Gündem
 Gündem > Ekonomik Gündem > Peş peşe iflaslar neden yaşanıyor?
Peş peşe iflaslar neden yaşanıyor?
AGSD Başkanı iflaslar hakkında "RODİMood, Seven Hill, Wenice Kids, Berk, Uki ve Haan-Gar bunlardan sadece bazıları. Durum böyle olunca perakendeciler, ‘Ya bizim de başımıza gelirse’ diye endişe yaşamaya başladılar.” diyor.
Ankara Giyim Sanayicileri Derneği (AGSD) Başkanı Canip Karakuş, hazır giyim sektöründe her biri önemli marka değerlerine sahip olan perakendecilerin peşi sıra iflas kararı almasının ardındaki gerçeğin ‘hızlı büyüme uğruna yapılan kontrolsüz ve yüksek borçlanma’ olduğunu bildirdi.
AGSD Başkanı Canip Karakuş yaptığı yazılı açıklamada, hazır giyimdeki iflas kararlarının endişe verici boyuta ulaştığına dikkat çekti. Bu gelişmede AVM’lerin de büyük rol oynadığını vurgulayan Karakuş, “Markaların ‘rakibim varsa ben de olmalıyım’ mantığıyla her AVM’de mağaza açma yarışı, adeta sendroma dönüşüyor. Satış rakamları gideri karşılayamayınca da iflas kaçınılmaz oluyor” dedi.
-PERAKENDECİLER ENDİŞELİ-
Türkiye’de giyim sektöründe faaliyet gösteren önemli perakendecilerin battığı ya da iflas ertelediği yönündeki haberlerin son dönemde çok sık duyulur hale geldiğini belirten Karakuş şunları kaydetti: “RODİMood, Seven Hill, Wenice Kids, Berk, Uki ve Haan-Gar bunlardan sadecebazıları. Durum böyle olunca perakendeciler, ‘Ya bizim de başımıza gelirse’ diye endişe yaşamaya başladılar.”
-DOĞRU BORÇLANMA STRATEJİSİ, KONTROLLÜ BÜYÜME-
Konuya ilişkin açıklama yapan AGSD Başkanı Karakuş, doğru borçlanma stratejisi uygulayan ve kontrollü bir büyüme politikasına sahip markaların varlıklarını sürdürdüklerine dikkat çekti. Karakuş açıklamasında şu tespitlerde bulundu: “Son dönemde yaşanan ve sektörde endişe yaratan iflasların temel nedeninin, herhangi bir stratejiye dayanmayan kontrolsüz büyüme ve buna bağlı yüksek oranlı borçlanma olduğunu değerlendiriyoruz. İyi bir satranç oyuncusu gibi; rakibini analiz eden, oyunu kurallarına göre oynayan ve hamlelerini zamanında, geleceği planlayarak yapan firmaların güçlenerek büyüme trendlerini sürdürdüğünü görüyoruz. Arasında önemli markaların da bulunduğu son dönemde yaşanan iflasların, ‘diğer markalar da mağaza açtı’ diyerek lokasyon ve potansiyel müşteri analizi yapmadan, neredeyse her AVM’de mağaza açıyor olmalarından kaynaklandığını biliyoruz. Satışlar, bırakın beklentiyi alınan kredileri bile geri ödeyemez hale geldiğinde de kaçınılmaz son yani iflaslar yaşanıyor.”
MARKALAR AVM SENDROMU YAŞIYOR
Ankara, bin kişi başına düşen AVM sayısında Türkiye lideri olmakla övündüğünü vurgulayan Karakuş; “Ama yaşanan iflasların ardında da AVM sayısındaki hızlı artış yatıyor. Yerli giyim markalarının ‘rakibim varsa ben de olmalıyım’ mantığıyla her AVM’de mağaza açma yarışı, adeta sendroma dönüşüyor” dedi.
-YERLİYE POZİTİF AYRIMCILIK ŞART-
AVM’lerin dünya çapında ünlü yabancı markalara birçok avantaj sağlarken, yerli markalarahaksız rekabet zemini hazırladığının bilindiğini belirten Karakuş, AVM’lerdeki dükkanların metrekaresi yabancı markalara 30 eurodan yerli markalara ise 70 eurodan kiralandığını bildirdi. Karakuş, AVM’ler marka mezarlıklarına dönüşmeden önce yerli markalara pozitif ayrımcılıkyapılması gerektiğini vurguladı.
-1950 ABD’Sİ UNUTULMAMALI-
Karakuş, “Bu noktada ABD’de 1950’lerde yaşananların hatırlanması gerektiğini düşünüyorum. O dönem hızla büyüyen AVM’lerin birçoğu markaların zarar ederek çekilmesi üzerine hastane ya da okullara dönüştürülmüştü” uyarısında bulundu.
Milliyet, 29.03.2013
Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.
| 
