konuşmada işadamlarına sosyal sorumluluk dersi verdi. Erdoğan, MÜSİAD üyesi işadamlarına “Sosyal sorumluluk sadece Ramazan aylarında gıda paketi dağıtmakla olmaz” dedi. “Sosyal sorumluluk dediğimiz vazifeyi, daha samimi, daha kararlı, daha kapsamlı şekilde 780 bin kilometrekarelik vatan topraklarını her köşesine ulaştırmak zorundayız” diyen Başbakan, şunları söyledi: “Sosyal sorumluluk sadece 3-5 öğrenciye burs vermekten ibaret olamaz. Artık, yoksullukla işsizlikle mücadelede, dayanışma ve paylaşma mücadelesinde, daha geniş bir perspektifle daha kapsamlı, daha kalıcı çalışmalara yönelmek zorundayız. Burada MÜSİAD’ı, TUSKON’u, TÜMSİAD’ı, ASKON’u, TÜSİAD’ı ile hep birlikte bu ülkede, Güneydoğu’ya, Doğu’ya artık işverenin yatırımlarını yapması gerekir. Bunlar yapıldığı andan itibaren bakacaksınız, bu çözüm süreci meyvelerini vermeye başlayacak.“


 

Demokrasiye krediyle engel

BAŞBAKAN MÜSİAD’daki konuşmasında ‘bir kısım’ sermaye eleştirisi de yaptı. Erdoğan, “Normal şartlarda sermaye, demokrasinin yanında durur” dedi. Erdoğan şöyle konuştu: “Ama bizde maalesef, bir kısım sermaye, çoğu zaman tam tersi istikamette konumlanmıştır. Bu tavrının da karşılığını krediler yoluyla tekelleşme yoluyla fazlasıyla almıştır. Ne yazık ki, herhangi bir mesele karşısında, ülkesini, milletini, devletini değil, en önce kendisini, en önce kendi çıkarlarını, en önce kendi cebini ve kasasını düşünen ‘nicelerine’ şahidiz. Her zaman, demokrasinin değil, statükonun, müdahalelerin yanında durduklarını görürsünüz bu tiplerin. Özgürlüklerin değil, kısıtlamaların yanında durduklarını görürsünüz. Serbest piyasanın değil, dünya ile entegrasyonun değil, tekelleşmenin, içe kapanmanın taraftarı olduklarını görürsünüz.”
 

Taraf, 28.04.2013


Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.