Dünya

 Dünya'dan Başlıklar 

 Dünya > Dünya'dan Başlıklar > Irak'taki diğer azınlıklar da özerklik istiyor

Irak'taki diğer azınlıklar da özerklik istiyor
Iraklı Kürtlerin, Bağdat'la ilişkileri kopararak, bağımsızlık bir devlet kurma yolundaki çalışmaları, siyasi tablonun değiştiği ülkede diğer azınlıklardan da daha fazla özerklik çağrısına neden oluyor.

Başta Türkmenler ve süryaniler olmak üzere, yarı özerk Kürdistan Bölgesel Yönetimi içindeki azınlıklar son haftalarda daha fazla hak ve özerklik için uluslararı destek çağrıları istiyor.

Sınırları yalnızca Kürtler değil Sünni-Arap isyancılar tarafından da test edilen Irak'taki bu gelişmeler, ülkeyi parçalanma tehdidiyle karşı karşıya bırakıyor. Bu durum ayrıca hem Bağdat'ın derinleşen mezhep ve etnik çatışmayı yatıştırma konusundaki başarısızlığına, hem de Kürt liderlerin, bölgesel yönetime diğer etnik grupların da entegrasyonunu sağlama konusunda yaşayabileceği zorluklara dikkat çekiyor.

"Irak'ta üç bölgenin yeterli olduğunu" savunan KBY'deki Türkmen partisinin lideri Reyath Sorykahia, "Tel Afer'de bir Türkmen yerleşkesi kurmak, Kerkük'ün de bağımsız bir bölge olmasını istiyoruz" dedi.

Irak'ta Araplardan sonraki en büyük ikinci etnik grup ve ezilmiş bir toplum olan Kürtler hiç durmadan Bağdat'tan daha fazla özerklik kazanabilmek için çabaladı. Ancak Kürtler geçtiğimiz ay Irak'ın, bölge üzerindeki kontrolünü kaybetmesinden yararlanarak, Kerkük'ün kontrolünün tamamını ele geçirdi. Kürtler aynı zamanda bağımsızlık için referanduma gitmeyi planlıyor ve bu planları için ABD'nin desteğini almaya çalışıyor.

Kürtlerin bağımsızlığı şimdilik gerçeğe uzak ve Irak'ın Kerkük ve Kürtler'in ele geçirdiği diğer bölgeleri nasıl ele alacağına ayrı bir şekilde karar vermesi gerekiyor.

ABD gibi Bağdat da, Irak'ın birlik olarak daha güçlü ve zengin olacağını savunarak Kürtlerin bağımsızlığına karşı çıkıyor. Komşu Türkiye ve İran ise, bağımsız bir Kürdistan'ın, kendi topraklarındaki Kürtleri de benzer arayışlara sokacağından endişe ediyor.

Halifelik ilanından sonra İslam Devleti adını alan grubun ayaklanmsından önce bile Türkmenşer, Kürdistan Bölgesel Yönetimi içinde daha fazla güç kazanmaya çalışıyordu. 2009 anayasası uyarınca, Türkmenlerin, 111 koltuklu Kürt parlamentosunda 5 sandalye hakkı bulunuyor. Etnik olarak Kürt olan Süryani ve Yezidiler gibi diğer azınlıkların da koltuk hakkı var. Ancak bu gruplar yine de daha fazla söz hakkı istiyor.

KBY'deki Türkmen partisinin lideri Sorykahia, "Türkmenlerin adil temsil hakkına sahip olduğuna inanmıyoruz. Bu sadece bir görüntü" dedi.

CIA'in rakamlarına göre, Iraklı Türkmenler, ülkenin toplam nüfusunun yüzde 5'inden azını oluşturuyor. Çoğunlukla Osmanlı döneminde yerleştikleri Kuzey Irak'ta yaşayan Türkmenler, etnik olarak Türkiye halklarıyla bağlantısı olan Müslümanlar ve arada sıkışmış diğer bir azınlık olan Kürtlerle dostluk ilişkisi kurmuş bir toplum.

Irak'ın eski liderli Saddam Hüseyin döneminde bastırılmış bir kültür olan Türkmenler, yakın zamanda mezhep çatışmasının da kurbanı oldu.

Türkmenlerin durumu, Türkiye'de yankı buldu. Türkiye'deki milliyetçiler Türkmenler için dua etti, yardım kuruluşları, Musul'da şiddetten kaçanlara yardım yaptı ve yasakoyucular da destek verdi. Türkiye'nin Irak'taki etnik kardeşlerini koruması, bölgesel güç olmaya çalışan Ankara için hem duygusal hem de stratejik önem taşıyor.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Türkmenler tehdit altında kalırsa, Türkiye'nin destek verebileceğini dile getirse de, daha fazla özerklik için açık bir destek vermedi. Haziran'da önemli bir Türkmen liderin öldürülmesinin ardından Erdoğan, "Bizim Suriye'de, Irak'ta Türkmen kardeşlerimiz tehdit edilirken, 'Bana ne' deyip, sırtımızı dönemeyiz" dedi.

Ancak Türkiye'nin Suriye, Irak ve Mısır ile diplomatik bağlantıların bozulmasının ve IŞİD'in Musul'da Türk diplomatları rehin almasının ardından Ankara'nın Ortadoğu'daki siyasi prestiji azaldı.

Türkiye'nin etki alanının küçüldüğüne, bunun da Türkmenler'in korunması konusunda Ankara'nın elini zayıflattığına dikkat çeken Sabancı Üniversitesi uluslararası ilişkiler profesörlerinden Fuat Keyman, "Türkiye, Kürtler ile ilişkilerini güçlendirerek Türkmenleri korumaya çalışacak" dedi.

Irak, hükümetin, ABD'nin Irak büyükelçisi Lukman Faily'nin, mezhep çatışmasının ilk kurbanları olacağını söylediği Türkmenler ve Hrıstiyanlar gibi azınlıkları koruması gerektiğini kabul ediyor.

İslam Devleti militanları ile savaş ve Kürtlerin bağımsızlık talepleri arasında sıkışıp kalan Iraj hükümeti, Türkmenlerin özerkliğine şimdiye kadar bir destek vermedi. Bir Türkmen olan İletişim ve Eyalet İlişkileri Bakanı Turhan El Müfti, bu karışıklık içinde en iyi seçeneğin, Irak Başbakanı Nouri El Maliki hükümetini desteklemek olduğunu söyledi.

Müfti, verdiği röportajlardan birinde bütçe planlamakaru, özerklik teklifleri ve aşiret savunma gücü oluşturulmasına atıfta bulunarak şöyle konuştu: "Irak'taki politikalarda zaten hiç bir zaman Türkmenler olmadı, hep bunun dışında kaldılar… [Fakat] biz Türkmenler için çok taslak ürettik, onlar da Maliki'nin döneminde oldu, dolayısıyla bizim için en iyi hükümet onunki."

Diğer önemli Türkmen liderleri de şimdilik özerklik için çok fazla bastırılmasına mesafeli duruyor. Kürt parlamentosunun Türkmen üyelerinden Muna Nabi, Kürtlerin bağımsızlığını desteklemekle birlikte, Irak'ın toptan parçalanlanmasını önlemek için Türkmenlerin Irak'ın bir parçası olarak kalması gerektiğini savundu.

"Eğer Irak'ta herkes kendine ait bir bölge isterse, o zaman bu, başka bir ülkenin müdahalesini gerektirecek bir bölünmeye neden olabilir" diyen Nabi, "Coğrafik özerklik, Türkmenler için iyi bir fikir olmayabilir" dedi.

Daha fazla özerklik isteyen Türkmenler dış politika, para birimi ve ulusal ordunun merkezi hükümetinin kontrolünde olmasını istiyor. Türkmenler, Kürdistan'ın geçtiğimiz onyıldaki istikrar ve zenginliğine işaret ederek, Kürt bir lideri, Arap bir lidere tercih ediyor. Türkmenler, azınlıkları kucaklamanın, çeşitliliğin tanımasına yardımcı olacağını ve Kürt devletini güçlendireceğini söylüyor.

"Kürtlerin bağımsız bir devlet olması bizim için iyi olur" diyen Süryani partisi BWT-Mahrain'ın lideri romeo Hakari, "Çeşitliliğe izin vermezlerse, bu onların yeni devletinin prensiplerine aykırı olur ve yeni Kürt devletini Irak'ın konumuna sokar" dedi.

Yine de Türkmenler, yarı özerk statünün güvence altına alınmasının, Irak'ta istikrar sağlanması bakımından daha iyi bir seçenek olduğunu savunuyor.

Sorykahia da bu konuya dair, "Her etnik grup sahip olduklarıyla mutlu olacak" diyor.

wsj.com.tr, 18.07.2014


Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.