Gündem
 Gündem > Deniz Feneri > Akman: Sahte belge iddiası külliyen yalan
Akman: Sahte belge iddiası külliyen yalan
RTÜK Başkanı Akman, sahte belge iddialarını yalanlayarak ellerinde belge olan herkesi suç duyurusunda bulunmaya çağırdı. Akman, CHP lideri Baykal'dan da klasörleri savcılığa vermesini istedi.
ANKARA - Almanya'dan gönderilen belge üzerinde tahrifat yaptığı iddiaları gündemde olan RTÜK Başkanı Zahid Akman, gazetecilere açıklama yaptı.
Akman, şunları söyledi:
"Deniz Feneri davası üç yıldır kamuoyunun gündeminde. Bu sürede benimle ilgili birçok iddia gündeme getirildi. İddialarla ilgili şahsım veya avukatlarım aracılığıyla birçok açıklama yaptım. Son günlerde bir yayın grubu, bu üç yıl içinde tartışılan konuları sanki yeniymiş gibi yeniden gündeme getirmiştir. Konuyla ilgili hukuk mücadelemizi sürdüreceğiz.
Belgenin sahte olduğu iddiası külliyen yalandır. Benimle ilgili bir gazete 'Zahid Akman'ın Almanya'ya girişi yasak' diye manşet atınca Main-Taunus Kaymakamlığı bir belge istenmiştir ve belge iki paragraftan oluşmaktadır. Belge, tamamen kamuoyunu bilgilendirmek için benim istediğim bir belgedir. Belge, aynı gün imzasız ve mühürsüz olarak internet yoluyla avukatıma ulaştırıldı.
Belgenin birinci paragrafı Almanya'ya giriş yasağı iddialarıyla ilgili olduğu için kamuoyuyla paylaşılmıştır. Bu paragrafta Zahid Akman'ın Almanya'ya girişiyle ilgili herhangi bir yasak olmadığı açık bir şekilde ifade edilmiştir.
İkinci paragraf benim özel konumla ilgilidir. Paragrafta "Zahid Akman'ın Almanya'ya gelmesi söz konusu olduğunda gümrük polisine müracaat etmesi istenmektedir" diye bir ifade vardır. Bunun nedeni de RTÜK üyesi olmadan önce Almanya'da oturumum vardı. RTÜK üyeliğine seçildikten sonra oturumu uzatmadım, oturum uzatılmaması ve yeni müracaat yapmamam nedeniyle ortaya çıkan hukuki belirsizliğin kaldırılması için Main-Taunus Kaymakamlığı yazının ikinci paragrafı olarak bu bilgileri istemiştir.
Hiçbir resmi kuruma verilmeyen, hiçbir resmi kurumla paylaşılmayan ve şahsım tarafından istenilen bir belgede herhangi bir tahrifat yapılmadan kamuoyu ile bilgi paylaşılmasına rağmen açıklamadığım ikinci paragrafı sanki belgede bir tahrifat yapılmış gibi sunuluyor olmasını bu insanlar nasıl içlerine sindiriyorlar, anlayabilmiş değilim.
HAKKIMDA SUÇ DUYURUSUNDA BULUNUN
Tekrar ifade ediyorum, üç yıldır benimle ilgili gündeme getirilmeyen iddia kalmadı. Bu iddialarla ilgili, lütfen ne belgeniz varsa ortaya koyun. Ne belgeniz varsa dokunulmazlığı olmayan RTÜK Başkanı hakkında suç duyurusunda bulununuz.
Dün avukatlarımı savcılığa yolladım, 'Zahid Akman'ı neden ifadeye çağırmadıklarını öğrenmeleri için. Savcılar, Almanya'nın yeterli belge göndermediği için şu an beni ifadeye çağıramayacaklarını, belgeler gelince ifadeye çağrılacağımı ifade ettiler.
Sürekli olarak beni küçük düşürmek, suçlu ilan etmek için sahip olduğu güç ve imkanları sonuna kadar kullanarak kamuoyunu yanlış bilgilendiriyor. Bu konu yargıya intikal etmişse ve savcılar tarafından takip ediliyorsa, ey basın mensupları bir belgeniz varsa neden yargıyla paylaşmıyorsunuz?
BAYKAL DOSYALARI SAVCILIĞA GÖNDERSİN
3 yıldır gündemde olan bir davayla ilgili elinizde Zahid Akman'ın suçlu olduğunu gösteren bir belge varsa neden savcılarla paylaşmıyorsunuz?
Savcılara sesleniyorum, konu yargıya intikal ettiği halde konuyu kamuoyunda tartışanlara lütfen sizler de bir şeyler söyleyiniz.
Sayın Deniz Baykal'la ilgili suç duyurusunda bulundum. Baykal, dokunulmazlık zırhının arkasına sığınarak benimle ilgili her şeyi rahatlıkla ifade edebiliyor. Suç duyurum, Baykal'ın dokunulmazlığı bitinceye kadar işleme konulmayacak. Baykal'dan seçim meydanlarında salladığı klasörleri savcılığa intikal ettirmesini istiyorum. Baykal'ın insanların şeref ve haysiyetleriyle oynamanın bu kadar kolay olmaması gerektiğini bilecek tecrübede olduğunu biliyorum.
MEDYANIN BİR KISMININ HAKSIZ İSTEKLERİ VAR
Medya içinde Zahid Akman'ın RTÜK Başkanı olmasından rahatsız olanlar vardır. Bazı basın yayın organlarının haksız talebine karşı ortaya koyduğumuz direnişe böyle bir tepki geleceğini biliyorduk. Bunu ilk yaşayan RTÜK Başkanı ben değilim. Benden önceki tüm RTÜK Başkanları da benzer saldırıları yaşadılar.
Medyanın bir kısmının bana karşı düşmanlığını anlamakta güçlük çekmiyorum, çok da iyi anlıyorum. Fakat onları adalete ve insanlığa davet ediyorum. Varsa bir belgeniz savcıyla paylaşınız. Suçlu ilan etmeyiniz. Bugünlerde ortaya koydukları bu telaşı anlamakta güçlük çekiyorum.
Belgeyle ilgili tahrifat bilgisi uzun zamandır ellerindeydi. Taraf gazetesinin gündeme getirdiği demokrasiye müdahale haberinin üzerine bu konuyu gündeme getirip, günlük tefrika halinde paylaşıyor olmayı da kamuoyunun takdirine bırakıyorum."
ntvmsnbc.com, 18.06.2009
Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.
| 
