Dünya

 Dünya'dan Başlıklar 

 Dünya > Dünya'dan Başlıklar > Obama: ‘Rüşvet kültürü’ terörü besliyor

 Obama: ‘Rüşvet kültürü’ terörü besliyor
Terörle mücadele zirvesinde konuşan ABD Başkanı Obama, İslam’ın IŞİD ve El Kaide gibi örgütlerle bağdaştırılmasına karşı çıktı. İnsan haklarını inkâr eden hükümetlerin radikallerin ekmeğine yağ sürdüğünü, teröristlerin ekonomik sıkıntılar ve yolsuzluklarla mücadele adı altında şiddeti meşru kılmaya çalıştıklarını söyledi.
 

ABD Başkanı Barack Obama, Beyaz Saray tarafından düzenlenen uluslararası ‘Aşırıcılıkla Mücadele’ zirvesinde, “Biz İslam’la savaşmıyoruz. İslam’ı çarpıtan kimselerle savaşıyoruz.” dedi. Türkiye dahil 60 dolayında ülkeden devlet ve sivil toplum temsilcilerinin katıldığı üç günlük zirvede konuşan Başkan Obama, ‘çaresizce’ meşruiyet peşinde koşan El Kaide ve IŞİD gibi grupların kendilerini dinî liderler gibi sunduklarını, IŞİD’in bu nedenle “İslam Devleti” ismini kullandığını söyledi. ABD Başkanı, “Hiçbir din terörizimden sorumlu değildir. Şiddet ve terörizmden insanlar sorumludur.” diyerek teröristlere aradıkları dinî meşruiyeti vermemek gerektiğini kaydetti. Böylelikle, Amerikalı muhaliflerinin tüm eleştirilerine rağmen ‘İslamî terör’ tabirini neden kullanmadığını da izah etmiş oldu.

Obama konuşmasında ‘milyonlarca insan, özellikle gençler fakirleşmişse ve gelecekten ümitleri kalmamışsa’, yolsuzluklarla günlük olarak aşağılanıyorsa, kızgınlıkların, istikrarsızlık ve aşırıcılık riskinin artacağına işaret etti. Teröristlerin ekonomik sıkıntılar ve yolsuzluklarla mücadele adı altında şiddeti meşru kılmaya çalıştıklarını hatırlatan ABD Başkanı, “Yolsuzluğa karşı global çabaya liderlik etmeyi sürdüreceğiz çünkü muayyen grupları diğerlerinden fazla gözeten rüşvet kültürünün yerini iyi yönetişim almalı.” dedi.

Bir milyar Müslüman’ı, teröristlerin değil, Kur’an’ın ‘bir masumu öldüren bütün insanlığı öldürmüş gibidir’ beyanını vazeden Müslüman liderlerin temsil ettiğini söyleyen Obama, Müslüman liderlerden ise şu ricada bulundu: “Benim gibi liderler nasıl IŞİD gibi teröristlerin gerçekte İslam’ı teslim ettiği fikrine karşı çıkıyorsa, Müslüman liderler de bizim ülkelerimizin İslam’ı baskı altına almaya kararlı olduğu fikrini itibarsızlaştırmak için daha fazlasını yapmalı.” Terörü tasvip etmese de, İslam dünyasının Batı sömürgeciliğinden ve tezgahlarından dolayı sıkıntılar yaşadığına, Batı değerleriyle kirletildiğine inanan düşünce çizgisinin de radikalleşmeye yol açtığını kaydeden Obama, genç insanların eğitimsiz oldukları yerlerde komplo teorilerine karşı daha korumasız olduklarına işaret etti. Evrensel değerlere saygının bir ortaklığın başlangıcı olabileceğini kaydetti.

MÜSLÜMANLARA YENİ AÇILIM SÖZÜ

Konuşmasında terör ve aşırılıkla mücadelenin önleyici tedbirler boyutuna ağırlık veren ABD Başkanı, özellikle internet ve toplum içi gözetim mekanizmaları etkili kullanılarak gençlerin radikal akımlara kapılmasının önüne geçilmesinin önemine dikkat çekti. Terörle mücadele stratejisinin bir başka unsuru ve ‘gerçek ve kalıcı istikrar ve ilerlemenin vazgeçilmez bileşeni’ olarak ‘daha fazla demokrasi’yi ön plana çıkardı. Hukukun üstünlüğü, adil yargı, güvenlik kuvvetlerince insan haklarına saygı, özgür ifade, din özgürlüğü ve güçlü sivil toplum kavramlarını vurguladı.

KİMSE İNANCINDAN DOLAYI FİŞLENMEMELİ

“Eğer aşırıcılar Batılı ülkelerin Müslümanlara düşman olduğu fikrini pazarlıyorsa, o halde biz de tüm inançlardan insanlara kucak açtığımızı göstermeliyiz.” diyen Obama, ABD’de Müslümanların hayatın birçok alanında başarılı olduğunu hatırlattı. ABD hükümetinin ülkedeki Müslümanlara açılımlarını artıracağını, Los Angeles, Minneapolis ve Boston’da pilot projeler yapılacağını bildirdi. Kolluk kuvvetlerince haksız yere hedef alındığını düşünen Amerikalı Müslümanlar olduğunu, bu nedenle radikalizmle mücadelede devletle çalışmadıklarını kaydederken, “Kimse inancından dolayı fişlenmemeli ve şüphe bulutu altına sokulmamalı.” dedi. Obama, Kuzey Carolina eyaletinde üç Müslüman öğrencinin öldürülmesinden dolayı endişe ve korku yaşayan Amerikalı Müslümanlara ise şöyle seslendi: “Bütün inançlar ve kökenlerden gelen Amerikalılar olarak, yasınıza iştirak ediyoruz ve size sevgimizi ve desteğimizi sunuyoruz.”

Beyaz Saray’daki zirveye paralel olarak, ABD Dışişleri’nde terörle mücadele konusunda bakan düzeyinde bir uluslararası toplantı yapıldı. Birleşmiş Milletler, İnterpol ve 29 devletin temsilci gönderdiği toplantıda Türkiye’yi Savunma Bakanı İsmet Yılmaz temsil etti.

Zaman, 20.02.2015

 


Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.