Dünya

 Dünya'dan Başlıklar 

 Dünya > Dünya'dan Başlıklar > Nobel Barış Ödüllü Obama, 6 yılda 7 ülke bombalattı

Nobel Barış Ödüllü Obama, 6 yılda 7 ülke bombalattı
ABD'nin Suriye'deki IŞİD hedeflerini vurmasının ardından ABD Başkanı Barack Obama'ya 2009 yılında verilen Nobel Barış Ödülü'nün geri alnıp alınmayacağı tartışılıyor
 

2009'da Nobel Barış Ödülü'ne layık görülen ABD Başkanı Barack Obama yönetimi altındaki ABD, altı yılda yedinci bombardımanını yaptı. Şimdi, Barış Ödülü'nün geri alınıp alınmayacağını tartışılıyor.

ABD’nin Irak ve Suriye’deki Irak Şam İslam Devleti hedeflerini vurmasının ardından, ABD Başkanı Barack Obama’nın 2009’da aldığı Nobel Barış Ödülü tartışılmaya başlandı. 1942’den bu yana resmî olarak savaş ilan etmese de, ABD, Obama yönetimi altında altı yıl içinde yedi farklı ülkeye bombardıman düzenledi.

Radikal’den Neşe İdil’in derlemesiyle Obama yönetiminin altı yıl içinde askerî müdahalede bulunduğu veya daha önce başlatılan müdahaleleri devam ettirdiği ülkeler şöyle...

Afganistan (2001-günümüz)

11 Eylül saldırılarının ardından Taliban’ın El Kaide lideri Usame bin Ladin’i teslim etmeyi reddetmesi nedeniyle ABD, Afganistan’ı bombalamaya başladı. Bombardımana, Kabil, Kandahar ve Celalabad’ın aralarında bulunduğu ülkenin en büyük kentlerinden başlayan ABD ve müttefikleri, kendilerini uzun süren bir çatışmanın ortasında bulurken, binlerce sivil de hayatını kaybetti. Her ne kadar 2011’in Haziran’ından başlayan ve 2014’ün sonunda tamamlanacak olan birliklerin çekilmesi büyük ölçüde gerçekleşse de hava saldırıları hâlâ devam ediyor.

AP’nin haberine göre, ABD, 2001’den bu yana Afganistan’ın güvenlik güçlerini eğitmek ve silahlandırmanın yanı sıra ülkenin altyapısını geliştirmek için 100 milyar dolar harcadı. 2 bin 200 ABD askeri hayatını kaybederken, 20 bin asker de yaralandı.

Afgan liderler, bombardımanlarda çok fazla sayıda sivilin hayatını kaybettiğini vurguluyor. Yalnızca geçen hafta, ABD saldırıları ülkenin doğusunda 11 sivilin hayatını kaybetmesine neden oldu. Afganistan Devlet Başkanı Hamid Karzai, 23 Eylül’de görevini bırakırken yaptığı konuşmada, “Eğer ABD ve Pakistan gerçekten isterse, Afganistan’a barış gelecek. Afganistan’daki savaş yabancıların istekleri üzerine kurulu. Afganistan’daki savaş yabancıların çıkarlarına hizmet ediyor. Ne var ki her iki taraftaki Afganlar kurbanlık koyun ve bu savaşın kurbanları” ifadelerini kullandı.

Yemen (2002-günümüz)

2000 yılının Ekim ayında ABD’nin 17 donanma askerinin Yemen’deki Aden limanında El Kaide tarafından öldürülmesi, ülkeyi hali hazırda Washington’ın radarına sokmuştu. 2002 Kasım’ında ise Yemen hükümeti ABD’ye yeşil ışık yaktı ve ülkeye ilk bombardıman düzenlendi.

ABD’nin hedefi, El Kaide’nin Yemen’de etkili isimlerinden ve 17 kişinin ölümüne neden olan saldırının arkasındaki isim olduğundan şüphelenilen Qaed Salim Sinan al-Harethi’ydi. Al-Harethi, pilotsuz bir hava aracı arabasını vurduğunda öldürüldü. Dönemin ABD Savunma Bakanı Yardımcısı Paul Wolfowitz, yaptığı açıklamada, El Kaide militanının öldürülmesini “çok başarılı taktiksel bir operasyon” olarak nitelemiş ve bu operasyonların El Kaide’yi taktiklerini değiştirmeye zorladığını vurgulamıştı.

Dönemin ABD Başkanı George W. Bush yönetimi altında düzensiz bombardımanlar gerçekleştirilse de Obama göreve geldiğinden bu yana bombardımanlarda ciddi bir artış yaşandı. WikiLeaks tarafından açıklanan belgelerde, Yemen hükümetinin ABD’nin hava saldırılarına devam etmesine, ülkedeki El Kaide üyeleri nedeniyle izin verdiği görülüyor.

ABD’nin Yemen’de düzenlediği hava saldırılarının neredeyse tamamı insansız hava araçlarıyla yapılıyor ve son yıllarda bombardımanların yoğunluğu arttı. Ne var ki, insan hakları örgütleri, ABD’nin “Terörle savaş” kampanyasının sonucu olarak çok fazla sivilin hayatını kaybetmesinden duydukları endişeyi dile getiriyor. İnsan Hakları İzleme Örgütü 2013’te, Yemen’de 2009’dan itibaren yapılan altı hava saldırısını inceledi. Örgüt, bombardımanda ölen 82 kişiden 57’sinin sivil olduğu bulgusuna ulaştı.

Irak (2003-2011&2014)

5 Şubat 2003’te New York’taki Birleşmiş Milletler’de dönemin ABD Dışişleri Bakanı Colin Powell, Irak’ın kitle imha silahlarının bulunduğuna dair bir konuşma yaptı. Bu konuşma, ABD’nin Afganistan’da binlerce birliği yokmuşçasına, Washington’ın bir başka askerî çatışmaya dahil olması için yeterli bahaneyi sundu.

Irak’taki ilk hava saldırıları 20 Mart 2003’te başladı ve üç hafta içinde Irak hükümeti devrildi. Ancak, tıpkı Afganistan’da olduğu gibi, ABD ve mütteffiklerinin ciddi bir direnişle karşılaşmasıyla ülkenin tamamının kontrolünü sağlamanın kolay olmadığı anlaşıldı. Bu direniş ilk olarak devrik lider Saddam Hüseyin’in destekçilerinden, birçok farklı Sünni ve Şii gruplardan ve daha sonra El Kaide ve destekçilerinden geldi.

Çatışma ve ABD’nin bombardımanları Irak’taki siviller için felakete yol açtı. AFP’nin 2013’ün Ekim ayında yayımladığı ve ABD’de yapılan bir araştırmayı kaynak gösterdiği bir makalede, saldırılar sonucu toplam ölü sayısı yarım milyon olarak belirtildi. Araştırmacılar, Irak’ta 2003-2011 arasında hayatını kaybedenlerin yüzde 70’inin şiddet nedeniyle –çoğu silahla yaralanma sonucu olmak üzere, arabayla intihar saldırıları ve patlamalar– olduğunu ifade ediyor. Bunlara ek olarak, koalisyondakilerin şiddet sonucu ölümlerin yüzde 35’inden sorumlu olduğu ve bu rakamın 125 bin ölüye karşılık geldiği de vurgulanıyor. ABD kısa süre önce de Irak topraklarındaki IŞİD hedeflerini bombalamaya başladı.

Pakistan (2004-günümüz)

Pakistan’daki insansız hava aracı saldırıları George W. Bush döneminde başlamış olsa da, Obama yönetimi bombardımanların sıklığını benzeri görülmemiş seviyelere çıkardı. Bureau of Investigative Journalism’e (Araştırmacı Gazetecilik Bürosu) göre, Pakistan’da 2004’ten bu yana insansız hava araçlarıyla, 339’u Obama döneminde olmak üzere 390 saldırı gerçekleştirildi. Bombardımanlar, yaklaşık 4 bin kişinin hayatını kaybetmesine neden olurken, ölenlerin dörtte birinin sivil olduğu açıklandı.

Beklenen şekilde, ABD’nin liderliğindeki İHA bombardımanları Pakistan hükümetiyle birçok sürtüşmeye neden oldu. 2013’ün Ekim ayında Obama’yla bir araya gelen Pakistan Başbakanı Navaz Şerif, ABD ile Pakistan ilişkilerinde bombardımanların “büyük ölçüde rahatsız edici” olduğunu söylemiş ve “İnsansız hava araçlarının kullanımı bizim yalnızca toprak bütünlüğümüzü ihlal etmiyor. Aynı zamanda, ülkemizden terörizmi yok etme çabalarımıza da zarar veriyor” demişti.

Pakistan’da, ABD’nin insansız hava araçlarını kullanmasını durdurmak için düzenlenen protestoların sayısı bir hayli fazla. AFP’nin haberine göre, 2013’ün Aralık ayında, 40 adet dinî ve siyasî grubu çatısı altında barındıran Pakistan Savunma Konseyi’nin organizasyonuyla yaklaşık 5 bin eylemci ABD’nin ülkelerine düzenlediği İHA saldırılarını bir an önce durdurması çağrısında bulundu. Eylemciler sloganlar attı ve Afganistan üzerinden Pakistan’a ulaştırılan NATO malzemelerini engellemeye çalıştı.


Somali (2007-günümüz)

2007’nin Ocak ayında, ABD, Somali’deki El Kaide liderlerine karşı hava saldırıları düzenlemeye başladı. Hava saldırılarının nedeni ise, 200’den fazla kişinin ölümüne neden olan ABD’nin Kenya ve Tanzanya Büyükelçilikleri’nin bombalanmasının arkasındaki isimlerin Somali’de olduğuna inanılmasıydı. Hava saldırıları, dönemin Somali Devlet Başkanı Abdullahi Yusuf Ahmed’in tam onayını aldı.

ABD’nin Somali’ye müdahale etmesi, Washington’ın Afrika’nın boynuzundaki “terörle savaş"ına uluslararası ilginin önemli ölçüde az olması nedeniyle pek fark edilmedi. Ne var ki, Eylül başlarında, El Kaide’yle bağlantılı Somalili cihatçı örgüt El Şebap, liderleri Ahmed Godane’nin ABD’nin hava saldırılarında öldürüldüğünü söyledi ve intikam saldırıları düzenleyecekleri konusunda uyardı. Reuters’ın haberine göre, ABD kuvvetleri Godane’yi, Somali’nin merkezinin güneyindeki karargahında vurdu. İnsansız hava aracıyla düzenlenen saldırı, ABD’nin Somali’ye yedi ay aradan sonra ilk saldırısı olma özelliği taşıyor.

Libya (2011)

Libya, bombardımanların çoğunluğunu Avrupa ülkeleri ve NATO’nun gerçekleştirmesiyle bir istisna sayılıyor. Ne var ki, Libya lideri Muammer Kaddafi’nin 2011’in Mart’ında devrilmesi için destek toplayarak kritik bir rol oynayan ABD’ydi. Obama, ABD’nin müttefiklere Libya’ya düzenlenecek hava saldırılarında katılacaklarını açıkladı. Ülkedeki rejimin değişmesinin Obama’nın harekata katılmasındaki amacı olup olmadığı tartışılıyor, fakat hava saldırıları Libya lideri Muammer Kaddafi’nin ölümünün ardından durduruldu.

Ülkedeki iç savaş sekiz ayda sona erdi, ancak rakip gruplar arasında kaos ve çatışmalar devam ediyor. Aralarında birçok sivil de bulunan binlerce Libyalı bu çatışmalarda hayatını kaybetti.

Suriye

Üç yılı aşkın bir süredir devam eden Suriye iç savaşını durdurmak için ülkeye hava saldırıları düzenlemek 2013’te, Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’ın kimyasal silah kullandığı yönündeki haberlerin ardından Obama’nın gündemine geldi. Ne var ki, ABD Kongresi’nin saldırıları istememesi ve Rusya’nın, Suriye’ye saldırı olması halinde Esad’a destek vereceğini açıklaması üzerine Obama geri adım attı ve Esad’la kimyasal silahların teslim edilmesi konusunda bir anlaşmaya varıldı.

Bir sene sonra ise, ABD’nin Irak’taki Irak Şam İslam Devleti hedeflerine yönelik düzenlediği hava saldırıları Suriye’ye genişletildi. IŞİD’in yanı sıra El Kaide bağlantılı Horasan’ın da vurulduğu hava saldırıları uzun süre devam edecek gibi görünüyor.

t24.com.tr, 27.09.2014

 


Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.