Gündem
 Gündem > Demokratik Açılım > Zaman top çevirme değil ekip oyunuyla gol zamanı
Zaman top çevirme değil ekip oyunuyla gol zamanı
Spor dünyasıyla bir araya gelen Erdoğan: Zaman orta sahada top çevirme zamanı değil dar alanda kısa paslaşmalar yapma zamanı, ekip oyunu oynama, pası isabet ettirme ve gol atma zamanı
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ‘’demokratik açılım’’ı anlatmak için spor adamları ve internet medyası çalışanlarıyla İstanbul’da bir araya geldi. Erdoğan, Dolmabahçe’deki Başbakanlık Çalışma Ofisi’nde bir araya geldiği Fatih Terim, Ali Şen, Aziz Yıldırım, Faruk Süren, Ertuğrul Sağlam ve Rıdvan Dilmen, Hakan Şükür’ün de aralarında bulunduğu davetlilerin tek tek ellerini sıktı. Toplantı öncesinde konuşan AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik, Dolmabahçe buluşmalarının beşincisini düzenlediklerini ifade ederek, Erdoğan ile durumu değerlendirdiklerini ve Dolmabahçe buluşmalarını kurumsal hale getireceklerini bildirdi. İşte Erdoğan’dan spor ve medya dünyasına açılım mesajları:
ŞİDDET SADECE ŞİDDET DOĞURUR
Artık dünün parametreleriyle, geçmişin tortularıyla, yakın tarihimizin ayağımıza bağladığı zincirlerle, prangalarla geleceğe yürüyemeyiz. Zaman, futbol diliyle konuşuyorum, orta sahada top çevirme zamanı değil. Zaman, dar alanda kısa paslaşmalar yapma zamanı, ekip oyunu oynama, pası isabet ettirme ve netice, yani gol atma zamanı. Gençler ölüyor. Şehit cenazelerindeki kalabalıklar evlerine dağıldığında, şehidin anne ve babası aslan gibi delikanlılarını toprağa verip eve gittiğinde, yalnız kaldıklarında hiç kimsenin hissetmediği, hissedemeyeceği o büyük acıyı onlar hissediyor. Şiddetin sadece ve sadece şiddet doğurduğunu anlamak, Türkiye’nin 73 milyon ferdi olarak bunun üzerinde derinlemesine düşünmek ve muhasebe yapmak zorundayız. Evet, bu ülkede bir terör sorunu var.
İSRAİL VE YAZARLARA SERT ELEŞTİRİ
Dün akşam bir televizyon programında yapılan yorum enteresandı. Benim Tevrat’tan ‘öldürmeyeceksin’ ifadesine cevap veriyor. ‘Güvenlik güçlerinin PKK örgütündeki öldürme olayını ne yapacaksınız?’ diyor. Böyle bir mantık olabilir mi? Bir tarafta uluslararası sularda yürüyen insani yardım taşıyan gemiler var, öbür tarafta ise kendi ülkesinde insanca yaşama hakkına sahip olanların haklarını engellemek isteyen bir terör örgütü var. Onunla onu birbirine nasıl karıştırırsın? Ülkemde ne yazık ki bu tür köşe yazarları da var.
MUSALLA TAŞLARINDA SİYASİ İSTİSMAR
Türkiye çözüme en çok yaklaştığın anda siyasetçiler risk almak istemiyor. Merhum musalla taşında yatarken kimileri alkış tutuyor, kimisi slogan atıyor. Dinimizde bu yok. Diyanet açıklamasına rağmen kimse itibar etmiyor. Musalla taşları siyasi istismar taşları değildir. Herkes orada dua bekleyenlere bildiği duayı okusun. Hiç kimsenin, ama hiç kimsenin, bu ülkenin herhangi bir vatandaşına kırmızı kart gösterme hakkı yoktur. Hiç kimse, dilinden, inancından, renginden, etnik kökeninden dolayı bir başkasını minder dışına itemez, parkur dışına çıkaramaz.
Spor savaşa bile ara verdirmişti
Konuşması sırasında sporun ırkçılığın ve ayrımcılığın panzehiri olduğunu belirten Erdoğan, spor tarihinden örnekler verdi: “23 Ocak 1925’te, Fenerbahçe Galatasaray maçı sırasında Taksim Stadı’nın balkon kısmı çökünce, o sırada penaltı atmak üzere olan Cafer Çağatay topu kaleciye teslim etti. Liverpool’lu Robi Fovlır, haksız şekilde verildiğine inandığı penaltıyı saha dışına attı.
PELE GELECEK DİYE
Şu tarihi örneği eminim hepiniz hatırlıyorsunuz. 1967’de, Nijerya ile Biafra arasındaki savaşta iki günlük ateşkes ilan edildi. Sebebi, Pele’nin Lagos’ta yapacağı maçtı. Diyor ki Pele, ‘Dünyada futbol oynayan her çocuk Pele gibi oynamak istiyor. Benim çok büyük bir sorumluluğum var. Onlara sadece nasıl iyi futbol oynanacağını değil, nasıl iyi bir insan olunacağını da göstermek zorundayım’.
MUHAMMED ALİ ÖRNEĞİ
Yine efsanevi boksör, Muhammed Ali’nin ‘Keşke insanlar, beni sevdikleri kadar birbirlerini sevselerdi. Eminim ki dünya o zaman çok farklı bir yer olurdu’ ifadelerine de dikkatinizi çekmek istiyorum.”
Hakkari’nin Meleği’ne övgü dolu sözler söyledi
Toplantı öncesi katılımcılardan Hakkari Devlet Hastanesi doktorlarından ve Hakkari’nin Meleği olarak tanınan Dilek Yeşilbaş’la bir süre sohbet eden Erdoğan konuşması sırasında da Yeşilbaş’la ilgili şunları söyledi: “Oraya tırnak içinde zorunlu hizmet için atandı, ama daha sonra orada kalmayı tercih etti. Hakkari’de Dilek Abla diyen yüzlerce çocuğunu terk etmek istemedi. Çocuklardan kurduğu futbol takımı, Almanya’da uluslararası bir turnuvada Türkiye’yi temsil etti ve ikinci oldu. Fair-play ödülü de yine bu takımımıza verildi” dedi.
Star, 06.06.2010
Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.
| 
