Dünya

 Dünya'dan Başlıklar 

 Dünya > Dünya'dan Başlıklar > Yunanlar kimi istiyor?

Yunanlar kimi istiyor?
Yunanlar da ABD'deki başkanlık seçimlerini büyük bir merakla bekliyor. Yunanlar, Almanya'nın Yunanistan'a karşı tutumunu sertleştirdiği bir dönemde ABD'nin verdiği desteği unutamıyor.

Borç krizinin Amerikan-Yunan ilişkilerine dinginlik getirdiğini söylemek herhalde yanlış bir ifade olmaz. Ancak elbette ki her iki ülkenin üzerinde uzlaşma sağlayamadığı daha birçok konu bulunuyor. Özellikle Kıbrıs konusunda bazı Yunan vatandaşları ABD'nin Türkiye'yi kayırdığı görüşünde. ABD ise Afganistan misyonunda Yunanistan'dan beklediği katılımı tam olarak bulabilmiş değil. Atina hükümetinin Kosova'nın bağımsızlığını tanımamakta direnmesi de Atina ve Washington arasındaki başlıca tartışma unsurlarından.

Tüm bu karşıt görüşlerin gölgesinde Yunanlar, Beyaz Saray mücadelesini büyük bir heyecanla takip ediyor. Uluslararası İlişkiler Profesörü ve Sosyalist PASOK partisi AB milletvekili Marilena Koppa, Yunanların çoğunun başkanlık koltuğunda yeniden Barack Obama’yı görmek istediğini belirtiyor. Yunan kökenli ABD vatandaşlarının da geleneği bozmayarak Demokratlara oy vereceğini tahmin eden Koppa, "Demokratlar Yunanistan'ın ilgi ve çıkarlarını göz önünde bulunduruyor. Ayrıca eski demokrat devlet başkanı Clinton'ın ABD'nin geçmişte Yunanistan siyasetine yaptığı müdahaleyi kabul eden ve bunun için özür dileyen hem ilk hem de tek siyasetçi olduğunu Yunanlar unutmadı. Başka bir olumlu noktaysa görevdeki devlet başkanının kriz yönetimi. Almanya'nın Atina'ya karşı tutumunun çok sert olduğu bir dönemde Obama Yunanistan'a destek vermişti."

'ABD karşıtlığı neredeyse kayboldu'

Koppa, Barack Obama'nın uyguladığı kriz yönetiminin Yunanistan'daki Amerikan karşıtlığının neredeyse kaybolmasına yol açtığını kaydediyor: "Obama göreve geldiğinden bu yana Yunanistan'daki geleneksel Amerikan karşıtlığı kademeli olarak zayıfladı. Hatta bunu bir adım daha ileri götürerek Amerikan karşıtı görüşlerin son dört yılda neredeyse hissedilmez hale geldiğini söyleyebilirim."

Muhafazakâr-liberal öğretim üyesi eski milletvekili Andreas Adrianapulos ise Cumhuriyetçilerin adayı Mitt Romney'nin ekonomik anlamdaki yeterliliği nedeniyle seçimlerde daha fazla şansa sahip olduğu görüşünde. Adrianapulos’a göre başkan kim olursa olsun ABD dış politikasının genel çizgisi fazla değişmeyecek.

Andreas Andrianopoulos, "Demokratların bize dostça davranma eğiliminde olduğu fikri oldukça yaygın, ancak bu doğru değil. Esas olan Cumhuriyetçilerin prensip olarak bir uluslararası yükümlülükten kaçınmaları. Buna karşın Demokratlar Amerikan değerlerini dünyaya aşılama idealini benimsemiş durumdalar ve bu yüzden de sıklıkla kendilerini Küba ve Vietnam ile başlayıp Bosna Hersek ve Kosova'ya uzanan çatışmaların ortasında buluyorlar. Ancak sonuçta ABD dış politikası devlet başkanından bağımsız olarak kendi çıkar ve yararı doğrultusunda yol alacaktır" ifadelerini kullanıyor.

Yunan lobisi

Yunanların çoğu ABD'de yaşayan ve önemli başarılara imza atan Yunan kökenli üçüncü ve dördüncü kuşak Amerikan vatandaşlarıyla gurur duyuyor ve bu kişilerin oluşturduğu lobilerin seçimlerde etkili olabileceğini düşünüyor. Ancak Adrianapulos bu kişilerin öncelikle Amerikan vatandaşı olduklarının göz önünde bulundurulması gerektiğine dikkat çekiyor: "Yunan lobisi kırılma noktasında ve eski etkisine sahip değil. Demokrat Paul Sarbenes ve Cumhuriyetçi Olympia Snow gibi lobinin başlıca siyasetçileri artık görevde değil. Daha genç nesil ancak yavaş yavaş devreye giriyor. Ancak Yunan lobisinden beklentileri çok yüksek tutmamak lazım. Bu siyasetçiler sonuçta kendi seçmenlerine karşı sorumluluk taşıyor yani sonuçta pratikte birer Yunan değiller."

dw.de, 20.10.2012


Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.